28: iyilik ve irtibatý koparmamak

bölüm: 1

Ø anne babaya iyi davranmak gerekir

1897- Behz b. Hakîm (r.a.) diyor ki: Babam dedemden aktarmýþ ve þöyle demiþtir: “Ey Allah’ýn Rasûlü’ dedim. Kime iyilik etmeliyim? Buyurdular ki: “Annene” sonra kime dedim. “Annene” buyurdu. Sonra kime dedim yine “Annene” buyurdu. Sonra kime dedim. “Babana sonra yakýnlara ve yakýnlara” buyurdu. (Ebû Dâvûd, Edeb: 119)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Hüreyre, Abdullah b. Amr, Âiþe ve Ebû’d Derdâ’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Behz b. Hakîm, Ebû Muaviye b. Hayde el Kuþeyrî’dir.

Bu hadis hasendir. Þu’be; Behz b. Hakîm hakkýnda söz etmiþtir. Fakat hadisçiler yanýnda bu zat güvenilir bir kimsedir. Sûfyân es Sevrî, Ma’mer, Hammad b. Seleme ve pek çok hadis imamlarý kendisinden hadis rivâyet etmiþlerdir.

bölüm: 2

Ø hayýrlý iþlerin sýralamasý

1898- Ýbn Mes’ûd (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’e hangi amel daha deðerlidir? Diye sordum. Buyurdular ki: “Vaktinde kýlýnan namazdýr.” Sonra hangisi Ey Allah’ýn Rasûlü! dedim. “Anne ve babaya iyilik etmektir” buyurdu. Sonra hangisi Ey Allah’ýn Rasûlü! Dedim. “Allah yolunda cihattýr” buyurdular. Sonra benimle konuþmayý kesti eðer daha soracak olsaydým cevap vermeye devam edecekti. (Buhârî, Mevakît: 5)

ž Tirmizî: Ebû Amr eþ Þeybânî’nin ismi Sa’d b. Ýyas’týr. Bu hadis hasen sahihtir. Þeybânî, Þu’be ve pek çok kimse bu hadisi Velid b. Ayzar’dan rivâyet etmiþlerdir.

Bu hadis ayný zamanda Ebû Amr eþ Þeybânî vasýtasýyla Ýbn Mes’ûd’tan deðiþik þekillerde rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 3

Ø ana babanýn razý almasý Allah’ýn razý olmasý demektir

1899- Abdullah b. Amr (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Rabbinin rýzasý ana babanýn razý edilmesindedir. Rabbinin gazâb ve hýþmý ise ana babanýn gazâblanmasý ve hýþmýndadýr.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Muhammed b. Beþþâr, Muhammed b. Cafer vasýtasýyla Þu’be’den, Ya’la b. Atâ’dan, babasýndan, Abdullah b. Amr’dan geçen hadisin bir benzerini bize merfu olmaksýzýn rivâyet etmiþtir ki bu rivâyet daha sahihtir.

Tirmizî: Þu’be’nin adamlarý Þu’be’den, Ya’la b. Atâ’dan babasýndan ve Abdullah b. Amr’dan mevkuf olarak rivâyet etmiþlerdir. Þu’be’den rivâyet edenler arasýnda Hâlid b. Harîs’den baþka bu hadisi merfu olarak rivâyet eden bir kimse tanýmýyoruz.

Hâlid b. Harîs güvenilir bir kimsedir. Bu kimse hakkýnda Muhammed b. Müsenna’nýn þöyle dediðini iþittim: “Basra’da, Hâlid b. el Hâris, Küfe’de ise Abdullah b. Ýdris’in bir benzerini görmedim.”

Tirmizî: Bu konuda Abdullah b. Mes’ûd’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

1900- Ebû’d Derdâ (r.a.)’den rivâyet edilmiþtir. Bir adam Ebû’d Derdâ’ya gelerek ona þöyle dedi: Bir hanýmým var annem onu boþamamý emrediyor ne yapmalýyým? Ebû’d Derdâ dedi ki: Rasûlullah (s.a.v.)’den iþittim þöyle diyordu: “Anne veya baba Cennet kapýlarýnýn en hayýrlýsýndan Cennete girmeye sebeptir. Sen onlarýn hakkýný yerine getirmemekle o kapýyý kaybet veya onlarý hoþnut etmekle o kapýyý koru, elde etmeye çalýþ.” (Ýbn Mâce, Edeb: 1; Ebû Dâvûd, Edeb: 119)

ž Ýbn ebî Ömer dedi ki: Sûfyân þöyle demiþtir: “Annem veya babam.” Bu hadis sahihtir. Ebû Abdurrahman es Sülemî’nin ismi Ýbn Habib’tir.

bölüm: 4

Ø ana babaya karþý gelmek büyük günahlardan mýdýr?

