37: zühd bölümleri

bölüm: 1

Ø insanlarýn aldandýklarý iki nimet hangileridir?

2304- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Ýki nimetle pekçok insan aldanmýþtýr. Saðlýk ve boþ zaman.” (Buhârî, Rýkak: 1)

ž Muhammed b. Beþþâr, Yahya b. Saîd vasýtasýyla Abdullah b. Saîd b. ebî Hind ve babasýndan Ýbn Abbâs’tan bu hadisin benzerini bize aktarmýþlardýr.

Tirmizî: Bu konuda Enes b. Mâlik’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Pek çok kimse bu hadisi Abdulah b. Saîd b. Ebû Hind’den merfu olarak rivâyet etmiþler olup bazý râvîler de yine Abdullah b. Saîd b. Ebû Hind’den mevkuf olarak rivâyet etmiþlerdir.

bölüm: 2

Ø en zengin ve en fazla kulluk eden kimdir?

2305- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kim þu birkaç kelimeyi benden alarak onlarla amel eder? Veya onlarý amel ederek bir kimseye öðretir? Ebû Hüreyre diyor ki: “Ben Ey Allah’ýn Rasûlü!” dedim. Bunun üzerine elimi tuttu ve beþ konu sayarak þöyle buyurdu: “Haram þeylerin her çeþidinden sakýn ki insanlarýn ençok ibadet edeni olasýn, Allah’ýn sana ayýrdýðýna razý ol ki insanlarýn en zengini olasýn, komþuna iyilik et ki gerçek mü’min olasýn. Kendin için sevdiðini insanlar içinde sev ki gerçek mü’min olasýn. Gülmeyi çoðaltma çünkü gülmenin çokluðu kalbi öldürür.” (Müsned: 7748)

ž Tirmizî: Bu hadis garib olup sadece Cafer b. Süleyman’ýn rivâyetiyle bilmekteyiz. Hasan Ebû Hüreyre’den bir þey iþitmemiþtir. Ayný þekilde Eyyûb, Yunus b. Ubeyd ve Ali b. Zeyd; Hasan, Ebû Hüreyre’den hadis iþitmemiþtir, demektedirler. Ebû Ubeyde en Nâci, Hasan’dan bu hadisi kendi sözü olarak rivâyet etmiþ olup senedinde “Ebû Hüreyre” yi zikretmemiþler.

bölüm: 3

Ø hayýrlý amellere acele etmek

2306- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Yedi þey gelmezden önce hayýrlý amelleri iþlemeye devam edin, neyi bekliyorsunuz? Her þeyi unutturacak yoksulluðu mu, azdýrýp saptýran zenginliði mi?, Bedeni tüm güçleri bozan hastalýðý mý? Bunaklýk meydana getiren ihtiyarlýðý mý?, Ansýzýn geliveren ölümü mü? Yoksa gelmesi beklenen Deccâl fitnesini mi? Yoksa kýyamet saatini mi bekliyorsunuz? Ki onun gelmesi daha dehþetli ve daha acýdýr.” (Müsned: 7952)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Bu hadisin A’rec’in, Ebû Hüreyre’den rivâyeti olduðunu sadece Muhrîz b. Harun’un rivâyetiyle bilmakteyiz. Biþr b. Ömer ve baþkalarý bu hadisi bu þekilde Muhriz b. Harun’dan rivâyet etmiþlerdir.

Ma’mer bu hadisi Saîd el Makburî’den iþiten bir kimseden ve Ebû Hüreyre’den benzeri þekilde aktarmýþ olup “Bekliyor musunuz?” diye baþlamaktadýr.

bölüm: 4

Ø ölümü sýk sýk hatýrlamak gerekir

2307- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Tüm lezzetleri kesip koparaný çok hatýrlayýn yani ölümü.” (Ýbn Mâce, Zühd: 31)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Saîd’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.

bölüm: 5

Ø kabir ahiret duraklarýnýn ilki midir?

2308- Osman’ýn azâdlý kölesi Hanî (r.a.)’den rivâyete göre: Osman, bir kabrin baþýnda durduðu zaman sakalýný ýslatýncaya kadar aðlardý kendisine þöyle denildi: “Cennet ve Cehennem hatýrlatýlýnca aðlamýyorsun bu kabirden mi aðlýyorsun?” þöyle dedi: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kabir ahiretin konaklamalarýnýn ilkidir. Kiþi ondan kurtulursa gerisi ondan kolaydýr. Eðer kurtulmazsa ondan sonrasý daha aðýrdýr.” Osman þöyle devam etti: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Her ne korkunç bir manzara gördümse, kabir; hepsinden daha korkunçtur.” (Ýbn Mâce, Zühd: 32)

ž Bu hadis hasen garib olup Hiþâm b. Yusuf’un rivâyetiyle bilmekteyiz.

bölüm: 6

Ø allah’a kavuþmayý isteyene allah ta kavuþmak ister

2309- Ubâde b. Sâmit (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kim Allah’a kavuþmak isterse Allah da o kimseyle kavuþmak ister. Kimde Allah’a kavuþmak istemezse, Allah da o kimseye kavuþmaktan hoþlanmaz.” (Ýbn Mâce, Zühd: 32)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Hüreyre, Âiþe, Enes, Ebû Musa’dan da hadis edilmiþtir.

Tirmizî: Bu Ubâde hadisi hasen sahihtir.

bölüm: 7

Ø Peygamber (s.a.v.) bile kýzýný ve toplumunu Cehennem’den kurtaramaz

2310- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Yakýn akrabalarýný uyar” ayeti nazil olunca; Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Ey Abdulmuttalib’in kýzý Safiyye, Ey Muhammed’in kýzý Fatýma, Ey Abdulmuttalib oðullarý Allah’ýn vereceði cezalara karþý sizi koruyabilecek hiçbir gücüm yok, malýmdan isterseniz onu verebilirim sadece…” (Müslim, Ýman: 34; Nesâî, Vesâyâ: 88)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Hüreyre, Ebû Musa, Ýbn Abbâs’tan da hadis rivâyet edilmiþtir. Âiþe hadisi hasen garibtir. Bazýlarý Hiþâm b. Urve’den bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiþlerdir. Yine bazýlarý Hiþâm’dan ve babasýndan mürsel olarak rivâyet edip “Âiþe’yi” zikretmemiþlerdir.

bölüm: 8

Ø allah’a karþý sorumluluk bilinciyle kiþi aðlayabilir mi?

2311- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Allah’a karþý duyduðu sorumluluk bilincinden dolayý aðlayan kiþi saðýlan süt memeye dönmedikçe Cehenneme girmeyecektir. Allah’ýn dinini yeryüzüne hâkim kýlmak için çalýþýp çabalayan kiþiye bulaþan toz ile Cehennem dumaný bir araya gelmeyecektir.” (Nesâî, Cihâd: 9; Ýbn Mâce: Cihad: 64)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Reyhane ve Ýbn Abbâs’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Muhammed b. Abdurrahman, Talha ailesinin azâdlý kölesi olup Medînelidir, güvenilir bir kimsedir, kendisinden Þu’be ve Sûfyân es Sevrî hadis rivâyet etmiþtir.

bölüm: 9

Ø az gülüp çok aðlamak mý gerekir?

2312- Ebû Zerr (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Ben sizin görmediklerinizi görüyor iþitmediklerinizi iþitiyorum. Gökyüzü çatýrdadý ve çatýrdamakta da haklý idi çünkü gökyüzünde dört parmaklýk bir yer kalmamýþtý ki secde eder vaziyette melekler orayý doldurmamýþ olsun vallahi benim bildiklerimi bilmiþ olsaydýnýz az güler ve çok aðlardýnýz, Yataklar üzerinde kadýnlardan zevk almaz sokaklara dökülür ve Allah’a yalvarýr yakarýrdýnýz. Bu yüzden ben bile kesilip yok edilen bir aðaç olmayý istedim.” (Ýbn Mâce, Zühd: 19; Buhârî, Rikak: 27)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Hüreyre, Âiþe, Ýbn Abbâs ve Enes’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Baþka bir yolla yapýlan rivâyette Ebû Zerr’in þöyle dediði rivâyet olunur: “Ben de kesilip yok edilen bir aðaç olmayý arzu ettim.”

2313- Ebû Hüreyre’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Benim bildiklerimi bilmiþ olsanýz þüphesiz ki az güler çok aðlardýnýz.” (Ýbn Mâce, Zühd: 19; Buhârî, Rikak: 27)

ž Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 10

Ø söylediði sözlerle Cehennemin derinliklerine gidenler kimlerdir?

2314- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Bir kimse bir söz söyler ve söylediði sözde bir sakýnca görmez fakat o sözü yüzünden Cehennem’de yetmiþ yýl dibe doðru düþer gider.” (Müslim, Zühd: 7)

ž Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle hasen garibtir.

2315- Behz b. Hakîm’in babasýndan ve dedesinden rivâyetine göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’in þöyle buyurduðunu iþittim: “Ýnsanlarý güldürmek için laf edip yalan söyleyen kiþiye yazýklar olsun yazýklar olsun yazýklar olsun .” (Ebû Dâvûd: Edeb: 38; Dârimî, Ýstisan: 6)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasendir.

bölüm: 11

Ø kiþinin lüzümsuz boþ þeyleri terketmesi iyi müslüman oluþundandýr

2316- Enes (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabýndan bir kiþi vefat etti bu arada bir adam o kimse için Cennetle sevin bakalým” dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Biliyor musun? Belki de bu kimse kendisini ilgilendirmeyen bir konuda lüzumsuz sözler sarfetmiþ veya kendisine faydasý olacak konularda harcamamýþ ve cimrilik etmiþtir.” (Ýbn Mâce, Fiten: 21) ž Tirmizî: Bu hadis garibtir.

2317- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Bir kimsenin lüzumsuz ve boþ þeyleri terk etmesi iyi bir Müslüman oluþundandýr.” (Ýbn Mâce, Fiten: 21)

ž Tirmizî: Bu hadis garib olup bu hadisi Ebû Seleme’nin Ebû Hüreyre’den bu þekilde rivâyetiyle bilmekteyiz.

