SAVAÞ ÝÇÝN YOLA ÇIKMAK BÖLÜMLERÝ

Bölüm: 391

Ø yolculukta namazlarý kýsaltmak

 (Bu bölüm Arapça orijinal ismi “Ebvab-üs Sefer (Yolculuk)” bölümleri demektir. Biz burada savaþ için yola çýkmak olarak tercüme ettik çünkü Rasûlullah (s.a.v.) hayatýnda savaþ dýþýnda bizim bildiðimiz þekilde bir yolculuk -davet ve hicret dýþýnda- yoktur.)

544- Abdullah b. Ömer (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: “Peygamber (s.a.v.) Ebû Bekir, Ömer ve Osman ile yolculuða çýktým, öðle ve ikindi namazlarýný ikiþer ikiþer olarak kýlarlar ne farzdan önce ne farzdan sonra sünnet namaz kýlmazlardý.” Abdullah b. Ömer diyor ki: “Farzdan önce ve sonra sünnet kýlýnmasý gerekmez eðer fazladan namaz kýlýnacak olsaydý farzý dörde tamamlardým.” (Muvatta, Kasr-us Salat: 2; Nesâî, Taksirus Salat: 1)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ömer, Ali, Ýbn Abbâs, Enes, Imrân b. Husayn ve Âiþe’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Ýbn Ömer hadisi hasen garibtir. Bu hadisi böylece Yahya b. Süleym rivâyetinden bilmekteyiz.

Muhammed b. Ýsmail diyor ki: Bu hadis Ubeydullah b. Ömer’den, Suraka ailesinden bir adamdan ve Ýbn Ömer’den rivâyet edildi.

Tirmîzî: Atýyye el Avfî yoluyla Ýbn Ömer’den Rasûlullah (s.a.v.)’in yolculukta sünnet kýldýðý rivâyet edilmiþse de Rasûlullah (s.a.v.), Ebû Bekir, Ömer ve Osman’ýn ilk dönemlerinde yolculukta namazlarý kýsalttýklarý sahih olarak sabittir.

Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabýndan ve baþkalarýndan pek çok ilim adamý bu hadisle amel etmiþlerdir. Âiþe (r.anha)’nýn yolculukta tam kýldýðý da rivâyet edilmiþtir.

Uygulama, Rasûlullah (s.a.v.) ve ashabýndan gelen rivâyete göredir. Þâfii, Ahmed ve Ýshâk ayný görüþte olup Þâfii þu ilaveyi yapar: “Yolculukta kýsaltma ruhsattýr, tam kýlýnýrsa da caiz olur.”

545- Ebû Nadre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Imrân b. Husayn’a yolculuk namazýndan soruldu o da þöyle dedi: “Rasûlullah (s.a.v.) ile Hac yaptým, Hac esnasýnda hep iki rek’at kýldý. Ebû Bekir ile Haccettim iki rek’at kýldý. Ömer ile Haccettim iki rek’at kýldý. Osman’ýn halifeliðinin altý ve yedinci senesinde Haccettim; O’da iki rek’at kýldý.” (Nesâî, Taksirus Salat: 4)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

546- Mâlik b. Enes’in þöyle dediði iþitilmiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) ile Medîne’de öðleyi dört rek’at, Zülhüleyfe’de ikindiyi iki rek’at olarak kýldýk.” (Nesâî, Taksirus Salat: 4)

ž Tirmîzî: Bu hadis sahihtir.

547- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v.), Medîne’den Mekke’ye yola çýktý hiçbir düþman korkusu yokken sadece Alemlerin Rabbinin korkusu varken namazlarý iki rek’at kýldý.” (Nesâî, Taksirus Salat: 4; Muvatta, Kasrus Salat: 2)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 392

Ø namazlarý kýsaltmada zaman ve yer uzunluðu ne kadardýr?

548- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) Medîne’den Mekke’ye yola çýktýk namazlarý iki rekat kýldý. Ebû Ýshâk el Hadremi diyor ki: Enes’e: “Rasûlullah (s.a.v.), Mekke’de kaç gün kaldý” dedim; “On gün” dedi. (Nesâî, Taksiru’s Salat: 4; Ebû Dâvûd, Salat’üs Sefer: 10)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ýbn Abbâs ve Câbir’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Enes hadisi hasen sahihtir. Ýbn Abbâs (r.a.), yoluyla gelen bir rivâyette Rasûlullah (s.a.v.)’in bir seferinde ondokuz gün kaldýðý halde iki rekat kýldýðý on dokuz günden fazla kalýrsak dört rekat kýlarýz dediði de rivâyet edilmiþtir. (Bir sonraki hadis)

Yine Ali (r.a.)’den: “Kim bir yerde on gün kalýrsa namazlarý tam kýlar” þeklinde bir rivâyet daha gelmiþtir.

Ýbn Ömer (r.a.)’den: “Kim bir yerde on beþ gün kalýrsa namazlarý tam kýlar” rivâyeti de vardýr. “On iki gün kalýrsa” rivâyeti de vardýr. Saîd b. Müseyyeb’den “Dört gün kalan dört gün kýlar” þeklinde bir rivâyeti de Katâde ve Atâ el Horasanî rivâyet etmiþlerdir. Dâvûd b. ebî Hind ise deðiþik bir rivâyet ortaya koymaktadýr. Ýlim adamlarý bu konuda deðiþik görüþler ortaya koymuþlardýr.

Sûfyân es Sevrî ve Küfeliler namazlarý kýsaltma süresini on beþ gün olarak sýnýrlamýþlar. On beþ gün kalacaðýna niyet edenin namazý tam kýlacaðýný söylemektedir. Mâlik, Þâfii ve Ahmed; “Dört gün kalacaðýný niyet ederse bile namazý tam kýlmalýdýr” demektedirler.

Ýshâk’a gelince Ýbn Abbâs’ýn hadisini en kuvvetli görüþ olarak görmekte ve þöyle demektedir: “Ýbn Abbâs bu hadisi Rasûlullah (s.a.v.)’den rivâyet etmekte ve on dokuz günü geçince tam kýlacaðýný bizzat tatbik ederek örneklemiþtir.”

Ýlim adamlarý ne kadar kalacaðýna niyet etmeyen kimsenin yýllarca kalsa bile namazlarý kýsa kýlabileceði kanaatinde ittifak etmiþlerdir.

549- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.), bir sefere çýktý; On dokuz gün iki rekat iki rekat kýldý.” Ýbn Abbâs diyor ki: “Biz de bir yerde on dokuz gün kalýrsak ikiþer ikiþer kýlarýz, eðer bu süreyi geçerse dört kýlarýz.” (Müslim, Salat-ül Müsafirin: 2)

ž Tirmîzî: Bu hadis garib hasen sahihtir.

Bölüm: 393

Ø yolculukta kýlýnan nafile namazlar

550- Berâ b. Âzib (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) ile on sekiz seferde beraber oldum; Güneþ batýya kayýnca öðleden önceki kýldýðý iki rek’at sünneti hiç terkettiðini görmedim.” (Ebû Dâvûd, Salat-üs Sefer: 6)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ýbn Ömer’den de hadis rivâyet edilmiþtir. Tirmîzî: Berâ hadisi garibtir.

Bu hadisi Muhammed’e sordum bu hadisi sadece Leys b. Sa’d’ýn rivâyetiyle biliyor ve Ebû Büsre el Gýfârî’yi tanýmýyordu. Hadisi de hasen olarak görüyordu.