2318- Ali b. Hüseyin’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kiþinin lüzumsuz ve boþ þeyleri terk etmesi Müslümanlýðýnýn iyiliklerindendir.” (Ýbn Mâce, Fiten: 21; Muvatta, Cami: 2)

ž Tirmizî: Zührî’nin arkadaþlarýndan pek çok kimse bu hadisi Zührî’den, Ali b. Hüseyin’den, Mâlik’in hadisine benzer þekilde fakat mürsel olarak rivâyet etmiþlerdir. Bu rivâyet benim yanýmda Ebû Seleme’nin, Ebû Hüreyre’den ve Ali b. Hüseyin’den yaptýðý rivâyetten daha saðlamdýr. Çünkü Ali b. Hüseyin Ali b. ebî Tâlib’e yetiþememiþtir.

bölüm: 12

Ø az konuþmak çok konuþmaktan çok daha iyidir

2319- Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabýndan Harîs el Müzenî’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’den iþittim þöyle diyordu: “Sizden biriniz Allah’ýn rýzasýný kazanacak bir söz söyler de bu sözün Allah’ýn rýzasýný kazanma yolunda neler kazandýracaðýný bilemez fakat Allah bu sözü yüzünden kendisine kavuþuncaya kadar rýzasýný ona gerekli kýlýverir. Yine sizden biriniz bir söz söylerde bu sözüyle Allah’ýn gazabýný elde etmiþ olur ve bu söylediði sözle Allah’ýn gazabýndan ne kazanacðýný bilemez. Fakat Allah bu sözü yüzünden kendisine kavuþacaðý güne kadar ona gazabýný gerekli kýlabilir.” (Ýbn Mâce, Fiten: 17; Muvatta, Cami: 3)

ž Tirmizî: Bu konuda Ümmü Habibe’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Pek çok râvî bu hadisi Muhammed b. Amr’dan buradaki gibi rivâyet ederek: “Muhammed b. Amr’dan, babasýndan, dedesinden, Bilâl b. Harîs’den” dediler. Bu hadis Mâlik’den de rivâyet edilmiþ olup senedinde “Muhammed b. Amr’dan, babasýndan, Bilâl b. Harîs’den” denilmiþ “dedesinden” denilmemiþtir.

bölüm: 13

Ø dünya allah katýnda ne kadar deðersizdir

2320- Sehl b. Sa’d (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Allah katýnda dünya bir sivrisineðin kanadýna denk olsaydý (yani tüm dünya ve içindekilerin deðeri bu kadar olsaydý) Kafire dünyada bir yudum su içirmezdi.” (Ýbn Mâce, Zühd: 3)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle sahih garibtir.

2321- Müstevrid b. Þeddâd’tan rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) ile birlikte bir ölü oðlaðýn baþýnda duran toplulukla beraberdim Rasûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: “Þu ölü oðlaðýn sahipleri tarafýndan atýldýðý zaman deðerini yitirdiðinden dolayý atýldýðý görüþünde misiniz? Ashab: “Evet ey Allah’ýn Rasûlü! onu deðersiz oluþundan dolayý atmýþlardýr.” Bunun üzerine buyurdular ki: “Dünya Allah katýnda þu ölü oðlaðýn deðersiz oluþundan daha deðersizdir.” (Ýbn Mâce, Zühd: 3)

ž Bu konuda Câbir ve Ýbn Ömer’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Müstevrîd hadisi hasendir.

bölüm: 14

Ø dünyada lanetlenmeyen þeyler ve kimseler hangileridir?

2322- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’in þöyle buyurduðunu iþittim: “Dikkat ediniz! Dünya ve içindekiler tümüyle melundur. Yani Allah’ýn rahmetinden uzaklaþtýrýlmýþlardýr. Ancak Allah’ý anmak ve Allah’ýn rýzasýný kazanmaya götüren þeylerle; Âlim olup, ilim öðrenip ve ilim öðreten baþka… her þey ve herkes.” (Ýbn Mâce, Zühd: 3)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.

bölüm: 15

Ø ahiret nimetleriyle dünya nimetinin mukayesesi

2323- Fihr oðullarýndan Müstevrîd (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Ahiret nimeti karþýsýnda dünya nimeti; sizden birinizin parmaðýný denize batýrmasý gibidir. O parmak denizden ne kadar su ile döner ona bir baksýn.” (Ýbn Mâce, Zühd: 2)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Ýsmail b. ebû Hâlid, Ebû Abdullah diye künyelenir. Kaysýn babasýndan Ebû Hazîm’dir. Ýsmi, Abd b. Avf olup sahabedendir.

bölüm: 16

Ø dünya kim için Cennet kim için bir hapishanedir?

2324- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Dünya; mü’min için bir hapishane, kafir için ise bir Cennettir.” (Ýbn Mâce, Zühd: 3; Müslim, Zühd: 1)

ž Bu konuda Abdullah b. Amr’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 17

Ø dünyadaki dört sýnýf insan ve durumlarý

2325- Ebû Kebþe el Enmârî (r.a.)’den rivâyete göre, bizzat kendisi Rasûlullah (s.a.v.)’in þöyle buyurduðunu iþitmiþtir: “Üç özellik var ki onlar üzerine yemin ederim, size bir söz söyleyeceðim onu hafýzanýzda iyi tutun dedi ve þöyle buyurdu: “Sadaka vermekten bir kulun malý eksilmez. Uðradýðý haksýzlýklara sabreden kulun Allah þerefini artýrýr. Dilencilik kapýsýný açan bir kula Allah yoksulluk kapýsýný açar -veya benzeri bir ifade kullandý- Size bir söz söyleyeceðim onu hafýzanýzda tutun sonra þöyle buyurdu: Dünyada dört sýnýf insan vardýr; Allah’ýn kendisine mal rýzýk ve ilim verdiði bir kul ki kul bu nimet içersinde yolunu Rabbi vasýtasýyla bulur, Müslümanlarla ve akrabalarýyla irtibatýný kesmez o verilen nimette Allah’ýn hakký ne ise onu da bilir ve gereðini yerine getirir. Bu kul Allah katýnda en üstün derecededir. Yine bir kul ki Allah ona ilim vermiþ mal vermemiþtir. Bu kulun niyeti doðrudur ve þöyle der: Eðer malým olsaydý falanýn yaptýðý gibi yapardým der iþte o niyetine göre karþýlýk görür. Önceki kimse ile sevapta eþittirler. Yine bir kul ki Allah kendisine rýzýk vermiþ fakat ilim vermemiþtir. Ýlim ve bilgisizlik yüzünden malýný dengesiz biçimde harcar, rabbine karþý sorumluluk bilinci duymaz akrabasý ve Müslümanlarla alakasýný keser ve o malda Allah’ýn hakkýný da yerine getirmez. Bu kimse en kötü durumdadýr. Yine bir kul daha vardýr ki: Allah kendisine ne mal ne de ilim vermiþtir. Bu kimse de þöyle der; Eðer malým olsaydý ben de falan kimse gibi o malý kötü yollarda harcardým. O da niyetine göre karþýlýk görür her ikisinin de günahý eþittir.” (Ýbn Mâce, Zühd: 8)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 18

Ø geçim sýkýntýsý çeken halini kime bildirmeli?

2326- Abdullah b. Mes’ûd (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kime bir geçim darlýðý gelirde o kimse bu geçim darlýðýný insanlara arz edip kapatmaya çalýþýrsa o kimsenin ihtiyacý kapatýlmaz. Kime de bir geçim darlýðý gelirde bu sýkýntýsýný Allah’a arz ederse Allah er veya geç ona yardým eder.” (Ebû Dâvûd, Zekat: 14)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahih garibtir.

bölüm: 19

Ø bu dünyada mal olarak ne yeterlidir?

2327- Ebû Vâil (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Muaviye hasta olan Ebû Haþim b. Utbe’nin yanýna ziyarete gelmiþti ve þöyle demiþti: Ey dayým! seni aðlatan nedir? Seni rahatsýz eden bir sancý mý? Yoksa dünya hýrsý mý? Ebû Haþim þu cevabý verdi: “Hiçbiri deðil fakat Rasûlullah (s.a.v.), bana bir þeyler buyurmuþtu ki onu tutamadým; þöyle buyurmuþtu: Mal varlýðý olarak sana yetecek bir þey bir hizmetçi ve Allah yolunda kullanacaðýn bir binit, fakat ben bugün kendimi pek çok mal biriktirmiþ olarak görüyorum.” (Nesâî, Ziyne: 120; Ýbn Mâce, Zühd: 17)

ž Tirmizî: Zaîde ve Ubeyde b. Humeyd bu hadisi Mansur’dan, Ebû Vâil’den, Semura b. Sehm’den rivâyet ederek þöyle demiþlerdir: “Muaviye Ebû Haþim’in yanýna girdi…” diyor ve bu hadisin bir benzerini rivâyet ediyor.

Bu konuda Büreyre el Eslemî’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 20

Ø çiftlik ve gelir getirecek þeyler edinmeli miyiz?

2328- Abdullah b. Mes’ûd (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Çiftlik ve benzeri gibi gelir getirecek þeyler edinmeyin böylece dünyaya meyledersiniz.” (Müsned: 3398) ž Tirmizî: Bu hadis hasendir.

bölüm: 21

Ø en hayýrlý insan kimdir?

2329- Abdullah b. Büsr (r.a.)’den rivâyete göre: Bir bedevî, Ey Allah’ýn Rasûlü! dedi. Ýnsanlarýn en hayýrlýsý kimdir? Rasûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: “Ömrü uzun olup ameli güzel olandýr.” (Müsned: 17030)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Hüreyre ve Câbir’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle hasen garibtir.

bölüm: 22

Ø hayýrlý ve þerli insanlar hangileridir?

2330- Ebû Bekre (r.a.)’den rivâyete göre, bir adam Ey Allah’ýn Rasûlü! dedi. Ýnsanlarýn en hayýrlýsý kimdir? “Buyurdular ki: Ömrü uzun olup ameli güzel olandýr. Yine sordu: Ýnsanlarýn en kötüsü hangisidir? Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: Ömrü uzun ve ameli kötü olan kimsedir.” (Dârimî, Rikak: 21)

ž Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle hasen sahihtir.

bölüm: 23

Ø bu ümmetin yaþ ortalamasý kaçtýr?

2331- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Ümmetimin ortalama ömrü altmýþ ila yetmiþ arasýndadýr.” (Ýbn Mâce, Zühd: 7)

ž Tirmizî: Bu hadis Ebû Salih’in, Ebû Hüreyre’den rivâyeti olarak hasen garibtir. Ebû Hüreyre’den deðiþik þekillerde de rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 24

Ø son zamanlarda günler çabucak mý geçecektir?