Ýbn Ömer’den; “Rasûlullah (s.a.v.) yolculuklarda farzlarýn öncesinde ve sonrasýnda nafile namaz kýlmadýðý da rivâyet edilmiþtir.” Yine Ýbn Ömer’den yolculukta Rasûlullah (s.a.v.)’in nafile namaz kýldýðý da rivâyet edilmiþtir. Rasûlullah (s.a.v.)’den sonra ilim adamlarý bu konuda deðiþik görüþler ortaya koymuþlardýr; Sahabeden bir kýsmý yolculukta nafile namaz kýlýnabileceði kanaatindedirler. Ömer b. Hattâb, Ali b. ebî Tâlib, Abdullah b. Mes’ûd, Ahmed ve Ýshâk bunlardandýr.

Bir gurup ilim adamý ise ne farzdan önce ne de farzdan sonra nafile kýlýnmamasý görüþündedirler. Yolcukta nafile kýlmamanýn açýklamasý; ruhsatý kabul etmektir. Fakat kýlanlara büyük sevap vardýr. Ýlim adamlarýnýn çoðunluðu bu kanaatte olup yolculukta nafile kýlýnabilir de demektedirler.

551- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) ile yolculuklarda öðle namazýný iki rek’at olarak sonunda da iki rek’at sünneti beraberce kýldým.” (Tirmîzî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasendir. Ýbn ebî Leylâ bu hadisi Atýyye ve Nafi’ yoluyla Ýbn Ömer’den rivâyet etmiþtir.

552- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) ile birlikte yolculuklarda ve yolculuk dýþýnda pek çok namaz kýldým, yolculuk dýþýnda onunla öðleyi dört, öðleden sonra iki rek’at sünneti kýldým. Yolculukta ise; öðleyi iki rek’at sonrada iki rek’at sünneti, ikindiyi iki rek’at farz olarak kýldým, sonunda bir þey kýlmamýþtý. Akþam namazý yolculukta ve yolculuk dýþýnda hep üç rek’at idi eksiltme ve fazlalaþtýrma olmamýþtý çünkü o akþam namazý gündüzün vitiridir, onun arkasýndan iki rek’at namaz kýldým.” (Nesâî, Taksirus Salat: 5)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasendir.

Muhammed’den iþittim dedi ki: Ýbn ebî Leylâ, bundan daha çok beðendiðim bir hadis rivâyet etmemiþtir. Yani ben ondan sadece bir hadisi rivâyet ettim.

Bölüm:394

Ø iki vakit namazýný bir vakitte bir arada kýlmak

553- Muâz b. Cebel (r.a.)’den rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v.), Tebûk gazvesinde mola verip hareket edeceðinde öðle vakti girmemiþ ise öðleyi ikindi vaktine geciktirir ve ikisini bir arada kýlardý, öðle vakti girdikten sonra hareket edecekse ikindiyi öne alarak ikisini birlikte kýlar, sonra hareket ederdi. Akþamdan önce hareket edeceði zaman akþam namazýný geciktirerek onu yatsý ile beraber kýlar; þayet akþamdan sonra hareket edecekse yatsý namazýný öne alarak akþamla beraber kýlardý.” (Ebû Dâvûd, Salat-üs Sefer: 5; Muvatta, Kasr-us Salat: 1)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ali, Ýbn Ömer, Enes, Abdullah b. Amr, Âiþe, Ýbn Abbâs, Üsâme b. Zeyd ve Câbir’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Bu konuda Üsâme hadisi daha sahihtir. Ali b. el Medinî, Ahmed b. Hanbel ve Kuteybe’den de bu hadisi rivâyet etmiþtir.

554- Ali el Medinî (r.a.), Ahmed b. Hanbel’den ve Kuteybe’den bu hadisin benzerini nakletmiþtir.

ž Muâz hadisi hasen garibtir. Bu hadisi sadece Kuteybe rivâyet etmiþ olup ondan baþka bu hadisi Leys’den rivâyet eden tanýmýyoruz. Leys’in Yezîd b. ebî Habib’den, Ebû-t Tufeyl’den, Muâz’dan rivâyeti garibtir. Çünkü hadisçilerce bilinen rivâyet Ebû’z Zübeyr’in, Ebû-t Tufeyl yoluyla Muâz’dan yaptýðý þu rivâyettir: “Rasûlullah (s.a.v.) Tebûk Gazvesinde öðle ile ikindi namazýný, akþam ile yatsý namazýný bir arada kýlardý.” Bu hadisi Kura b. Hâlid, Sûfyân es Sevrî, Mâlik ve diðerleri Ebû’z Zübeyr el Mekkî’den rivâyet etmiþlerdir. Þâfii bu hadisle amel etmiþ olup Ahmed ve Ýshâk’ta derler ki: “Yolculukta iki vakit namazýn birini öne alýp diðerinin vakti içerisinde veya birini geciktirerek diðerinin vakti içerisinde ikisini bir arada kýlmakta bir sakýnca yoktur.”

555- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre: “Ailesinden birilerinin yardýmýna koþmasý istenince hýzlý yürümesi gerekti akþam namazýný þafak kaybolup ortalýk kararýncaya kadar geciktirdi sonra konaklayarak ikisini bir arada (akþam ile yatsý namazýný) kýldý ve Rasûlullah (s.a.v.)’in hýzlý yürümesi gerektiði zaman böyle yaptýðýný haber verdi.” (Nesâî, Mevakît: 14; Muvatta, Kasr-us Salat: 1)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

Yezîd b. ebî Habib’den, Leys’in rivâyet ettiði hadis hasen sahihtir.

Bölüm: 395

Ø yaðmur duasý namazý

556- Abbâd b. Temîm (r.a.)’in amcasýndan rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v.) ashabýyla yaðmur duasýna çýkmýþtý da onlara iki rek’at namaz kýldýrdý, bu iki rek’atta sesli okudu, elbisesini ters giyerek kýbleye dönerek yaðmur istedi.” (Nesâî, Ýstiska: 6; Muvatta, Ýstiska: 2)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ýbn Abbâs, Ebû Hüreyre, Enes ve Âbillahm’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Abdullah b. Zeyd hadisi hasen sahihtir.

Ýlim adamlarý bu hadise göre amel ederler. Þâfii, Ahmed ve Ýshâk bunlardandýr. Abbâd b. Temîm’in amcasý Abdullah b. Zeyd, Âsým el Mâzinî’dir.

557- Âbillahm (r.a.)’den rivâyete göre: “Bizzat kendisi Rasûlullah (s.a.v.)’i Medîne’nin Ahcaruzzeyt denilen mýntýkasýnda ellerini baþý hizasýný geçmeyecek þekilde kaldýrmýþ yaðmur istemek için dua ederken gördü.” (Ebû Dâvûd, Ýstiska: 2)

ž Tirmîzî: Kuteybe bu hadisi “Âbillahm’den” diyerek bize aktarmýþtýr. Rasûlullah (s.a.v.)’den rivâyeti olarak sadece bu tek hadisi biliyoruz.

Âbillahm’in azatlý kölesi Umeyr, Rasûlullah (s.a.v.)’den pek çok hadis rivâyet etmiþ olup Rasûlullah (s.a.v.)’i gören ve sohbet eden birisidir.

558- Abdullah b. Kinâne (r.a.)’in babasýndan rivâyete göre, þöyle demiþtir: Velid b. Ukbe, Medîne valisi iken beni Ýbn Abbâs’a gönderdi, O’na Rasûlullah (s.a.v.)’in yaðmur duasý namazýný sormak için geldim o da þöyle dedi: “Rasûlullah (s.a.v.) yakýþýklý elbiseler içerisinde olmaksýzýn alçak gönüllü vaziyette yalvarýp, yakararak namazgaha çýktý; sizin hutbeleriniz gibi bir hutbe okumadý fakat dua yalvarýþ ve tekbîrlere devam ederek iki rek’at bayram namazýna benzer namaz kýldýrdý.” (Ebû Dâvûd, Ýstiska: 1; Buhârî, Ýstiska: 1)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

559- Yine Mahmûd b. Gaylân (r.a.), Vekî’ Yoluyla bu hadisin bir benzerini rivâyet etti ve “Mütehaþþýan” huþu içerisinde olarak ilavesini yaptý.”

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir. Þâfii’nin görüþü bu hadise göredir. Þâfii þöyle der: Ýstiska (Yaðmur isteme) namazý aynen bayram namazý gibi kýlýnýr ilk rek’atta yedi tekbîr alýnýr, ikinci rek’atta ise beþ tekbîr. Þâfii bu söylediklerini Ýbn Abbâs hadisiyle delil getirir.

Tirmîzî: Mâlik b. Enes’den de þöyle rivâyet edilmiþtir: “Bayram namazýnda olduðu gibi istiska namazýnda tekbîr alýnmaz.”

Ebû Hanife der ki: Ýstiska namazý diye bir namaz yoktur. Böyle bir namaz için elbiselerin ters çevrilmesini de emretmem; fakat Müslümanlar, yaðmur isteyeceklerinde dua ederler ve hepsi birlikte dönerler.

Tirmîzî: Bu görüþ sünnete aykýrýdýr.

Bölüm: 396

Ø güneþ ve ay tutulduðunda kýlýnan namaz

560- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v.) güneþ ve ay tutulmasý esnasýnda Küsûf namazý kýldý, okudu sonra rükû’ a vardý sonra okudu tekrar rükû’ a vardý sonra okudu tekrar rükû’ a vardý sonra iki secde yaptý. Ýkinci rek’atý da aynen bu þekilde kýldý.” (Ebû Dâvûd, Ýstiska: 3; Nesâî, Küsûf: 1)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ali, Âiþe, Abdullah b. Amr, Numân b. Beþîr, Muðîre b. Þu’be, Ebû Mes’ûd, Ebû Bekre, Semure, Ebû Musa el Eþarî, Ýbn Mes’ûd, Esmâ binti ebî Bekrinis Sýddýk, Ýbn Ömer, Kabîsatel Hilalî, Câbir b. Abdillah, Abdurrahman b. Semure, Übey b. Ka’b’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Ýbn Abbâs hadisi hasen sahihtir. Yine Ýbn Abbâs (r.a.)’den Rasûlullah (s.a.v.)’in dört rükû’lu ve dört secdeli olarak Kûsuf namazý kýldýðý da rivâyet edilmiþtir.

Þâfii, Ahmed ve Ýshâk’ta bu görüþtedirler.

Tirmîzî: Ýlim adamlarý Kûsuf namazýnda okunacak þeyler hakkýnda deðiþik görüþler ortaya koymuþlardýr. Bir kýsmý Kûsuf namazý gündüz kýlýnýr ise okumanýn sessiz olmasý görüþündedir. Bir kýsmý da Cuma ve Bayram namazlarýnda olduðu gibi açýktan okunur demektedirler. Mâlik, Ahmed, Ýshâk açýktan okunmasý taraftarýdýrlar. Þâfii ise açýktan okunmaz diyor. Her iki rivâyette Rasûlullah (s.a.v.)’den sahih olarak gelmiþtir. Yine sahih olarak: Dört rükû’ dört secde rivâyeti de vardýr. Ayný þekilde altý rükû’ dört secde þeklinde de rivâyet edilmiþtir.

Ýlim adamlarýna göre bu namazý güneþ ve ayýn tutulma sürelerine göre uzatýp kýsaltmak caizdir. Tutulma uzarsa altý rükû’, dört secde yapmak caiz olduðu gibi, dört rükû’, dört secde yaparak okumayý uzatmakta caizdir.

Hadisçiler Güneþ ve Ay tutulmalarýnda bu namazý cemaatle kýlmak görüþündedirler.

561- Âiþe (r.anha)’dan rivâyet edilmiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) zamanýnda güneþ tutulmuþtu da bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.), ashabýna namaz kýldýrmýþtý. Namazdaki okumasýný çok uzattý sonra rükû’ yaptý, rükû’da uzunca yaptý sonra rükû’dan baþýný kaldýrdý tekrar okumaya baþladý bu sefer ilk öncekinden biraz daha az uzattý sonra tekrar rükû’a gitti bu sefer ilk öncekinden biraz daha az uzattý sonra baþýný rükû’dan kaldýrýp secdeye vardý ikinci rek’atta da aynen böyle yaptý.” (Nesâî, Kûsuf: 7; Ebû Dâvûd, Ýstiska: 5)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

Þâfii: Ahmed ve Ýshâk bu hadise bakarak Kûsuf namazýnýn dört rükû’ ve dört secdeli olmasý görüþündedirler. Þâfii diyor ki: Gündüz kýlýnýyorsa ilk rek’atta Fatiha ve Bakara sûresi gibi bir sûreyi sessiz olarak okur sonra okuyuþu kadar uzun bir rükû’ yapar tekbîrle baþýný rükû’dan kaldýrýr ayný þekilde ayakta durur, Fatiha va Alî-Ýmrân sûresi gibi bir sûre okur tekrar uzunca bir rükû’a gider, okuduðu kadar rükû’u da uzatýr sonra rükû’dan baþýný kaldýrýp “Semiallahülimen hamideh” der ve iki secde yapar secdelerde de rükû’da kaldýðý kadar kalýr. Sonra ayaða kalkýp Fatiha ve Nisa sûresi gibi bir sûre okur, okuyuþu gibi uzunca bir rükû’ daha yapar sonra tekbîrle doðrulur ve Mâide sûresi kadar bir sûre okuyup rükû’a gider rükû’su da aynen okuyuþu gibi uzun olur. Sonra “Semiallahülimen hamideh” diyerek doðrulur, secdeye gider iki secde, teþehhüt oturuþu ve selamla namazý bitirmiþ olur.

Bölüm: 397

Ø güneþ ve ay tutulmasý için kýlýnan namazda okunan sûreler

562- Semure b. Cündüp (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) bize Küsûf namazý kýldýrdý biz onun ne okuduðunu sessiz okuduðu için iþitmedik.” (Nesâî, Kûsuf: 17; Muvatta, Küsûf: 2)

ž Tirmîzî: Bu konuda Âiþe’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Semure hadisi hasen sahihtir. Bir kýsým ilim adamlarý bu görüþte olup Þâfii bunlardandýr.

563- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v.), Kûsuf namazý kýldý ve bu namazýnda sesli okudu.” (Ebû Dâvûd, Ýstiska: 5; Nesâî, Küsûf: 19)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

Ebû Ýshâk el Fezâzî, Sûfyân b. Husayn’dan benzeri þekilde bir hadis daha rivâyet etmiþtir. Mâlik b. Enes, Ahmed ve Ýshâk bu hadise göre amel ederler.

Bölüm: 398

Ø savaþ ve benzeri korkulu anlarda kýlýnan namaz

564- Sâlim (r.a.)’in babasýndan rivâyet edildiðine göre: “Rasûlullah (s.a.v.), savaþta orduyu iki gurup yaparak bir gurubuna bir rek’at namaz kýldýrdý diðer gurup düþmanla karþý karþýyaydý. Sonra bu namaz kýlan gurup savaþanlarýn yerlerini aldýlar onlarda namaz için bunlarýn yerlerine geldiler, Peygamber (s.a.v.) bunlara da diðer rek’atý kýldýrdý sonra selam verdi cemaat durumunda olan ordunun yarýsý bir rek’at daha tamamladýlar, diðer gurup ta bir rek’atý tamamlayarak namazlarýný bitirmiþ oldular.” (Nesâî, Salat-ül Havf: 1; Ebû Dâvûd, Salat-üs Sefer: 12)

ž Tirmîzî: Bu hadis sahih olup, Musa b. Ukbe yoluyla Nafi’ ve Ýbn Ömer’den de benzeri rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Bu konuda, Câbir, Huzeyfe, Zeyd b. Sabit, Ýbn Abbâs, Zürakî ki ismi “Zeyd b. Sâmit” tir ve Ebû Bekre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Mâlik b. Enes korku namazý konusunda Sehl b. ebî Hasme’nin hadisini benimsemiþ olup Þâfii’de ayný görüþtedir.