2332- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Zaman bereketsizleþip seneler aylar kadar aylar haftalar kadar haftalar günler kadar günler saatler kadar saat de ateþte kuru otun yanmasý kadar kýsalmadýkça kýyamet kopmayacaktýr.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle garib olup, Sa’d b. Saîd, Yahya b. Saîd’in kardeþidir.

bölüm: 25

Ø dünyada nasýl olmak gerekir?

2333- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.), omzumdan tutarak þöyle buyurdu: “Dünyada bir garib gibi yabancý gibi hatta bir yolcu gibi ol! Kendini kabir halkýndan biri gibi kabul et.” Ýbn Ömer þöyle derdi: “Sabaha çýktýðýnda akþama çýkacaðýndan söz etme, hastalýðýndan önce saðlýðýndan ölümünden önce hayatýndan istifade ederek hazýrlýk yap. Ey Abdullah yarýn isminin mutlu mu? Bedbaht mý? olacaðýný bilemezsin.” (Buhârî, Rýkak: 37; Ýbn Mâce, Zühd: 14)

ž Tirmizî: Bu hadis A’meþ tarafýndan Mücâhid’den ve Ýbn Ömer’den benzeri þekilde rivâyet edilmiþtir.

Ahmed b. Abde ed Dabbî el Basrî, Hammad b. Zeyd vasýtasýyla Leys’den, Mûcâhid’den, Ýbn Ömer’den bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiþtir.

2334- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v.), eliyle bir insaný veya kendisini göstererek, bu Ademoðludur dedi ve o kimsenin yakýnýna iþaret ederek bu da onun ecelidir. Dedi. Sonra elini ensesine götürerek mesafenin yakýnlýðýný kasdederek elini uzattý ve insanoðlunun arzu ve istekleri ileridedir, ileridedir, ileridedir” buyurdular. (Ýbn Mâce, Zühd: 27)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Bu konuda Ebû Saîd’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

2335- Abdullah b. Amr (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: kendimize ait kamýþtan bir evi tamir ederken Rasûlullah (s.a.v.) bize uðradý ve; “Bu nedir? Ne yapýyorsunuz” buyurdu. Biz de: Çökmeye yüz tuttu da tamir ediyoruz dedik, “Ölümün bundan daha çabuk geleceðini sanýyorum” buyurdular. (Ebû Dâvûd, Edeb: 57; Ýbn Mâce, Zühd: 15)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Ebû’s Sefer’in ismi Saîd b. Muhammed’tir. Ayrýca kendisine Ýbn Ahmed es Sevrî de denilir.

bölüm: 26

Ø bu ümmetin imtihaný mal mülk ile mi olacaktýr?

2336- Ka’b b. Iyaz (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.)’den þöyle derken iþitmiþtir: “Her ümmetin bir fitnesi vardýr, benim ümmetimin fitnesi ise maldýr.” (Ýbn Mâce, Fiten: 18)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahih garib olup, bu hadisi sadece Muaviye b. Salih’in rivâyeti olarak bilmekteyiz.

bölüm: 27

Ø insanoðlunun iki vadi dolusu altýný olsa ne yapar?

2337- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Ademoðlunun iki vadi dolu altýný olsa üçüncü vadinin de kendisinin olmasýný ister. Ne var ki insan oðlunun aðzýný ancak toprak doldurur. Yine de Allah tevbe edenin tevbesini kabul eder.” (Müslim, Zekat: 39; Dârimî, Rýkak: 62)

ž Tirmizî: Bu konuda Übey b. Ka’b, Ebû Saîd, Âiþe, Ýbn Zübeyr, Ebû Vakîd, Câbir, Ýbn Abbâs ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle hasen sahih garibtir.

bölüm: 28

Ø yaþlanan kimsenin gönlü hangi þeylere gençtir?

2338- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Ýhtiyarýn kalbi uzun ömür ve fazla mal elde etmeye karþý gençtir.” (Müslim, Zekat: 38; Ýbn Mâce, Zühd: 27)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

2339- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Ademoðlu ihtiyarladýkça iki yönü gençleþir; uzun ömürlü olmak ve çok mal elde etmek.” (Müslim, Zekat: 38; Ýbn Mâce, Zühd: 27)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 29

Ø dünya sevgisinin terki ne demektir?

2340- Ebû Zerr (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Dünyadan yüz çevirmek ve dünya sevgisini terk etmek demek kiþinin helal olan þeyleri kendisine haram kýlmasý veya malý býrakýp atmak demek deðildir. Fakat gerçek zahitlik ve dünya sevgisini terk etmek demek; elinde bulunan þeylere Allah katýnda bulunan imkan ve nimetlerden fazla ümid besler olmamandýr. Veya baþýna gelen bir bela ve sýkýntýdan dolayý elde edeceðin sevap, senin yanýnda o bela ve sýkýntýdan dolayý kaybettiðin maldan üstün ve hayýrlý olmalýdýr. Ýþte gerçek zahidlik ve dünya sevgisi bu olmalýdýr.” (Ýbn Mâce, Zühd: 1)

ž Tirmizî: Bu hadis garib olup sadece bu þekliyle bilmekteyiz Ebû Ýdris el Havlanî’nin ismi Aizullah b. Abdullah’týr. Amr b. Vakîd ise münker hadisler aktaran birisidir.

bölüm: 30

Ø ademoðluna yeterli olan eþyalar hangileridir?

2341- Osman b. Afvân (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Adem oðlunun þunlardan baþka þeylerde hakký yoktur: Oturacaðý bir ev, vücudunu örtecek bir elbise, ekmek ve su.” (Dârimî, Rýkak: 10)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Bu hadisin sözleri Hureys b. Sâib’in rivâyetidir. Ebû Dâvûd, Süleyman b. Selm el Belhî’den iþittim þöyle diyordu: Nadr b. Þümeyl þöyle derdi: Hadiste geçen “Cif-ül hubzi”nin manasý yanýnda katýk olmayan ekmek demektir.

bölüm: 31

Ø gerçekten kiþinin malý hangisidir?

2342- Mutrýf (r.a.)’ýn babasýndan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.)’in sohbetine vardýðýnda; Rasûlullah (s.a.v.), Tekasür sûresini yorumlar durumda þöyle diyordu: “Mal biriktirip çoðaltma iþi sizi oyalýyor, ademoðlu malým malým der oysa senin malýndan senin olan, sadaka vererek ahirete gönderdiðin, yiyip tükettiðin ve giyip eskittiðin þeydir.” (Müslim, Zühd: 1)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 32

Ø veren el alan elden daima üstündür

2343- Ebû Umâme (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.), þöyle buyurmuþtur: “Ey Ademoðlu sen ihtiyaçtan fazlasýný infak edip daðýtýrsan senin için bu hayýrlýdýr. Eðer biriktirir ve elinde tutarsan senin için bu zararlýdýr. Geçinecek kadarýný biriktirmenden dolayý kýnanmazsýn sen harcamaya önce geçimini üzerine aldýðýn kimselerden baþla veren el alan elden daima üstündür…” (Müslim, Zekat: 32)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Þeddâd b. Abdullah; Ebû Ammâr diye künyelenir.

bölüm: 33

Ø tevekkül nasýl olmalýdýr?

2344- Ömer b. Hattâb (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle demiþtir: “Siz, Allah’a gerçek biçimde tevekkül edip güvenip dayansaydýnýz kuþlarýn rýzýklandýklarý gibi siz de rýzýklandýrýlýrdýnýz. Çünkü o kuþlar sabahleyin aç olarak çýkarlar akþam kursaklarý dolu olarak dönerler.” (Ýbn Mâce, Zühd: 14)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahih olup sadece bu þekliyle bilmekteyiz. Ebû Temîm el Ceyþanî’nin ismi Abdullah b. Mâlik’tir.

2345- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.), zamanýnda iki kardeþ vardý. Bunlardan biri Peygamber (s.a.v.)’in yanýna gelir bir þeyler öðrenmeye çalýþýr diðeri de sanatkar olup geçimlerini temin etmek için çalýþýrdý. Çalýþan kardeþ Peygamber (s.a.v.)’e diðer kardeþini, çalýþmayýp bedavadan yediðini þikayet etti de bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Belki de sen o kardeþinin yüzünden rýzýklandýrýlýyorsun.” (Ýbn Mâce, Zühd: 14)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 34

Ø tüm dünya nimetleri kimde toplanmýþtýr?

2346- Rasûlullah (s.a.v.)’in sahabîlerinden olan Ubeydullah b. Mýhsan el Hatmî (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Sizden her kim rûhen ve bedenen saðlýklý olup günlük yiyeceði de yanýnda olursa tüm dünya nimetleri ona toplanmýþ gibidir.” (Ýbn Mâce, Zühd; 9)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Bu hadisi sadece Mervan b. Muaviye’nin rivâyetiyle bilmekteyiz.

Hadiste geçen “Hîzet” kelimesi toplanmýþ anlamýndadýr.

Ayný þekilde Muhammed b. Ýsmail, Humeydî vasýtasýyla Mervan b. Muaviye’den bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiþtir.

Bu konuda Ebû’d Derdâ’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 35

Ø allah’ýn en çok sevdiði dostlarý hangileridir?

2347- Ebû Umâme (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “En beðendiðim dostum malý ve insanlara yükü az olan namazýnda devamlý ve duyarlý olup Rabbine olan kulluðunu en güzel biçimde yapan gizli açýk her durumda Allah’a itaat eden durumu bilinmediði için halk arasýnda þöhrete ulaþmayýp parmakla gösterilmeyen yaþayacak kadar rýzký olup rýzkýna ve her þeyine sabreden mümindir.” Sonra elini birbirine vurup dinleyicilerin dikkatini çekti ve þöyle devam etti: “Ölümü çabuk, aðlayaný ve mirasý az olandýr.”

Ayný sened ile Rasûlullah (s.a.v.)’in þöyle buyurduðu da rivâyet edilmiþtir: Rabbim, Mekke vadisini benim için altýna çevirme teklifinde bulundu da; Ben hayýr ya Rabbi dedim, bir gün doyup birgün aç kalayým (üç gün veya buna benzer bir tabir kullandý) Aç kaldýðýmda sana yalvarýr yakarýr ve seni hatýrlarým, doyduðum zamanda sana þükreder ve sana hamdederim. (Buhârî, Rýkak: 16)

ž Tirmizî: Bu hadis hasendir.

Bu konuda Fedâle b. Ubeyd el Kâsým’dan da hadis rivâyet edilmiþtir. Bu kimse Abdurrahman’ýn oðlu olup Ebû Abdurrahman diye künyelenir. Ebû Abdulmelik diye künyelendiði söylenir. Kendisi Abdurrahman b. Hâlid b. Yezîd b. Muaviye’nin azâd edilmiþ kölesidir. Þamlýdýr ve güvenilir biridir. Ali b. Yezîd hadis konusunda zayýf olup Ebû Abdulmelik diye künyelenir.

2348- Abdullah b. Amr (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Allah’ýn emirlerine boyun eðip tüm iradesiyle Allah’a teslim olarak Müslüman olan kimse gerçekten kurtulmuþtur. Ne mutlu rýzký kendisine yetecek kadar olan kanaat eden kimseye.” (Müslim, Zekat: 43)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

2349- Fedâle b. Ubeyd (r.a.), Rasûlullah (s.a.v.)’in þöyle buyurduðunu iþitmiþtir: “Ýslam’a hidayet edilip geçimi kendine yeterli ve kanaat eden kimseye ne mutlu.” (Müsned: 22818)

ž Tirmizî: Ebû Hanî’in ismi Humeyd b. Hanî’dir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 36

Ø gerçekten Peygamber sevgisi neyi gerektirir?

2350- Abdullah b. Muðaffel (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Bir adam Rasûlullah (s.a.v.)’e; Ey Allah’ýn Rasûlü! ben seni gerçekten seviyorum dedi. Rasûlullah (s.a.v.), o söylediðin söze dikkat et buyurdu. Adam tekrar seni ben gerçekten seviyorum deyince; Rasûlullah (s.a.v.), söylediðin söze iyi dikkat et ciddi misin? Buyurdu. Adam da: Vallahi seni gerçekten seviyorum diyerek üçüncü sefer ayný sözü tekrar etti. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Eðer beni seviyorsan fakirliðe karþý bir kalkan hazýrla çünkü fakirliðin beni seven kimseye gelmesi; selin, durak yerine akmasý gibi hýzlýdýr.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Nasr b. Ali babasý vasýtasýyla Þeddâd b. ebî Talha’dan bu hadisin manaca bir benzerini bize aktarmýþtýr.

Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Ebû’l Vazî’ er Rasibî’nin adý Câbir b. Amr’dýr. Basralýdýr.

bölüm: 37

Ø fakirler Cennete zenginlerden önce mi girecekler?

2351- Ebû Saîd (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Muhâcirlerin fakirleri Cennete zenginlerden beþyüz yýl önce gireceklerdir.” (Ýbn Mâce, Zühd: 6)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Hüreyre, Abdullah b. Amr ve Câbir’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle hasen garibtir.

2352- Enes (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Allah’ýn beni yoksul olarak yaþat ve yoksul olarak canýmý al ve kýyamet gününde de yoksullar arasýnda haþret. Âiþe (r.anha) niçin Ey Allah’ýn Rasûlü diye sordu Rasûlullah (s.a.v.)’de þöyle buyurdu: Çünkü onlar zenginlerinden kýrk yýl önce Cennete gireceklerdir. Ey Âiþe! Yoksulu yarým hurmayla da olsa boþ çevirme bir þeyler ver. Ey Âiþe! Yoksullarý sev onlara yakýn ol Allah’ta seni kýyamet günü Cennetine yakýn eder.” (Ýbn Mâce, Zühd: 6)

ž Tirmizî: Bu hadis garibtir.

2353- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Fakirler Cennete zenginlerden beþyüz yýl yani yarým gün önce gireceklerdir.” (Ýbn Mâce, Zühd: 6)

(*Hac sûresi 47. ayetin tefsirine bakýlmalý)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

2354- Yine Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Müslümanlarýn fakirleri zenginlerinden yarým gün önce Cennete gireceklerdir ki o da beþ yüzyýl eder.” (Ýbn Mâce, Zühd: 6)

ž Tirmizî: Bu hadis sahihtir.

2355- Câbir b. Abdullah (r.a.)’den rivâyet göre Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Müslümanlarýn fakirleri Cennete zenginlerden kýrk yýl önce gireceklerdir.” (Ýbn Mâce, Zühd: 6)

ž Tirmizî: Bu hadis hasendir.

bölüm: 38

Ø Rasûlullah (s.a.v.) ve ailesinin geçimi nasýldý?

2356- Mesrûk (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Âiþe’nin yanýna girdim bana yemek getirtti ve þöyle dedi: “Bir yemekten doyduðum zaman aðlamak isterim ve aðlarým.” Bende neden diye sordum, dedi ki: “Rasûlullah (s.a.v.)’in dünyadan ayrýlýp gittiði aný hatýrlarým vallahi et ve ekmekten günde iki defa karnýný doyurmamýþtý.” (Müslim, Zühd: 1)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

2357- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.), vefat edinceye kadar iki gün arka arkaya arpa ekmeðinden doymamýþtýr.” (Ýbn Mâce, Etýme: 49)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Bu konuda Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

2358- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.), dünyadan ayrýlýncaya kadar ne kendisi nede aile halký üç gün peþpeþe buðday ekmeðinden doymadýlar.” (Ýbn Mâce, Etýme: 48)

ž Bu hadis bu þekliyle hasen garibtir.

2359- Selim b. Âmir (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Ebû Ümâme’den iþittim þöyle diyordu: “Rasûlullah (s.a.v.)’in ev halkýndan çok olmadýðý için arpa ekmeði bile artmazdý.” (Ýbn Mâce, Etýme: 48)

ž Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle hasen garibtir.

Yahya b. Ebû Bükeyr, Küfelidir. Ebû Bükeyr; Yahya’nýn babasýdýr. Kendisinden Sûfyân es Sevrî hadis rivâyet etmiþtir. Yahya b. Abdullah b. Bükeyr ise Mýsýrlý olup Leys’in arkadaþýdýr.

2360- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) peþpeþe birkaç geceyi aç olarak geçirir ailesi de akþam yemeði bile bulamadýklarý olurdu. Ekmekleri ise çoðunlukla arpa ekmeði idi.” (Ýbn Mâce, Etýme: 48)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

2361- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle dua ederdi: “Allah’ým Muhammed ailesinin rýzkýný yetecek kadar kýl.” (Müslim, Zühd: 1)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

2362- Enes (r.a.)’den rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v.), yarýn için bir þey saklamazdý.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis garibtir. Bu hadis Cafer b. Süleyman’dan ve Sabitten mürsel olarak rivâyet edilmiþtir.

2363- Enes (r.a.)’den rivâyete þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) ömrünün sonuna kadar yüksek masa ve benzeri þeyler üzerinde yemek yememiþtir. Elenmiþ saf undan da ekmek yememiþtir. (Ýbn Mâce, Etýme: 44)

ž Tirmizî: Bu hadis Saîd b. ebî Arûbe hadisi olarak hasen sahih garibtir.

2364- Sehl b. Sa’d (r.a.)’den rivâyete göre, kendisine þöyle soruldu: “Rasûlullah (s.a.v.), elenmiþ has undan yapýlmýþ ekmek yedi mi?” Sehl dedi ki: Rasûlullah (s.a.v.), Allah’a kavuþuncaya kadar has undan yapýlmýþ ekmeði görmedi. Yine Sehl’e þöyle denildi: Rasûlullah (s.a.v.) zamanýnda un elemek için elek var mýydý? Buna cevaben eleðimiz yoktu diye cevap verdi. O halde arpayý nasýl yapýyordunuz? Diye soruldu; Dedi ki: Üfürürdük kepeðinden uçan uçardý sonra onu ýslatýr hamur yapardýk. (Ýbn Mâce, Etýme: 44)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Mâlik b. Enes bu hadisi Ebû Hazîm’den rivâyet etmiþtir.

bölüm: 39

Ø Rasûlullah (s.a.v.)’in yaþantýsý nasýldý?

2365- Kays b. Ebû Hâzim (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Sa’d b. ebî Vakkâs’tan iþittim þöyle diyordu: Allah yolunda kan akýtan ilk kiþi benim, Allah yolunda ilk ok atan da benim. Bir seferinde Muhammed (s.a.v.)’in ashabýndan bir gurupla savaþýyordum ki o savaþta aðaç yapraklarý ve asma çubuðu yiyorduk. Bundan dolayý da her birimizin dýþkýsý koyun ve deve dýþkýsý gibi oluyordu. Þimdi ise Esedoðullarý; din konusunda beni beðenmemeye baþladýlar. Eðer bunlarýn dediði gibi ise zarardayým ve tüm amellerim boþa gitti demektir. (Müslim, Zühd: 1)

ž Tirmizî: Bu hadis Beyan’ýn rivâyeti olarak hasen sahih garibtir.

2366- Sa’d b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle diyor: Allah yolunda ok atan Araplarýn ilki benim bir seferinde Rasûlullah (s.a.v.) ile birlikte savaþýyorduk bu savaþta yiyecek olarak sadece asam çubuðu vardý bundan dolayý da her birimizin dýþkýsý davar dýþkýsý gibiydi. Þimdi Esedoðullarý din konusunda beni beðenmeye baþladýlar. Eðer onlarýn dediði gibiyse zarardayým ve tüm amellerim boþa gitti demektir. (Müslim, Zühd: 1)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Bu konuda Utbe b. Gazvan’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

2367- Muhammed b. Sirîn (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Ebû Hüreyre’nin yanýndaydýk üzerinde iki keten elbise vardý; birine burnunu sildi ve þöyle dedi: Vay vay Ebû Hüreyre keten elbiseye burnunu siliyor. Oysa bir zamanlar Rasûlullah (s.a.v.)’in minberiyle Âiþe’nin odasý arasýnda açlýktan sendeleyip bayýldýðýmý görmüþtüm. Bu arada gelip giden bende delilik var zannederek ayaðýný boynuma basardý. Halbuki ben deli deðildim. Sadece aç idim.” (Buhârî, Ýtisam: 9)

ž Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle hasen sahih garibtir.