Ahmed diyor ki: Korku namazý konusunda pek çok rivâyetler vardýr bu konuda sahih olarak bildiðim tek hadis Sehl b. ebî Hasme’nin hadisidir.

Ýshâk b. Ýbrahim: Ayný kanaatte olup þöyle demektedir: “Rasûlullah (s.a.v.)’ den bu konuda deðiþik hadisler nakledilmiþ olup korkunun durumuna göre herhangi birini tercih ederek kýlmak caizdir.

Ýshâk diyor ki: Sehl b. ebî Hasme’nin hadisini diðer rivâyetlere tercih edecek deðiliz.

565- Sehl b. Hasme (r.a.), korku namazý konusunda þöyle demiþtir: “imâm olacak kimse kýbleye doðru durur askerlerin bir kýsmý onunla birlikte namaza dururlar diðer kýsmý da düþmana karþý durmaya devam ederler, imâm bunlara bir rek’at kýldýrýr bunlarda kendi baþlarýna bir rükû’ ve iki secde yaptýktan sonra bunlar onlarýn yerlerine geçerler onlar gelir imâm bunlara da bir rek’at kýldýrýr. Dolayýsýyla bu namaz imâm için iki, cemaat için birer rek’at olmuþ olur. Sonra bu ikinci, gurup bir rükû’ ve iki secde yaparak namazlarýný tamamlamýþ olurlar.” (Ýbn Mâce, Ýkame: 151; Nesâî, Salat-ül Havf: 1)

566- Muhammed b. Beþþâr (r.a.), diyor ki: Yahya b. Saîd el Kattan’a bu hadisi sordum O’da bana Þu’be, Abdurrahman b. Kâsým, babasýndan, Salih b. Havvât ve Sehl b. ebî Hasme’den, Yahya b. Saîd el Ensarî’nin hadisinin benzerini rivâyet etti ve dedi ki: “Bu hadisi de o hadisin kenarýna yaz! Þu anda hadis ezberimde deðildir ama Yahya b. Saîd el Ensarî’nin hadisi gibidir.”

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir. Yahya b. Saîd el Ensarî bu hadisi Kâsým b. Muhammed’den merfu olarak rivâyet etmedi. Yahya b. Saîd el Ensarî’nin arkadaþlarý da ayný þekilde mevkuf olarak rivâyet ettiler. Þu’be ise ayný hadisi Abdurrahman b. Kâsým b. Muhammed yoluyla merfu olarak rivâyet etmiþtir.

567- Mâlik b. Enes, Yezîd b. Rumân’dan, Salih b. Havvât’tan ve Rasûlullah (s.a.v.) ile birlikte korku namazý kýlan birinden rivâyet ederek geçen hadisin benzerini aktarmýþtýr.

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir. Mâlik, Þâfii, Ahmed ve Ýshâk’ta ayný görüþtedirler.

Peygamber (s.a.v.)’in ordudan iki gurubun her birine birer rek’at kýldýrdýðý dolayýsýyla kendisinin de iki rek’at kýldýðý rivâyeti pek çok kimseden aktarýlmýþtýr.

Tirmîzî: Ebû Ayyaþ ez-Zürakî’nin ismi; Zeyd b. Sâmit’tir.

Bölüm: 399

Ø Kur’ân’daki secde ayetleri

568- Ebû’d Derdâ (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) ile beraber tilavet secdesi olarak on bir secde yaptým; Necm sûresindeki secde bunlardan biridir.” (Ýbn Mâce, Ýkame: 70)

569- Ömer b. Hayyan ed Dýmýþkî (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Bir haberciden iþittim; Ümm-üd Derdâ yoluyla Ebû’d Derdâ’nýn benzeri sözcüklerle ayný hadisini bize aktarmýþtýr.

ž Tirmîzî: Bu hadis Sûfyân b. Vekî’in, Abdullah b. Vehb’den rivâyet ettiðinden daha sahihtir.

Tirmîzî: Bu konuda; Ali, Ýbn Abbâs, Ebû Hüreyre, Ýbn Mes’ûd, Zeyd b. Sabit ve Amr b. As’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Ebû’d Derdâ’nýn hadisi garibtir. Bu hadisi sadece Saîd b. ebî Hilâl’in, Ömer ed Dýmýþkî’den rivâyet etmesiyle bilmekteyiz.

Bölüm: 400

Ø kadýnlarýn mescidlere namaz için çýkabilmeleri

570- Mûcâhid (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Ýbn Ömer’in yanýnda idik þöyle dedi: “Rasûlullah (s.a.v.) kadýnlarýnýza geceleyin mescide çýkmalarý için izin verin” buyurdu. Bunun üzerine Ýbn Ömer’in oðlu; Vallahi izin vermeyiz çünkü onlar bunu fýrsat bilip, tuzaklarýný, fitnelerini, kötülüklerini artýrýrlar deyince Ýbn Ömer dedi ki: Allah senin hayrýný versin ve sana ne yapacaksa yapsýn. Ben, Rasûlullah (s.a.v.) böyle buyurdu diyorum, sen ise “izin vermeyeceðiz” diyorsun. (Nesâî, Mesacid: 15; Ebû Dâvûd, Salat: 52)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ebû Hüreyre, Abdullah b. Mes’ûd’un karýsý Zeynep ve Zeyd b. Hâlid’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Ýbn Ömer’in hadisi hasen sahihtir.

Bölüm: 401

Ø mescidlere tükürmenin hoþ karþýlanmadýðý

571- Tarýk b. Abdullah el Muhâribî (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Namazda iken sakýn sað tarafýna tükürme mutlaka tükürmen gerekiyorsa arkanda namaz kýlan yoksa arka tarafýna veya sol tarafýna veya sol ayaðýnýn altýna tükür.” (Nesâî, Mesacid: 31; Ebû Dâvûd, Salat: 22)

(On dört asýr önceki tabaný kum ve toprak olan mescidler göz önüne getirilirse ve zaruri durum olursa geçerlidir deðilse bu günkü mescidlerdeki halý vb. þeylere tükürülmez.)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ebû Saîd, Ýbn Ömer, Enes ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Tarýk hadisi hasen sahihtir. Ýlim adamlarý bu hadise göre amel etmiþlerdir.

Tirmîzî: Carud’tan iþittim diyor ki: Vekî’in þöyle dediðini iþittim; Rib’î b. Hýraþ güvenilir bir kimse olup Ýslam konusunda bir yalaný iþitilmemiþtir.

Abdurrahman b. Mehdî diyor ki: Mansur b. Mu’temir, Küfelilerin en güvenilen kimselerindendir.

572- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Mescidlere tükürmek bir suçtur ve bu suçun keffâreti ise onu temizleyip yok etmektir.” (Ebû Dâvûd, Salat: 22; Nesâî, Mesacid: 30)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

Bölüm: 402

Ø bazý sûrelerdeki secde yapýlmasý gereken ayetler

573- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) ile birlikte Alak ve Ýnþikak sûrelerinde secde yaptýk.” (Ýbn Mâce, Ýkame: 70; Dârimî, Salat: 163)

574- Sûfyân b. Uyeyne (r.a.), Ebû Hüreyre’den bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiþtir.

ž Tirmîzî: Ebû Hüreyre hadisi hasen sahihtir.

Ýlim adamlarý “Alak” ve “Ýnþikak” sûrelerinde secdenin yapýlacaðý kanaatindedirler.

Bu hadiste birbirinden rivâyette bulunan tabiin döneminden dört kiþi vardýr.