2368- Fedâle b. Ubeyd (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.), cemaatle namaz kýlarken bazý kiþiler açlýktan dolayý bayýlýp düþerlerdi bunlar Ashab-ý Suffe denilen mescidi, bir bölümünde günlerini geçiren kimselerdi. Bedeviler bunlarý görünce bunlar delidirler demiþlerdi. Rasûlullah (s.a.v.), namazýný kýlýp bitirince onlarýn yanýna vardý ve þöyle buyurdu: “Allah katýnda nelere sahip olduðunuzu bir bilmiþ olsaydýnýz ihtiyaç ve sýkýntýnýzýn daha da artmasýný isterdiniz.” Fedâle diyor ki: Ben o gün Rasûlullah (s.a.v.) ile beraberdim. (Müsned: 22813)

ž Tirmizî: Bu hadis sahihtir.

2369- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.), her zaman çýkmadýðý ve kimseyle buluþamayacaðý bir saatte evinden dýþarý çýkmýþtý. Derken Ebû Bekir yanýna çýkageldi. Hangi þeyden dolayý bu saatte buradasýn Ey Ebû Bekir! Dedi. Ebû Bekir de: Rasûlullah (s.a.v.) ile buluþup yüzünü görür ve selam veririm ümidiyle çýktým dedi. Az sonra Ömer geldi. Rasûlullah (s.a.v.), ona hangi þey seni bu saatte çýkardý dedi. Ömer: Açlýk Ey Allah’ýn Rasûlü! dedi. Rasûlullah (s.a.v.)’de Açlýk bende de var dedi. Sonra üçü birden Ebû’l Heysem et Teyyihan el Ensarî’nin evine doðru yürüdüler. Ebû’l Heysem, hurmasý ve koyunlarý bol olan bir kiþi idi, hizmetçisi yoktu. Evde kendisini bulamadýlar ve evin hanýmýna eþin nerede? Dediler. Haným: Bize, tatlý içme suyu getirmeye gitmiþti dedi. Biraz sonra Ebû’l Heysem dopdolu bir su kýrbasýyla çýkageldi. Kýrbasýný yere koyduktan sonra gelip Peygamberimize sarýlýp anne ve babasýnýn Rasûlullah (s.a.v.)’e feda olduðunu söyledi. Sonra onlarý bahçesine götürdü ve bir sergi serdi ve hurma aðacýndan olgunu ve olgun olmayaný bir arada bulunan bir hurma dalý salkýmý getirdi ve ortaya koydu. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.): Bize olgunlarýndan seçip getirmedin mi? buyurdu. Ebû’l Heysem: Ey Allah’ýn Rasûlü! kendiniz seçesiniz diye veya yaþ ve kuru hangisinden isterseniz seçip yemeniz için bu þekilde getirdim dedi. Böylece o hurmalardan yediler, tatlý sudan içtiler. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.), þöyle buyurdu: “Canýmý kudret elinde tutan Allah’a yemin olsun ki bu nimetlerden kýyamet günü sorguya çekileceksiniz. Serinlik ve gölge, güzel hurma ve su…” Ebû’l Heysem yemek hazýrlatmak için giderken Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: Sakýn ha! Sütlü bir hayvan kesmeyin! Ebû’l Heysem diþi veya erkek bir oðlak kesti hazýrlayýp getirdi ve hep birlikte yediler, Rasûlullah (s.a.v.), hizmetçin var mý? dedi. Ebû’l Heysem hayýr dedi. Rasûlullah (s.a.v.) savaþ esirleri gelince bize gel buyurdu. Rasûlullah (s.a.v.)’e iki savaþ esiri getirilmiþti. Bir üçüncüsü yoktu. Ebû’l Heysem müracaat etti, Rasûlullah (s.a.v.)’de ikisinden birini seç buyurdu. Ebû’l Heysem: Ey Allah’ýn Rasûlü benim yerime siz seçiniz dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.): Ýstiþare edilen kimse güvenilen kimsedir, dedi. Þunu al çünkü onu namaz kýlarken gördüm dedi.

Ve ona iyi davran buyurdu. Ebû’l Heysem hanýmýna gitti ve durumunu ona anlattý bunun üzerine hanýmý Rasûlullah (s.a.v.)’in “Ona iyi davran” sözünü yerine getirebilmek için onu hürriyetine kavuþturmalýsýn, dedi. Ebû’l Heysem de o hürdür dedi. Daha sonra Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: Allah’ýn gönderdiði her Peygamber ve devlet idarecisinin iki tür halký vardýr; Biri ona daima iyiliði emredip kötülükten sakýndýrýr bir diðeri de ona devamlý güçlük çýkarýp yük olur kim kötü arkadaþ ve personelden korunmuþ olursa gerçekten her tür kötülükten korunmuþ olur. (Müslim, Eþribe: 99)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahih garibtir.

2370- Ebû Seleme b. Abdurrahman (r.a.)’den rivâyet edilmiþtir. “Rasûlullah (s.a.v.) bir gün Ebû Bekir ve Ömer’le birlikte çýkmýþtý…” diyerek hadisin bir benzerini aktarmýþ ve senedde Ebû Hüreyre’yi zikretmemiþtir.

Þeyban’ýn hadisi Ebû Avâne’nin hadisinden daha geniþ ve uzundur. Þeyban hadisçilerce güvenilen bir kimse olup yazdýðý kitabý vardýr. Bu hadis Ebû Hüreyre’den deðiþik þekillerde rivâyet edilmiþtir.

Ayný þekilde Ýbn Abbâs’tan da rivâyet edilmiþtir.

2371- Ebû Talha (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’e açlýktan yakýnarak karýnlarýmýza baðladýðýmýz taþlarý gösterdik bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.), karnýna baðladýðý iki taþý gösterdi. (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis garibtir. Sadece bu þekliyle bilmekteyiz.

2372- Numân b. Beþîr (r.a.)’den iþittim þöyle diyordu: “Dilediðiniz kadar yiyecek ve içecek içerisinde deðil misiniz? Halbuki ben, Peygamberinizi karnýný doyuracak kadar kötü hurma bile bulamadýðýný görmüþümdür.” (Müslim, Zühd: 1)

ž Tirmizî: Bu hadis sahihtir.

Tirmizî: Ebû Avâne ve baþkalarý bu hadisi Sîmak b. Harb’den, Ebû’l Ahvas’ýn rivâyeti gibi rivâyet etmiþtir. Þu’be bu hadisi Sîmak’den, Numân b. Beþîr’den ve Ömer’den hadis rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 40

Ø gerçek zenginlik gönül zenginliðidir

2373- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Gerçek zenginlik mal çokluðunda deðil, gerçek zenginlik gönül zenginliðidir.” (Ýbn Mâce, Zühd: 9)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Ebû Husayn’ýn ismi Osman b. Âsým el Esedî’dir.

bölüm: 41

Ø mal elde etmede gerçek yol hangisidir?

2374- Hamza b. Abdulmuttalib’in karýsý Kays’ýn kýzý Havle (r.anha)’dan rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’in þöyle buyurduðunu iþittim: Bu dünya malý çekici ve tatlýdýr kim gereði þekilde onu elde etmeye çalýþýrsa kendisi için bereketli ve hayýrlý olur. Kim de Allah ve Peygamber’in daðýtacaðý ganimet malýndan deðiþik yollara baþvurarak almaya kalkarsa kýyamette kendisi için sadece ateþ vardýr. (Buhârî, Rýkak: 10; Dârimî, Rýkak: 37)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Ebû’l Velîd’in ismi Ubeyd Senûta’dýr.

bölüm: 42

Ø para ve maddeye kul ve köle olanlara lanet vardýr

2375- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Dinar’a ve dirheme kulluk yapanlara lanet edilmiþtir.” (Ýbn Mâce, Zühd: 8)

ž Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle hasen garibtir.

Bu hadis deðiþik bir þekilde Ebû Salih’den, Ebû Hüreyre’den daha uzun olarak ta rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 43

Ø iki kurt mu bir sürüye daha zararlý? yoksa mal hýrsý mý dine daha zararlý?

2376- Ka’b b. Mâlik el Ensarî (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Bir koyun sürüsü üzerine salýverilen iki aç kurdun o sürüye zararý, kiþinin mal ve makam hýrsýnýn dinine verdiði zarardan daha fazla deðildir.” (Dârimî, Rýkak: 21)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Bu konuda Ýbn Ömer’den de hadis rivâyet edilmiþ olup senedi saðlam deðildir.

bölüm: 44

Ø insanlarýn dünya hayatýndaki durumlarý neye benzer?

2377- Abdullah b. Mes’ûd (r.a.)’den rivâyet edilmiþtir. Rasûlullah (s.a.v.), bir hasýr üzerinde uyumuþtu kalktýðýnda hasýrýn izi yan tarafýna çýkmýþtý. Bunun üzerine Ey Allah’ýn Rasûlü! dedik, senin için bir yatak temin etsek. Bunun üzerine buyurdular ki: Benim dünya rahatlýðý ile iþim yok. Dünyada ben bir aðacýn altýnda gölgelenip sonra oradan ayrýlýp giden bir yolcu gibiyim.” (Ýbn Mâce, Zühd: 3)

ž Tirmizî: Bu konuda Ömer ve Ýbn Abbâs’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 45

Ø kiþi arkadaþýnýn dini üzeredir

2378- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kiþi dostunun dini üzeredir. Bu yüzden kiþi kimi dost edineceðine iyi baksýn.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 16)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.

bölüm: 46

Ø cenazeyi takip eden ve geri dönenler hangileridir?

2379- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Cenazeyi üç þey takip eder sonra ikisi geri döner biri cenaze ile kalýr. Ailesi, malý ve ameli cenazeyle birlikte gider sonra malý ve ailesi geri döner ameli ise cenazeyle birlikte kalýr.” (Müslim, Zühd: 1; Buhârî, Rýkak: 30)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 47

Ø yeme içmede gerçek ölçü nedir?