Bölüm: 403

Ø diðer sûrelerdeki secde ayetleri

575- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v.) Necm sûresini okuduðunda secde yaptý. O esnada orada bulunan Müslüman, müþrik, cin ve insan hepsi secde yaptýlar.” (Dârimî, Salat: 160; Nesâî, Ýftitah: 49)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ýbn Mes’ûd ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Ýbn Abbâs hadisi hasen sahihtir.

Bazý ilim adamlarý bu hadisle amel ederek Necm sûresinde secde yapýlmasý görüþündedirler. Bazýlarý ise mufassal denilen bu tür sûrelerde secde olmadýðý görüþündedirler. Mâlik b. Enes bunlardandýr. Fakat ilk görüþ daha sahihtir. Sevrî, Ýbn’ül Mübarek, Þâfii, Ahmed ve Ýshâk’ta bu görüþtedirler.

Bölüm: 404

Ø necm sûresinde secde ayeti olmadýðý

576- Zeyd b. Sabit (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.)’e Necm sûresini okudum secde yapmadý.” (Nesâî, Ýftitah: 50; Dârimî, Salat: 160)

ž Tirmîzî: Zeyd b. sabit hadisi hasen sahihtir.

Ýlim adamlarý bu hadise þöyle bir yorum getirmiþlerdir: “Rasûlullah (s.a.v.)’in secde etmeyiþi Zeyd b. Sabit’in okurken secde etmeyiþinden dolayýdýr.”

Ýlim adamlarý secde yapmak, iþiten herkese vâcibtir, demekte ve terk etmeye izin vermemektedirler. Bir kýsým ilim adamlarý; “Ýþiten kimse abdestsiz ise abdest alýnca secde eder demektedirler.” Sûfyân es Sevrî, Küfeliler ve Ýshâk da bu görüþtedir. Bazý ilim adamlarý ise: Tilavet secdesi yapmak isteyen ve kýymetini bilip sevâbýný kazanmak isteyenler içindir. Bunlar secde yapmayý terk etmeye izin veriyor ve dilerse yapar diyorlar ve Zeyd b. Sabit’in (576) numaralý hadisini delil getiriyorlar ve þöyle diyorlar: “Secde yapmak mutlaka gerekseydi; Rasûlullah (s.a.v.) kendisi de secde yapar Zeyd b. Sabit’e de mutlaka secde yaptýrýrdý.”

Ayrýca bu ilim adamlarý Ömer’in þu olayýný da delil olarak gösterirler: “Ömer minberde secde ayetini okudu, minberden inerek secde yaptý sonra ikinci bir Cuma ayný ayeti okudu insanlar secde için hazýrlandýlar fakat Ömer secde yapmadý ve secde yapmak farz deðildir, dilersek yaparýz dedi. Kendisi secde etmedi cemaatte secde etmedi.” Bazý ilim adamlarý bu hadise göre amel etmiþlerdir.

Þâfii ve Ahmed bunlardandýr.

Bölüm: 405

Ø “sad” süresindeki secde ayeti

577- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) “Sad” sûresini okuduðunda secde yaptýðýný gördüm.

Ýbn Abbâs: Halbuki bu secde önemli secdelerden deðildir. (Dârimî, Salat: 161; Nesâî, Ýftitah: 48)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

Peygamber (s.a.v.)’in ashabýndan ve sonraki dönemlerden bazý ilim adamlarý bu sûrede secde yapýlmasý görüþündedirler. Sûfyân es Sevrî, Ýbn’ül Mübarek, Þâfii, Ahmed ve Ýshâk bunlardandýr. Bir kýsmý da burada Dâvûd Peygamberin Allah’a tevbesi ve dönüþü anlatýlmýþtýr, diyerek secde olmadýðý kanaatindedirler.

Bölüm: 406

Ø “hac” sûresindeki secde ayeti

578- Ukbe b. Âmir (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’e þöyle dedim: “Ey Allah’ýn Rasûlü, “Hac” süresi içerisinde iki secde bulunduðu için mi deðerlidir? Evet dediler, kim secde yapmayacaksa bu iki secde ayetini okumasýn.” (Ýbn Mâce, Ýkametüs Salat: 71)

ž Bu hadisin senedi pek saðlam deðildir. Ýlim adamlarý bu konuda deðiþik görüþler ileri sürmüþlerdir. Ömer ve Ýbn Ömer bu sûrede iki tane secde ayeti olamasýndan dolayý bu sûre deðer kazanmýþtýr dediler. Ýbn’ül Mübarek, Þâfii, Ahmed ve Ýshâk da ayný kanaattedirler. Bazý alimlerde bu sûrede tek secde ayeti olduðu görüþündedir. Sûfyân es Sevrî, Mâlik ve Küfeliler de bunlardandýr.

Bölüm: 407

Ø tilavet secdelerinde yapýlacak dua

579- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Peygamber (s.a.v.)’e bir adam geldi ve þöyle dedi: Rüyamda kendimi bir aðacýn arkasýnda namaz kýlar þekilde gördüm, ben secdeye varýnca aðaç ta secde etti ve bu esnada aðacýn þöyle dediðini iþittim: “Allah’ým bu yaptýðým secde karþýlýðýnda bana sevap yaz, günahlarýmý benden sil o secdeden meydana gelecek sevâbý ihtiyacým olacaðý gün için katýnda sakla Dâvûd kulundan kabul ettiðin gibi benden de kabul et.” (Müslim, Mesacid: 20)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ebû Saîd’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Bu hadis hasen garibtir. Ýbn Abbâs rivâyeti olarak sadece bu þekliyle bilmekteyiz.

580- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) geceleyin tilavet secdelerinde þöyle derdi: “Yüzüm ve özüm yaratanýma, güç ve kuvvetiyle, kulaðýma iþitme, gözüme görme duygusu verene secde etti, (eðildi)” (Ýbn Mâce, Ýkame: 70)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

Bölüm: 408

Ø gece okumasý gerekeni okumayan kimsenin gündüz okuyabileceði

581- Ömer b. Hattâb (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Her kim gece okumasý gereken bir þeyi uyuyakalýr ve okuyamaz ise onu sabah namazý ile öðle namazý arasýnda okursa gece okumuþ gibi sevap yazýlýr.” (Kýyamül Leyl: 63; Dârimî, Salat: 167)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

Tirmîzî: Ebû Safvan’ýn ismi Abdullah b. Said el Mekkî’dir. kendisinden büyük hadisçiler ve Humeydî hadis rivâyet etmiþtir.

Bölüm: 409

Ø imâmdan önce baþýný secde ve rükû’ dan kaldýranýn durumu

582- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, Muhammed (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Ýmamdan önce baþýný kaldýran kimse Allah’ýn, onun baþýný eþek baþýna çevirmesinden korkmuyor mu?” (Buhârî, Ezan: 53; Müslim, Salat: 40)

ž Kuteybe diyor ki: Hammad þöyle demiþtir: Ebû Hüreyre hadisinde “korkmuyor mu?” veya “korkmaz mý?” þeklinde söylemiþtir.

Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

Muhammed b. Ziyâd, Basralý ve güvenilir bir kimsedir. Ebû’l Harîs künyesi ile tanýnýr.

Bölüm: 410

Ø farz namazý kýlan baþka bir cemaate imâm olabilir mi?

583- Câbir b. Abdillah (r.a.)’den rivâyet edilmiþtir: “Muâz b. Cebel, Peygamber (s.a.v.) ile akþam namazýný kýlar sonra mahallesine dönerek onlara imâm olurdu.” (Dârimî, Salat: 98; Buhârî, Ezan: 66)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ebû Saîd’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir. Arkadaþlarýmýzdan Þâfii, Ahmed ve Ýshâk bu hadise göre amel ederler ve þöyle derler; Bir kimse kýlmýþ olduðu farz namazda baþka bir cemaate imâm olursa ona uyanlarýn namazý caizdir. Câbir hadisini ve Muâz olayýný delil olarak gösterirler. Bu hadis sahih olup Câbir’den deðiþik yollarla da rivâyet edilmiþtir.

Ebû’d Derdâ’dan rivâyet edilmiþtir:Cemaat ikindi namazýnda iken mescide giren ve öðle namazý kýlýnýyor zannederek imâma uyan kimsenin kýldýðý bu namazýn durumunu Ebû’d Derdâ’ya sordular, dedi ki: Namazý caizdir.

Küfelilerden bazýlarý da þöyle diyorlar: “Bir cemaat ikindi namazýný kýlan bir imâma öðle namazýný kýlýyor zannederek uyarlar, namazý kýlýp bitirirlerse imâm ile cemaatin niyetleri deðiþik olduðu için namazlarý fasid (bozulmuþ) olur.

Bölüm: 411

Ø sýcak ve soðuklarda elbise üzerine secde yapýlabilir

584- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: “Peygamber (s.a.v.)’in arkasýnda namaz kýldýðýmýzda öðle sýcaklýðýndan dolayý sýcaktan korunmak için elbiselerimiz üzerine secde ederdik.” (Nesâî, Ýftitah: 149; Ebû Dâvûd, Salat: 92)

ž Bu hadis hasen sahihtir. Bu konuda Câbir b. Abdullah ve Ýbn Abbâs’tan da hadis rivâyet edilmiþtir. Vekî’ bu hadisi Hâlid b. Abdurrahman’dan rivâyet etmiþtir.

Bölüm: 412

Ø sabah namazýndan sonra güneþ doðuncaya kadar mescidde oturmak

585- Câbir b. Semure (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Peygamber (s.a.v.) sabah namazýný kýldýktan sonra namaz kýldýðý yerde güneþ doðuncaya kadar otururdu.” (Müslim, Mesacid: 52; Nesâî, Sehv: 77)

ž Bu hadis hasen sahihtir.

586- Enes b. Mâlik’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Her kim sabah namazýný cemaatle kýlar sonra namaz kýldýðý yerde oturup güneþ doðuncaya kadar Allah’ý zikreder sonra da iki rek’at namaz kýlarsa bir Hac ve Umre yapmýþ gibi sevap kazanýr.” Enes dedi ki: Peygamber (s.a.v.) “eksiksiz tam bir Hac ve Umre sevâbý” buyurdu. (Tirmîzî rivâyet etmiþtir.)

ž Bu hadis hasen garibtir. Muhammed b. Ýsmail’e, Ebû Zýlal-i sordum dedi ki: O hadiste orta dereceli birisidir. Ýsmi ise Hailal’dir.

Bölüm: 413

Ø namazda saða sola bakýlabilir mi?

587- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v.) namazda göz ucuyla saða sola bakardý boynunu çevirmek suretiyle arkasýna bakmazdý.” (Nesâî, Sehv: 10)

ž Tirmîzî: Bu hadis garibtir. Vekî’, Fadl b. Musa’nýn bu rivâyetine hoþ bakmamýþtýr.

588- Ýkrime (r.a.)’in bazý arkadaþlarýndan rivâyet edilmiþtir: “Peygamber (s.a.v.) namazda, göz ucuyla bakardý” diyerek 597. hadisin benzerini bize aktarmýþlardýr.

ž Tirmîzî: Bu konuda Enes ve Âiþe’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

589- Enes (r.a.)’den rivâyet edilmiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) bana þöyle buyurdu: “Yavrucuðum namazda yüzünü saða sola çevirip bakma çünkü namazda böyle yapmak çok tehlikelidir, mutlaka yapman gerekiyorsa nafile namazlarda yap farz namazlarda sakýn yapma.” (Tirmîzî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen garibtir.

590- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.)’e namazda saða sola bakmanýn durumunu sordum, buyurdular ki: Bu bir kapýp kaçmadýr þeytan o kiþinin namazýnýn sevâbýný böylece azaltýr.” (Nesâî, Sehv: 11; Ebû Dâvûd, Salat: 162)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen garibtir.

Bölüm: 414

Ø secdede imâma yetiþen kimse ne yapmalý?

591- Ýbn ebî Leylâ ve Muâz b. Cebel (r.anhüma)’dan rivâyete göre, þöyle demiþlerdir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Sizden biriniz cemaatle namaza gelir ve imâmý hangi durumda bulursa imâmýn yaptýðýný aynen yapsýn.” (Tirmîzî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmîzî: Bu hadis garibtir. Bu þekliyle sadece bu rivâyetle bilmekteyiz. Ýlim adamlarý bu hadisle amel ederek diyorlar ki: Cemaate gelen kiþi cemaati secdede bulursa hemen secde yapsýn rükû’ suna yetiþemediði için o rek’ata yetiþmiþ sayýlmaz. Abdullah b. Mübarek de secde durumunda iken imâma uyulmasý kanaatindedir. Bazý ilim adamlarý da þöyle derler: Belki de secdeden baþýný kaldýrmadan Allah o kimseyi affeder.

Bölüm: 415

Ø cemaat imâmý ayakta beklememeli

592- Ebû Katâde ve babasýndan (r.anhüma)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Namaz için kamet getirildiðinde benim mihrâba çýkýþýmý görünceye kadar ayaða kalkmayýn.” (Müslim, Mesacid: 29; Nesâî, Ezan: 42)

ž Tirmîzî: Bu konuda Enes’den de hadis rivâyet edilmiþ olup bu kadar tutulmamýþtýr.

Tirmîzî: Ebû Katâde hadisi hasen sahihtir. Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabýndan ve daha sonraki dönemlerden bazý ilim adamlarý cemaatin, imâmý ayakta beklemesini hoþ görmemiþlerdir. Bazýlarý da þöyle demektedirler: Müezzin “Kad kametissalati” deyince ayaða kalkýlmalýdýr. Ýbn Mübarek bunlardandýr.

Bölüm: 416

Ø dualardan önce allah’a hamd, peygamberine salavat getirmek

593- Abdullah b. Mes’ûd (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Namaz kýlýyordum Peygamber (s.a.v.), Ebû Bekir ve Ömer de orada idiler. Oturunca Allah’a hamd ile baþlayýp sonra Peygambere salavat getirdim sonra kendim için dua ettim. Bunun üzerine Peygamber (s.a.v.) buyurdu ki: “Ýste, isteðin sana verilecek, iste, isteðin sana verilecek” (Müsned: 3480)

ž Bu konuda Fedâle b. Ubeyd’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Abdullah b. Mes’ûd hadisi hasen sahihtir. Ahmed b. Hanbel bu hadisi Yahya b. Adem’den özetle rivâyet etmiþtir.

Bölüm: 417

Ø mescidlerin temiz tutulmasý gereði

594- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) gerekli cemaatin bulunduðu yerlere mescid yapýlmasýný mescidlerin düzenli, temiz ve hoþ kokulu tutulmasýný emretti.” (Ebû Dâvûd, Salat: 16; Nesâî, Mesacid: 34)

595- Hiþâm b. Urve babasýndan naklederek (594.) hadisin benzerini aktardý.

ž Bu hadis bir önceki hadisten daha sahihtir.

596- Hiþâm b. Urve babasýndan nakletti bu hadisin benzerini.

ž Sûfyân, hadiste geçen “Dûr” kelimesini insanlarýn bulunduðu yerler olarak kabul eder.