2380- Mýkdam b. Ma’dikerîb (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’in þöyle buyurduðunu iþittim: “Ademoðlu midesinden daha kötü bir kap doldurmamýþtýr. Adem oðluna kendisini ayakta tutacak kadar yemesi içmesi yeterlidir. Þayet bu miktardan fazla yiyecek ise midesini üç kýsma ayýrsýn; bir kýsmý yemek bir kýsmý meþrubat bir kýsmý da nefes için ayrýlmalýdýr.” (Ýbn Mâce, Etýme: 50)

ž Hasan b. Arefe Ýsmail b. Ayyaþ vasýtasýyla bu hadisin bir benzerini bize rivâyet etmiþtir. Mýkdam b. Ma’dikerib bu rivâyette Rasûlullah (s.a.v.)’den demekte Rasûlullah (s.a.v.)’den iþittim dememektedir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 48

Ø gösteriþ için ve desinler diye iþ yapmamak

2381- Ebû Saîd (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kim gösteriþ için iþ yaparsa Allah o kimsenin gösteriþ için yaptýðý ibadeti insanlara iþittir. Kim de baþkalarý iþitsin diye ibadet ve kulluk yaparsa Allah o kimsenin bu iþini insanlara iþitsin diye Rasûlullah (s.a.v.) þöyle devam etti. Ýnsanlara merhamet etmeyene Allah ta merhamet etmez.” (Ýbn Mâce, Zühd: 21)

ž Tirmizî: Bu konuda Hundep ve Abdullah b. Amr’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle hasen sahihtir.

2382- Þüfey el Asbahî (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Þüfey Medîne’ye girdiði zaman insanlarýn etrafýnda toplandýðý bir adamla karþýlaþtý bu adam kimdir? Diye sordu. Bu Ebû Hüreyre’dir dediler. O insanlarla konuþmasýný sürdürürken kendisine yaklaþýp yanýna oturdum. Konuþmasýný bitirip yalnýz kaldýðýnda kendisine þöyle dedim: Sana þu ve þunun hakký için soruyorum Rasûlullah (s.a.v.)’den iþittiðin, anladýðýn ve bildiðin ve iþittiðin bir hadisi bana anlatýr mýsýn? Ebû Hüreyre istediðini yapacaðým dedi. Rasûlullah (s.a.v.)’in bana söylediði anladýðým ve öðrendiðim bir hadisi sana anlatacaðým. Bunun üzerine Ebû Hüreyre; derin bir þekilde içini çekti biraz bekledi sonra kendine geldi ve þöyle dedi: Rasûlullah (s.a.v.)’in bu evde benden ve kendisinden baþka kimse yokken bana söylediði bir hadisi sana anlatacaðým dedi. Bunun ardýndan içini tekrar çekti, sonra kendine geldi yüzünü sildi ve yapacaðým dedi. Rasûlullah (s.a.v.)’in bu evde benden ve kendisinden baþka kimse yokken bana aktardýðý bir hadisi size söyleyeceðim dedi. Sonra Ebû Hüreyre tekrar içini çekti sonra yüzü koyun yere düþtü onu uzun bir süre kendime dayadým sonra ayýldý ve þöyle dedi: Rasûlullah (s.a.v.), bana anlattý ki; Kýyamet günü Allah Kullarý arasýnda hüküm vermek için onlarýn yanýna inecektir. Bütün toplumlar o gün dizüstü çökmüþ durumdadýrlar. Allah’ýn çaðýracaðý ilk kimseler Kur’ân-ý bilen ve ezberleyen kiþi, Allah yolunda öldürülen kiþi ve mal varlýðý çok olan kiþiler olacaktýr.

Allah Kur’ân-ý bilene diyecek ki: Rasûlüme indirdiðim kitabýsana öðretmedim mi? O kiþi de evet ya Rabbi diyecek Allah: Öðrendiðin Kur’ânla nasýl yaþadýn neler yaptýn? Diyecek. Adam: Gece ve gündüz Kur’ân-ý elimden býrakmadým diye cevap verecek. Bunun üzerine Allah yalan söylüyorsun buyuracak Melekler de yalan söylüyorsun diyecekler. Allah’ta þöyle buyuracak: Sen Kur’ân falan okumadýn. Bilakis falan kiþi Kur’ân okur, Kur’ân bilir desinler diye okudun ve böyle de denildi.

Sonra mal mülk sahibi kimse getirilecek ve Allah ona senin rýzkýný geniþletip hiçbir kimseye muhtaç etmeden yaþatmadým mý? Zengin kimse: Evet ya Rabbî diyecek Allah: Sana verdiðim mal mülk ile neler yaptýn? Diyecek. Zengin kiþi: Yakýnlarýmý yoklar yoksullara yardým ederek infak ederdim diyecek. Allah’ta yalan söyledin, Melekler de yalan söyledin diyecekler. Allah þöyle buyuracak: Sen söylediðin gibi yapmadýn fakat falan kimse cömerttir desinler diye tüm bu dediklerini yaptým neticede oda denildi. Sonra Allah yolunda öldürülen kiþi getirilecek Allah ona diyecek ki: Ne uðrunda öldürüldün? O kiþi uðrunda cihâd edilmesini emrettin bende cihâd edip þehîd oldum diyecek Allah yalan söylüyorsun meleklerde yalan söylüyorsun diyecekler bunun üzerine Allah: Hayýr sen falan kimse ne cesurdur denilmesini istemiþtim bu da sana denildi diyecek. Sonra Rasûlullah (s.a.v.), dizime vurdu ve þöyle dedi: Ey Ebû Hüreyre bu üç kiþi kendi konularýnda Allah’ýn yarattýðý ilk kimselerdir. Kýyamet günü Cehennem ateþi bunlarla tutuþturulacakdýr.

Velid Ebû Osman dedi ki: Ukbe b. Müslim’in bana haber verdiðine göre Þüfeyy bizzat kendisi Muaviye’nin yanýna girerek bu hadisi ona anlatmýþtýr.

Ebû Osman diyor ki: Bana Âla b. ebî Hakîm anlattý kendisi Muaviyenin korumasý idi dedi ki: Muaviye’nin yanýna bir adam girdi ve bu hadisi ona Ebû Hüreyre’den nakletti. Muaviye bunun üzerine dedi ki: Bunlara böyle yapýlýrsa geri kalan insanlara ne yapýlacak acaba? Dedi ve hüngür hüngür aðladý biz onun hayatýný kaybedeceðini sandýk ve bu adam bizim baþýmýza bir felaket getirdi dedik. Sonra Muaviye kendine geldi, yüzünü sildi ve dedi ki: Allah ve Rasûlü daima doðru söz söyler dedi ve Hûd sûresi 15-16. ayetlerini okudu; “Dünya hayatýný, onun þaþýrtýcý saptýrýcý süs ve nimetlerini isteyenlere gelince, onlara bu dünyada yapýp ettiklerinin karþýlýðýný tam olarak ödeyeceðiz ve onlar orada hak ettiklerinden asla yoksun býrakýlmayacaklardýr. Ýþte bunlar ahirette paylarýna ateþten baþka birþey düþmeyen kimselerdir. Çünkü onlarýn bu dünyada yapýp ettikleri, hep boþa gidecektir. Yapýp ettikleri her þeyde anlamsýz ve deðersizdi zaten. (Müslim, Imara: 27; Nesâî, Cihâd: 86)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.

2383- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.), þöyle buyurdu: “Üzüntü kuyusundan Allah’a sýðýnýn.” Ashab üzüntü kuyusu nedir? Ey Allah’ýn Rasûlü dediler. Rasûlullah (s.a.v.)’de þöyle buyurdu: “Cehennem’de bir vadi olup Cehennem her gün yüzkere ondan Allah’a sýðýnýr.” Bunun üzerine Ashab: Oraya kimler girecektir? Buyurdu ki: gösteriþ için okuyup gösteriþ için kulluk yapanlar oraya girecektir. (Ýbn Mâce, Mukaddime: 52)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.

bölüm: 49

Ø gizlenen bir kulluðun açýða çýkmasý

2384- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Bir adam Ey Allah’ýn Rasûlü! dedi: “Bir kimse bir amel iþler ve onu kimse görmesin diye gizli tutar sonradan onu baþkalarýndan öðrenince hoþlanýr.” Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “O kimseye iki mükafat vardýr; biri amelin gizlediði için gizlilik sevâbý baþkalarýna örnek olacaðý için açýkça yapýlma sevâbý.” (Ýbn Mâce, Zühd: 16)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.

A’meþ ve baþkalarý Habîb b. ebî Sabit’den ve Ebû Salih’den mürsel olarak rivâyet etmiþlerdir. A’meþ’in arkadaþlarý bu rivâyetlerinde Ebû Hüreyre’yi zikretmemiþlerdir.

Tirmizî: Bazý ilim adamlarý bu hadisin “Sonra onu baþkalarýndan öðrenince hoþuna gider” sözünü þöyle tefsir etmiþlerdir: Bu kiþinin yaptýðý bu gizli amelin insanlar tarafýndan hayýrla anýlmasýnýn hoþa gitmesi olduðunu söylemiþlerdir. Çünkü Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Sizler; yeryüzünde Allah’ýn þâhidlerisiniz” bu yüzden insanlarýn kendisini övmesinden hoþlanýr deðilse hayýr iþlediðinin insanlar tarafýndan bilinip bu yüzden kendisine ikram edilmesi ve kendisine saygý duyulmasýndan hoþlanýyorsa iþte bu gösteriþ ve riyadýr. Bazý ilim adamlarý da þöyle demektedirler. O kimsenin gizli olarak yaptýðý hayýr iþini baþkasýndan öðrenir ve bu yaptýðý þekilde onlarýnda amel etmesini ümid ederek bu iþ hoþuna giderse bu durumda o kimseye bu þekilde amel edenlerin sevâbý kadar sevâb vardýr. Bu da deðiþik bir görüþtür.

bölüm: 50

Ø kiþi sevdiðiyle beraberdir

2385- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyet edilmiþtir. Bir adam Rasûlullah (s.a.v.)’e gelerek: Ey Allah’ýn Rasûlü kýyamet ne zaman kopacaktýr? Diye sordu. Rasûlullah (s.a.v.), namaza kalktý ve namazýný bitirince; “Kýyametin kopmasýný soran kimse nerededir? Buyurdu. Adam: Benim Ey Allah’ýn Rasûlü dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.): “Kýyamet için ne hazýrladýn?” buyurdu. Adam: “Kýyamet için fazla namaz ve oruç hazýrlayamadým fakat ben Allah’ý ve Rasûlünü seviyorum” dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kiþi sevdiðiyle beraberdir, sende sevdiðinle beraber olacaksýn buyurdu. Müslümanlarýn Müslüman olmalarý dýþýnda bu söze sevindikleri kadar baþka bir þeye sevindiklerini görmedim.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 113; Müslim, Birr: 50)

ž Tirmizî: Bu hadis sahihtir.

2386- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kiþi sevdiði kimseyle beraberdir. Hayýr ve þer kazandýðý her þey kiþinin kendisinindir.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 113; Müslim, Birr: 50)

ž Bu konuda Ali, Abdullah b. Mes’ûd, Safvân b. Assâl, Ebû Hüreyre ve Ebû Musa’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis, Hasan-ý Basrî’nin, Enes’den rivâyeti olarak hasen garibtir. Bu hadis deðiþik þekillerde de Peygamber (s.a.v.)’den rivâyet edilmiþtir.

2387- Safvân b. Assâl (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Tok sesli bir bedevî geldi ve: “Ya Muhammed! Bir kimse bir toplumu seviyor fakat her yönden onlar gibi olamamýþtýr, bu kiþi ne olacak?” dedi. Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kiþi sevdiðiyle beraberdir.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 113; Müslim, Birr: 50)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Ahmed b. Abde ed Dabbî, Hammad b. Zeyd vasýtasýyla Âsým’dan, Zir’den, Safvân b. Assal’dan, Mahmûd’un hadisinin bir benzerini bize aktarmýþtýr.

bölüm: 51

Ø Allah’a karþý her konuda hüsnü zanda bulunmak

2388- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Allah þöyle buyuruyor: Ben kulumun bana ait tahmininin yanýndayým bana dua ettiðinde onunla beraberim.” (Ýbn Mâce, Edeb: 53)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 52

Ø iyilik ve günahýn tarifleri nasýldýr?

2389- Nevvâs b. Sem’an’dan rivâyet edilmiþtir: “Bir adam Rasûlullah (s.a.v.)’e sevap ve günah nedir?” diye sordu. Rasûlullah (s.a.v.)’de þöyle buyurdu: “Birr, iyilik (sevap), iyi Müslüman olmak demek güzel ahlaklý olmak demektir. Günah ise içini týrmalayan ve insanlarýn bilmelerini istemediðin þeydir.” (Dârimî, Rýkak: 73; Müslim, Birr: 5)

ž Muhammed b. Beþþâr, Abdurrahman b. Mehdî vasýtasýyla Muaviye b. Salih’den bu hadisin bir benzerini aktarmýþ olup o rivâyette: “Rasûlullah (s.a.v.)’e sordum” ifadesi yer almaktadýr. Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 53

Ø Allah için seven ve seviþenlerin durumlarý

2390- Muâz b. Cebel (r.a.)’den Rasûlullah (s.a.v.)’den þöyle iþitmiþtir: Allah buyurdu ki: “Benim büyüklüðüm için birbirini sevenlere nurdan minberler vardýr. Peygamberler ve þehîdler onlara imreneceklerdir.” (Müsned: 2121)

ž Bu konuda Ebû’d Derdâ’dan, Ýbn Mes’ûd’dan, Ubâde b. Sâmit’den, Ebû Hüreyre’den ve Ebû Mâlik el Eþ’arî’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Ebû Müslüm el Havlanî’nin ismi, Abdullah b. Seveb’týr.

2391- Ebû Hüreyre ve Ebû Saîd (r.anhüma)'dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Allah kendi gölgesinden baþka gölge bulunmadýðý bir günde yedi kiþiyi kendi gölgesinde gölgelendirecektir; Adaletli devlet baþkaný, Allah’a ibadetle yetiþip büyüyen genç, Mescidden çýktýðýnda tekrar döneceði saate kadar kalbi mescide baðlý olan kiþi, Allah için birbirini seven bu sevgiyle bir araya gelip bu sevgiyle ayrýlan iki kiþi, kendi baþýna olduðu halde Allah’ý zikrederek gözünden yaþlar akýtan kimse, Güzel ve soylu bir kadýnýn kendisini çaðýrmasý üzerine; ben, Allah’tan korkarým diyerek o kadýna yaklaþmayan kiþi, Sadaka veren verdiði sadakada sað elinin verdiðini sol eli bilmeyecek kadar gizli davranan kiþi.” (Müslim, Zekat: 30; Nesâî, Kudât: 1)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Bu hadis baþka þekillerde Mâlik b. Enes’den de rivâyet edilmiþtir. Mâlik, hadisin senedinde þüphe ederek, Ebû Hüreyre veya Ebû Saîd’den demektedir. Ubeydullah b. Ömer ise bu hadisi Habib b. Abdurrahman’dan rivâyet etmiþ ve senedinde þüphe etmeksizin “Ebû Hüreyre’den” dememiþtir.

Sevvar b. Abdullah el Anberî ve Muhammed b. Müsennâ þöyle demiþlerdir: Yahya b. Saîd vasýtasýyla Ubeydullah b. Ömer’den, Habîb’den, Hafs b. Âsým’dan ve Ebû Hüreyre’den, manaca Mâlik b. Enes’in hadisi gibi hadis rivâyet etmiþler olup bu rivâyette: “Gönlü mescidlere asýlý kiþi” ve “Mevkî sahibi güzel bir kadýn” demektedir.

Mýkdam hadisi hasen sahih garibtir. Mýkdam Ebû Küreyme diye künyelenir.

2392- Yezîd b. Neâme ed Dabbî (r.a.)’den rivâyete göre: Bir kimse bir kimseyle arkadaþlýk kurarsa tanýþmak isterse o kimsenin ismini babasýnýn ismini ve kimlerden olduðunu sorsun çünkü daha samimi bir yakýnlýða sebeb olur.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis garib olup ancak bu þekliyle bilmekteyiz, Yezîd b. Neâme’nin, Rasûlullah (s.a.v.)’den hadis iþittiðini bilmiyoruz. Ýbn Ömer’den bu hadisin bir benzerini rivâyet edilmiþ olup senedi sahih deðildir.

bölüm: 54

Ø aþýrý ve haksýz yere övgü yapanlara ne yapýlmalý?

2393- Ebû Ma’mer (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: Bir adam kalktý ve devlet yetkililerinden birini övmeye baþladý. Mýkdad’ta onun yüzüne toprak saçmaya baþladý ve þöyle dedi: “Rasûlullah (s.a.v.), övücülerin yüzüne toprak saçmamýzý bize emretti.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 9; Ýbn Mâce, Edeb: 36)

ž Bu konuda Ebû Hüreyre (r.a.)’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Zaide, Yezîd b. ebî Ziyâd’tan, Mûcâhid’den, Ýbn Abbâs’tan bu hadisi rivâyet etmiþtir. Mûcâhid’in Ebû Ma’mer’den rivayeti daha sahihtir. Ebû Ma’mer’in ismi Abdullah b. Sahbere’dir. Mýkdad b. Esved ise; Mýkdad b. Amr el Kindî olup Ebû Ma’bed diye künyelenir. Esved b. Abdî Yeðûsa nispet edilmesine gelince Esved onu küçük yaþta evlat edinmiþtir.

2394- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.), haksýz yere övücülerin aðýzlarýna toprak saçmamýzý bize emretti.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Ebû Hüreyre hadisi olarak bu hadis garibtir.

bölüm: 55

Ø kimlerle arkadaþ olmalý yemeðini kimler yemelidir?

2395- Ebû Saîd (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.)’den þöyle iþitmiþtir: “Sadece Müminlerle arkadaþ ol yemeðini de yolunu Allah ve Peygamberlerle bulan müminler yesin.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 16)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen olup bu hadisi sadece bu þekliyle bilmekteyiz.

bölüm: 56

Ø bela ve sýkýntýlara karþý sabretmek gerekir

2396- Enes (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Allah bir kulu hakkýnda þer ve kötülük dilerse günahýnýn yüzünden çekeceði cezayý ondan erteler ki kýyamet günü Allah’ýn huzuruna karþýlýðýný göreceði o günahlarýyla gelsin.”

Ayný sened ile Rasûlullah (s.a.v.)’den þöyle de gelmiþtir: “Mükafatýn büyüklüðü belanýn büyüklüðüne baðlýdýr. Allah bir toplumu severek onlarý deðiþik belalarla imtihan eder. Kim razý olursa Allah’ýn rýzasýný kazanýr. Kim de kýzar kýrgýnlýk gösterirse Allah’ta o kimseye kýzar.” (Ýbn Mâce, Fiten: 23)

ž Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle hasen garibtir.

2397- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Aðrý ve sancýlarýn Rasûlullah (s.a.v.)’e þiddetli olduðu kadar kimseye þiddetli olduðunu görmedim.” (Ýbn Mâce, Cenaiz: 11)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

2398- Sa’d (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’e sordum insanlarýn hangisinin belasýnýn aðýr olduðunu, buyurdular ki: “Peygamberler, onlarýn peþinden yaþantý olarak Peygambere yakýn olanlar sonra onlara yakýn olanlar. Kiþi dindarlýðý oranýnda belayý uðratýlýr. Dininde saðlam ise belasý aðýrlaþtýrýlýr. Dininde gevþek ise dindarlýðý oranýnda belaya uðratýlýr. Bela, kulun peþini býrakmaz, sonunda kul uðradýðý belalarla üzerinde günah kalmayýncaya kadar günahlarýndan temizlenmiþ olur.” (Ýbn Mâce, Fiten: 23)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Bu konuda Ebû Hüreyre ve Huzeyfe b. Yemân’ýn kýz kardeþi tarafýndan da þu þekilde bir rivâyet vardýr: “Peygamber (s.a.v.)’e hangi insanlarýn belasý daha aðýrdýr diye soruldu. Buyurdular ki: Peygamber (s.a.v.), sonra yaþantý ve inançla ona yakýn olanlar sonra onlara yakýn olanlar.”

2399- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Mümin erkek ve mümin kadýnlarýn baþýna Allah’a kavuþacaðý güne kadar ya kendisinde ya çocuðunda veya malýnda mutlaka sýkýntý gelmeye devam eder.” (Müsned: 7521)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 57

Ø dünyada göz nimetinden mahrum olanýn durumu

2400- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.), þöyle buyurmuþtur: Allah buyurdu ki: “Dünyada kulumun iki kýymetli organý olan gözünü alýrsam benim yanýmda onun karþýlýðý ancak Cennettir.” (Dârimî, Rýkak: 76)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Hüreyre’den ve Zeyd b. Erkâm’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle hasen garibtir. Ebû Zýlâl’in ismi Hilâl’dir.