Bölüm: 418

Ø gece ve gündüz kýlýnan nafile namazlar ikiþer rek’attýr

597- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Gece ve gündüz nafile namazlarý ikiþer ikiþer rek’attýr.” (Ýbn Mâce, Ýkame: 172)

ž Tirmîzî: Þu’be’nin arkadaþlarý Ýbn Ömer’in hadisinin rivâyetinde kimi merfu kimi de mevkuf rivâyet ederek ayrýlmýþ oldular. Yine Abdullah el Ömerî’den Nafi’ yoluyla bu hadisin bir benzeri rivâyet edilmiþtir. Sahih olan Ýbn Ömer’in rivâyet ettiði “Gece namazlarý ikiþer ikiþer rek’attýr” hadisidir. Güvenilen râvîler Abdullah b. Ömer’den bu hadisi bize aktarmýþlar ve “gündüz namazlarý” dememiþlerdir. Yine Ýbn Ömer’den þöyle bir rivâyette vardýr. Rasûlullah (s.a.v.) “Geceleyin ikiþer ikiþer, gündüz ise dört rek’at olarak kýlardý.”

Bu konuda ilim adamlarýndan bir kýsmý “Gece ve gündüz namazlarý ikiþer ikiþerdir” demektedirler. Þâfii ve Ahmed bunlardandýr.

Diðerleri ise: “Gece namazlarý ikiþer ikiþerdir.” Gündüz namazlarý ise öðle ve ikindinin ilk sünnetleri gibi “Dörder dörderdir” demektedirler. Sûfyân es Sevrî, Ýbn’ül Mübarek ve Ýshâk bunlardandýr.

Bölüm: 419

Ø Peygamber (s.a.v.)’in gündüz kýldýðý nafile namazlar

598- Âsým b. Damre (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: Ali (r.a.)’e, Rasûlullah (s.a.v.)’in gündüz kýldýðý namazlarý sorduk, dedi ki: “Siz buna güç yetiremezsiniz.” Biz de, güç yetirebilenimiz olursa! Dedik. Dedi ki: “Rasûlullah (s.a.v.), güneþ doðudan yükselip ikindi vaktindeki gibi bir seviyeye gelince iki rekat namaz kýlardý. Yine güneþ öðle vaktindeki gibi yükseldiði vaktin simetriði durumunda olan bir vakitte dört rek’at kýlardý. Öðlenin farzýndan önce dört, farzýndan sonra iki rek’at, ikindinin farzýndan önce dört rek’at kýlar ve bu dört rek’atý bir selamla ayýrýrdý, ki o selamda Allah’a yakýn meleklere, tüm elçilere ve Peygamberlere, Mü’min ve Müslümanlardan onlara uyanlara selam etmiþ olurdu.” (Ýbn Mâce, Ýkame: 172)

599- Ali (r.a.)’den bu hadisin bir benzeri rivâyet edilmiþtir.

ž Tirmîzî: Bu hadis hasendir.

Ýshâk b. Ýbrahim der ki: Peygamber (s.a.v.)’in gündüz kýldýðý nafile namazlar hakkýnda rivâyet edilen en güzel rivâyet budur. Abdullah b. Mübarek’in bu hadisi zayýf gördüðü de rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Bizce bu hadisin zayýflýðý -Allah daha iyi bilir- Bu hadisin Âsým b. Damre vasýtasýyla Ali’den sadece bu þekilde rivâyet edilmesindendir. Âsým b. Damre bazý hadisçilerce güvenilir olarak bilinir.

Ali el Medînî, Yahya b. Saîd el Kattan ve Sûfyân þöyle derler: Âsým b. Damre’nin rivâyetinin Hâris’in rivâyetinden üstünlüðünü biliriz.

Bölüm: 420

Ø kadýn elbisesine bürünerek namaz kýlýnmamalý

600- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v.) kadýn elbisesine bürünerek namaz kýlmazdý.” (Ebû Dâvûd, Tahara: 133)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

Bu konuda Rasûlullah (s.a.v.)’in izin verdiðine dair de rivâyet vardýr.

Bölüm: 421

Ø nafile namaz esnasýnda yapýlabilecek hareketler

601- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Peygamber (s.a.v.) evde namaz kýlarken geldim kapý kapalý idi. Namazda iken yürüdü bana kapýyý açtý sonra tekrar namaz kýldýðý yere döndü. (Kapý kýble tarafýndaydý.) (Ebû Dâvûd, Salat: 165)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen garibtir.

Bölüm: 422

Ø bir rek’atta iki sûre okumak

602- A’meþ (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: Ebû Vâil’den iþittim þöyle diyordu: Bir adam Abdullah b. Mes’ûd’a, Kur’ân’da Muhammed sûresi 15. ayetinde geçen “Gayri Âsinin” kelimesinin anlamýný ve okuma þeklini sormuþtu da o’da bu kelime dýþýnda Kur’ân’ýn tamamýný okudun ve anladýn mý? demiþti. O kimsede evet demiþti. bunun üzerine Abdullah b. Mes’ûd demiþti ki: Bazý kimseler manasýný anlamaksýzýn, düþünmeksizin Kur’ân okur kalitesiz hurma tanelerinin atýlýp savrulduðu gibi okur giderler, okuduklarý Kur’ân ses olarak köprücük kemiklerinden aþaðýya geçmez yani anlamadýklarý için sadece ses ve sözüyle uðraþýrlar.

Ben birbirine benzeyen nice sûreleri bilirim ki Rasûlullah (s.a.v.) onlarý birbiri ardýna namazda okurdu. Alkame’ye birbirine benzer hangileri olduðunu Abdullah b. Mes’ûd’a sordurduk, Mufassal sûreler denilen yirmi sûredir. Rasûlullah (s.a.v.) her rek’atta bunlardanher iki sûreyi birleþtirerek okurdu.” (Nesâî, Ýftitah: 79)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

Bölüm: 423

Ø mescidlere yürüyerek gitmenin deðer ve kýymeti, atýlan her bir adýmýn mükafatý

603- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Bir kimse güzelce abdestini alýr sadece namaz kýlmak maksadýyla yerinden çýkarsa, bu iþ için harekete geçerse, attýðý her adýmdan dolayý Allah onun derecesini yükseltir ve bir günahýný affeder.” (Nesâî, Mesacid: 14; Ýbn Mâce, Mesacid: 14)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

Bölüm: 424

Ø akþam namazýndan sonraki kýlýnacak nafile namazýn evde kýlýnmasýnýn deðer ve kýymeti

604- Ka’b b. Ucre (r.a.)’den, babasýndan ve dedesinden rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.), Abduleþhel oðullarýnýn mescidinde akþam namazýný kýldýrmýþtý. Cemaatten bir kýsmý nafile kýlmak için kalktýlar da Rasûlullah (s.a.v.): Bu namazlarýnýzý evlerinizde kýlýn buyurdular.” (Nesâî, Kýyamül Leyl: 1)

ž Tirmîzî: Ka’b b. Ucre hadisi garibtir, sadece bu þekliyle bilmekteyiz. Bu konuda sahih olan Ýbn Ömer’in rivâyeti olan þu hadistir: “Rasûlullah (s.a.v.) akþam namazýndan sonra evinde iki rek’at namaz kýlardý.”

Tirmîzî: Huzeyfe’den þu þekilde de bir rivâyet vardýr: “Rasûlullah (s.a.v.) mescidde akþam namazýný kýldý, yatsý vakti girinceye kadar namaz kýlmaya devam etti.

Bu hadiste Peygamber (s.a.v.)’in akþamdan sonra kýlýnacak iki rek’atý mescidde kýldýðýna bir delil vardýr.

Bölüm: 425

Ø yeni müslüman olan kimsenin gusletmesi gerektiði

605- Kays b. Âsým (r.a.)’den rivâyete göre: “Kays Müslüman olunca Peygamber (s.a.v.) o’nun su ve sýdr denilen bir sabunla yýkanmasýný emretti.” (Ebû Dâvûd, Tahara: 129)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasendir. Bu hadisi sadece bu þekliyle bilmekteyiz.

Ýlim adamlarý yeni Müslüman olan bir kimsenin gusletmesi ve elbiselerini de temizlemesi gerektiði görüþündedirler.

Bölüm: 426

Ø tuvalete girerken okunacak dua

606- Ali b. ebî Tâlib (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Cinlerin gözleri ile Adem oðlunun görünmemesi gereken yerleri arasýndaki perde, tuvalete girerken okuduklarý “Bismillah” sözüdür.” (Ebû Dâvûd, Tahara: 3; Buhârî, Deavat: 14)

ž Tirmîzî: Bu hadis garibtir. Bu hadisi sadece bu þekliyle bilmekteyiz.

Enes (r.a.)’den bu konuda benzeri bir rivâyet daha vardýr.

Bölüm: 427

Ø müslümanlarýn, kýyamet gününde secde organlarýyla belli olmalarý

607- Abdullah b. Büsr (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kýyamet gününde ümmetimin secde organlarý abdest almalarýndan dolayý bembeyaz ve pýrýl pýrýldýr.” (Nesâî, Tahara; 110)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahih olup Abdullah b. Büþr rivâyeti bu þekliyle garibtir.

Bölüm: 428

Ø her hayýrlý iþte olduðu gibi temizlik ve abdeste de saðdan baþlamalý

608- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) abdest ve her türlü temizlik iþlerinde saç ve sakallarýný tarayacaklarýnda, ayaklarýný giyinmede saðdan baþlayarak yapmayý severlerdi.” (Nesâî, Gusül: 17)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir. Ebûþ Þa’sâ’nýn ismi Süleym b. Esved el Muhâribî’dir.

Bölüm: 429

Ø abdest için yeterli su miktarý ne kadardýr?

609- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Abdest için iki rýtl su yeterlidir.” (Nesâî, Tahara: 59)

ž Tirmîzî: Bu hadis garibtir sadece Þerik’in bu sözcükleriyle bilmekteyiz. Þu’be’nin, Enes’den rivâyetine göre Rasûlullah (s.a.v.) bir mekkük ile abdest alýr beþ mekkük ile de guslederdi.

Yine Enes (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) bir müd ile abdest alýrdý bir sa’ ile de guslederdi. Bu hadis Þerik’in rivâyetinden daha sahihtir.

Bölüm: 430

Ø süt emen erkek çocuðun idrarýnýn temizlenmesi

610- Ali b. ebî Tâlib (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) süt emen çocuðun idrarý hakkýnda þöyle buyurmuþtur: “Erkek çocuðun idrarý üzerine su serpilir, kýz çocuðunun idrarý ise yýkanýr.” Bu durum yemek yemeye baþlamadýklarý, süt emdikleri süre içindir. Yemek yemeye baþladýklarýnda ise her ikisi de yýkanmalýdýr.” (Buhârî, Vudu: 64)

ž Bu hadis hasen sahihtir. Hiþâm ed Destevaî bu hadisi Katâde yoluyla merfu olarak rivâyet etmiþ olup Saîd b. ebû Arûbe ise mevkuf olarak rivâyet ediyor.

Bölüm: 431

Ø Rasûlullah (s.a.v.)’in Mâide sûresinin iniþinden sonra mestleri üzerine meshetmesi

611- Þehr b. Havþeb (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Cerir b. Abdillah’ý gördüm abdest aldý mestleri üzerine meshetti. Bu konuyu kendisine sorduðumda, “Ben Rasûlullah (s.a.v.)’i gördüm, abdest aldý ve mestleri üzerine meshetmiþti” dedi. Ben de Mâide suresinin inmesinden önce mi? Sonra mý? dedim. O da, ben Mâide süresinin inmesinden sonra Müslüman oldum dedi. (Buhârî, Vudu: 51)

ž Kuteybe bu hadisi Hâlid b. Ziyâd et Tirmîzî, Mukatýb b. Hayyan, Þehr b. Havþeb yoluyla Cerir’den rivâyet etmiþtir.

Tirmîzî: Bakýyye bu hadisi Ýbrahim b. Ethem, Mukatýl b. Hayyan, Þehr b. Havþeb ve Cerir’den rivâyet etmiþtir.

Tirmîzî: Bu hadis tefsire konu olmuþtur. Mest üzerine meshi inkar edenler bu hadise yorum getirerek Bu hadise Rasûlullah (s.a.v.)’Mâide suresinin indirilmesinden öncedir diyerek abdest ayetiyle neshedildiðini söylemeye çalýþmýþlardýr. Halbuki Cerir bu hadisinde Müslüman oluþ tarihini söylemek suretiyle diðer rivâyet edenlerin hoþuna gidecek þekle gelmiþtir.

612- Hâlid b. Ziyâd (r.a.)’den de benzeri bir hadis rivâyet edilmiþtir.

ž Tirmîzî: Bu hadis garibtir. Mukatil b. Hayyan’ýn, Þehr b. Havseb’den rivâyet ettiði bu þekliyle bilmekteyiz.

Bölüm: 432

Ø cünüp kimse abdest alýrsa yemek yiyebilir ve uyuyabilir

613- Ammâr (r.a.)’den rivâyete göre, “Rasûlullah (s.a.v.), cünüp kimse için namaz abdesti gibi abdest aldýðý takdirde yemek yiyebileceðine ve uyuyabileceðine izin vermiþtir.” (Ebû Dâvûd, Tahara: 87)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

Bölüm: 433

Ø namaz kýlmanýn deðer ve kýymeti

614- Ka’b b. Ucre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) bana þöyle buyurmuþtu: “Ey Ka’b benden sonra gelecek bazý devlet adamlarýndan senin için Allah’a sýðýnýrým. Her kim onlarýn kapýlarýndan girer, yalanlarýný doðru sayar, haksýzlýklarýna yardýmcý olursa ne o benden sayýlýr, ne de ben ondan; O kimse mahþer günü havzýmda benim yanýma gelemez. Her kim de onlarýn kapýlarýndan, girsin veya girmesin onlarýn yalanlarýný doðrulamaz ise, haksýzlýklarýna yardým etmezse o bendendir, ben de ondaným. Mahþer günü havzýmýn yanýna bu kiþi gelecektir. Ey Ka’b namaz kiþinin Müslüman oluþuna bir delildir, oruç ise saðlam bir kalkandýr, sadaka vermek ise suyun ateþi söndürdüðü gibi hatalarý siler süpürür. Ey Ka’b, haramla beslenerek meydana gelen et ve kemiklere ancak ateþte olmak yakýþýr.” (Ebû Dâvûd, Salat: 1)

ž Tirmîzî: Bu hadis bu þekliyle hasen garibtir. Sadece Ubeydullah b. Musa yoluyla gelen rivâyetle bilmekteyiz.

Eyyûb b. Âiz et Tâi zayýf sayýlýr. Zayýf olmadýðý da söylenmiþtir. Muhammed’e bu hadis hakkýnda sordum sadece Ubeydullah b. Musa yoluyla bilindiðini söyledi ve gerçekten garibtir dedi.

615- Ýbn Nümeyr, Ubeydullah b. Musa’dan ve Gâlib’den bu hadisi rivâyet etmiþtir.

Bölüm: 434

Ø namaz kýlmanýn deðer ve kýymeti

616- Ebû Ümâme (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’i veda Haccýnda hutbe okurken dinledim buyurdular ki: “Allah’ýn Kitab’ý ile yolunuzu bulmaya çalýþýn ve Allah’a karþý sorumluluk bilinci içerisinde olun, beþ vakit namazlarýnýza devamlý ve duyarlý olun. Ramazan orucunu tutun, mallarýnýzdan zekatý verin, sizden olan idarecilerinize itaat edin ki; Rabbinizin Cennetine girersiniz.” Süleym b. Âmir diyor ki: Ebû Ümâme’ye bu hadisi kaç yaþýnda iþitmiþtin dedim. Dedi ki: “Otuz yaþýndayken iþitmiþtim.” (Müsned: 20140)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.