2401- Ebû Hüreyre (r.a.)’den merfu olarak þöyle rivâyet edilmiþtir: Allah þöyle buyurur: “Her kimin iki sevimli organýný giderirsem o da sabredip mükafatýný benden beklerse ona Cennet’ten baþka bir karþýlýða razý olmam.” (Dârimî, Rýkak: 76)

ž Bu konuda Irbad b. Sariye’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 58

Ø kýyamette sýkýntý ve belalara sabredenlere neler verilecek?

2402- Câbir (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kýyamet günü baþlarýna bela ve sýkýntý gelenlere sevap verileceði zaman dünyada sýkýntý çekmeyenler o gün derilerinin keskin aletlerle kesilip parçalanmasýný isteyecekler.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Bu hadis garibtir. Sadece bu senedle ve bu þekilde bilmekteyiz. Bazýlarý bu hadisi A’meþ’den, Talha b. Musarrif’den ve Mesrûk’tan benzeri þekilde rivâyet etmiþlerdir.

2403- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Her ölen mutlaka piþmanlýk duyacaktýr. Ashab: Neden piþmanlýk duyacak? Dediler. Þöyle buyurdu: “Ýyilik eden kimse iyiliðini artýrmamýþ olduðuna, kötülük eden kiþiler ise kötülüklerden vazgeçmemiþ olduðuna piþman olacaktýr.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis sadece bu þekliyle bilmekteyiz. Þu’be, Yahya b. Ubeydullah hakkýnda söz etmiþtir. Bu kimsenin meþhur ismi Yahya b. Ubeydullah b. Mevhib el Medenî’dir.

bölüm: 59

Ø ahir zamanda dini, dünyaya alet edenler çýkacak mý?

2404- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Ahir zamanda bazý kimseler çýkacak ve dini dünyaya alet edecekler insanlara yumuþak görünmek için kuzu derilerine bürünecekler ve dilleri þekerden tatlý, fakat kalpleri kurt kalbidir. Allah þöyle buyurur: Benim affýma mý güvenip gururlanýyorsunuz, benim rahmetime mi güvenip cesaretli davranýyorsunuz þanýma yemin ederim ki onlara kendimden bir imtihan vesilesi göndereceðim yumuþak huylu olanlar bile þaþkýna çevrilecektir.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Bu konuda Ýbn Ömer’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

2405- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Allah (c.c) þöyle buyurdu: Öyle kimseler yarattým ki dilleri baldan tatlý kalpleri ise sabýr aðacýndan daha acýdýr. Kendi adýma yemin ederim ki onlarý öyle bir fitneye uðratacaðým ki içlerinden yumuþak huylu olanlarý bile þaþkýna çevirecektir. Benim affýma mý güveniyor ve rahmetimi umarak mý bana karþý cesaretli davranýyorsunuz?” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis Ýbn Ömer rivâyeti olarak hasen garibtir. Bu hadisi sadece bu þekliyle bilmekteyiz.

bölüm: 60

Ø kurtuluþ dili korumakla mý mümkün olur?

2406- Ukbe b. Âmir (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’e kurtuluþ nedir? Diye sordum. Buyurdular ki: “Diline sahip ol; evin baþýna dar gelmesin, günahlarýndan dolayý aðla.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis hasendir.

2407- Ebû Saîd el Hudrî (r.a.)’den merfu olarak rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: “Sabah olduðu zaman bütün organlar dile yalvararak þöyle derler: Bizim için Allah’a karþý sorumluluk bilinci duy biz seninle ayaktayýz sen doðru olursan bizde doðru oluruz sen eðilirsen bizde eðiliriz.” (Müsned: 11472)

ž Hennâd, Ebû Usame vasýtasýyla Hammad b. Zeyd’den bu hadisin bir benzerini merfu olmaksýzýn rivâyet etmiþtir. Bu rivâyet Muhammed b. Musa’nýn rivâyetinden daha sahihtir.

Tirmizî: Bu hadis sadece Hammad b. Zeyd’in rivâyetiyle bilmekteyiz. Pek çok kiþi bu hadisi Hammad b. Zeyd’den merfu olmaksýzýn rivâyet etmiþlerdir.

Salih b. Abdullah, Hammad b. Zeyd’den, Ebû’s Sahba’dan, Saîd b. Cübeyr’den, Ebû Saîd el Hudrî’den rivâyet ederek bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiþtir.

2408- Sehl b. Sa’d (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kim iki çenesi arasýndaki ile iki bacaðý arasýndakini kötü yolda kullanmamayý tekeffül ederse ben de ona Cenneti tekeffül ederim.” (Buhârî, Rýkak: 23)

ž Bu konuda Ebû Hüreyre ve Ýbn Abbâs’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Sehl hadisi hasen garibtir.

2409- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Allah her kimi iki çenesi arasýndakinin þerri ile iki bacaðý arasýndakinin þerrinden korursa, Cennete girer.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Ebû Hüreyre (r.a.)’den hadis rivâyet eden Ebû Hazim’in ismi; Eþcaiyye’li Azze’nin azâdlý kölesi Selman’dýr ve Küfelidir. Sehil b. Sa’d’den rivâyet eden Ebû Hâzim ise Zahid olup Medînelidir. Ýsmi; Seleme b. Dinar’dýr. Bu hadis hasen garibtir.

2410- Sûfyân b. Abdullah es Sekafî (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Ey Allah’ýn Rasûlü! Bana bir iþ söyle ona sýmsýký sarýlayým” dedim. Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Rabbim Allah’týr de sonra dosdoðru ol.” Sûfyân diyor ki: “Ey Allah’ýn Rasûlü! Benim için en korkulacak þey nedir?” dedim. Rasûlullah (s.a.v.): Kendi dilini tutarak, “Ýþte bu” buyurdular. (Müslim, Ýman: 55; Ýbn Mâce, Fiten: 62)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Bu hadis Sûfyân b. Abdullah es Sekafî’den deðiþik þekillerde rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 61

Ø kalplerin katýlaþmasý hangi çeþit sözlerle olur?

2411- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Allah anýlmaksýzýn sözü uzatma zira Allah anýlmaksýzýn sözün uzatýlmasý kalplerin katýlaþmasýna sebeptir. Ýnsanlarýn Allah’tan en uzak olaný katý kalpli kimselerdir.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Ebû Bekir b. Ebû’n Nadr, babasý Ebû Nadr vasýtasýyla Ýbrahim b. Abdullah b. Hatýb’tan, Abdullah b. Dinar’dan, Ýbn Ömer’den mana olarak bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis garib olup bu hadisi sadece Ýbrahim b. Abdullah, Hatýb’ýn rivâyetiyle bilmekteyiz.

bölüm: 62

Ø ademoðlu tüm konuþmalarý aleyhine midir?

2412- Ümmü Habibe (r.anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Ademoðlunun tüm konuþmalarý aleyhinedir, faydasýna deðildir. Ancak iyiliði emredip kötülükten sakýndýrmak ve Allah’ý hatýrlatýcý sözler söylemek bunun dýþýndadýr.” (Ýbn Mâce, Fiten: 64)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Bu hadisi sadece Muhammed b. Yezîd b. Huneys’in rivâyetiyle bilmekteyiz.

bölüm: 63

Ø ebû’d Derdâ ve selman münakaþasýnda kim haklý çýktý?

2413- Ebû Cuhayfe (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah, Selman ile Ebû’d Derdâ arasýnda kardeþlik kurdu, Selman Ebû’d Derdâ’yý ziyaret etti ve karýsý Ümmü’d Derdâ’yý periþan bir durumda gördü, Selman neden böylesin diye sordu. Kadýn: kardeþin Ebû’d Derdâ’nýn dünyadan hiçbir arzusu kalmamýþtýr diye cevap verdi. Kadýn diyor ki: Ebû’d Derdâ gelince misafirine yemek hazýrlayýp önüne koydu ve siz yiyiniz ben oruçluyum dedi. Selman: Sen yemedikçe ben de yemem dedi. Bu sefer o da yedi. Gece olunca Ebû’d Derdâ namaz için kalkmak istedi fakat Selman ona yat dedi, o da yattý bir süre sonra yine kalkýp namaz kýlmak istedi yine Selman ona yat dedi o da yattý. Sabah namazýnýn vakti girince Selman ona þimdi kalk dedi. Ýkisi de kalkýp namazlarýný kýldýlar. Sonra Selman þöyle dedi: Kendinin kendinde hakký vardýr, Rabbinin hakký vardýr, misafirinin hakký vardýr, ailenin hakký vardýr. Her hak sahibine hakkýný ver. Sonradan Rasûlullah (s.a.v.)’e gelerek durumu ona anlattýlar da Rasûlullah (s.a.v.) Selman doðru söylemiþ ve doðru yapmýþtýr dedi.” (Buhârî, Savm: 50)

ž Tirmizî: Bu hadis sahihtir. Ebû’l Umeys’in ismi Utbe b. Abdullah’týr. Abdurrahman b. Abdullah el Mes’ûdî’nin kardeþidir.

bölüm: 64

Ø allah’ýn rýzasý nerede aranmalýdýr?

2414- Medîneli bir kimse (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Muaviye Âiþe (r.anha)’ya bana tavsiyelerde bulunacaðýn bir mektup yaz fakat bana fazla zorluk çýkarma dedi. Âiþe (r.anha), Muaviye’ye þöyle yazdý: Selam sana olsun bundan sonra þunu söyleyeceðim Rasûlullah (s.a.v.)’den iþittim þöyle buyuruyordu: “Her kim insanlar gücense bile Allah’ýn rýzasýný isterse Allah o kimseyi insanlarýn sýkýntýsýndan kurtarýr. Ve her kim de Allah’ýn gücenmesine karþýlýk insanlarýn hoþnut etmeye çalýþýrsa Allah’ta o kimseyi insanlara havale eder. Selam sana olsun…” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Muhammed b. Yahya Muhammed b. Yusuf vasýtasýyla Sûfyân es Sevrî’den, Hiþâm b. Urve’den babasýndan, Âiþe’den bize aktararak “Âiþe, Muaviyeye yazdý ki” dedi mana olarak bu hadisi merfu olmaksýzýn rivâyet etti.