1901- Abdurrahman b. ebî Bekre (r.a.)’den ve babasýndan rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.), büyük günahlarýn en büyüklerinden size haber vereyim mi? buyurdular. Sahabe evet Ey Allah’ýn Rasûlü! Dediler. Buyurdu ki: Allah’a ortak koþmak, Ana babaya karþý gelmek. Yaslanmýþ olduðu halde iken doðrulup oturumuna gelerek þöyle devam etti: “Yalancý þâhidlik ve yalan söylemek” bu son sözü o kadar tekrarladý ki; biz keþke sussaydý dedik. (Müslim, Birr ve Sýla: 1; Ebû Dâvûd, Edeb: 119)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Saîd’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Ebû Bekre’nin ismi Nüfey’ b. Harîs’tir.

1902- Abdurrahman b. Amr (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kiþinin kendi anne ve babasýna sövmesi büyük günahlardandýr.” Sahabe: ey Allah’ýn Rasûlü dediler insan kendi anne ve babasýna hiç söver mi? “Evet” buyurdular. “Kiþi bir adamýn babasýna söver de oda bunun babasýna söver yine ayný kiþi birinin annesine söver de o da onun annesine söver.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 119; Müslim, Birr ve Sýla: 1)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 5

Ø baba dostuna iyilikte bulunup baðlarý koparmamak

1903- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’den þöyle buyurduðunu iþittim: “Ýyiliklerin en güzeli kiþinin babasýnýn sevdiði kimselerle baðlarýný koparmamasýdýr.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 119; Müslim, Birr ve Sýla: 1)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Esîd’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadisin isnadý sahihtir. Ýbn Ömer’den deðiþik þekillerde de rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 6

Ø teyze, anne yerindedir

1904- Berâ b. Âzib (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Teyze, anne yerinde anne makamýndadýr.” Bu hadis biraz uzuncadýr. (Ebû Dâvûd, Talak: 35)

ž Bu hadis hasen sahihtir.

Ebû Küreyb, Ebû Muaviye vasýtasýyla Muhammed b. Sûka’dan, Ebû Bekir b. Hafs’tan bu hadisin bir benzerini bize aktarmýþ olup bu rivâyetinde “Ýbn Ömer’den” dememiþtir. Bu rivâyet Ebû Muaviye’nin rivâyetinden daha sahihtir. Ebû Bekir b. Hafs, Ömer b. Sa’d b. ebî Vakkâs’ýn oðludur.

bölüm: 7

Ø anne ve baba, duasý kabul gören kimselerdendir

1905- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Üç kimsenin duasýnýn kabul edilmesinde þüphe yoktur, zulüm ve haksýzlýk yapýlan kimse, yolcu ve misafir olan kimse, anne, babanýn çocuklarýna duasý.” (Ýbn Mâce, Dua: 11; Müslim, Birr ve Sýla: 3)

ž Tirmizî: Haccac es Savvaf bu hadisi Yahya b. ebî Kesîr’den, Hiþâm’ýn rivâyeti gibi rivâyet etmektedir. Ebû Hüreyre’den rivâyet eden Ebû Cafer’e,müezzin, Ebû Cafer deniliyor ismini bilmiyoruz. Yahya b. ebî Kesîr ondan baþka hadislerde rivâyet etmiþtir.

bölüm: 8

Ø ana babanýn hakký nasýl ödenebilir?

1906- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Evlat; ana, babanýn hakkýný hiçbir þekilde ödeyemez ancak köle olarak bulup satýn alýr ve azat etmiþ olursa belki ödemiþ sayýlýr.” (Müslim, Itk: 6)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen olup bu hadisi sadece Süheyl b. Ebû Salih’in rivâyetiyle bilmekteyiz. Sûfyân es Sevrî ve pek çok kimse bu hadisi Süheyl b. ebû Salih’den rivâyet ediyorlar.

bölüm: 9

Ø akraba ile ilgiyi kesmemek gerekir

1907- Ebû Seleme (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Ebû’r Reddad el Leysî hastalanmýþtý da Abdurrahman b. Avf, kendisini ziyarete gelmiþti. Ebû’r Reddad þöyle dedi: Bildiðime göre insanlarýn hayýrlýsý ve ilgiyi kesmeyen kiþi Ebû Muhammed’tir (Abdurrahman b. Avf’ýn künyesidir) Bunun üzerine Abdurrahman b. Avf dedi Rasûlullah (s.a.v.)’den iþittim Allah’ýn þöyle buyurduðunu bize bildirdi: “Allah benim, Rahman da benim, akrabalýðý da ben yarattým. Ýsmimden ona isim verdim. Her kim akrabalýk baðlarýný kesmeyip devam ettirirse ben de onunla ilgimi kesmem. Her kimde akrabalýk baðlarýný koparýp ilgiyi keserse ben de onunla ilgimi keserim.” (Müslim, Birr ve Sýla: 6; Buhârî, Edeb: 12)

ž Bu konuda Ebû Saîd, Ýbn ebî Evfa, Âmir b. Rabia, Ebû Hüreyre, Cübeyr b. Mut’ým’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Sûfyân’ýn Zührî’den rivâyet ettiði bu hadis sahihtir. Ma’mer bu hadisi Zûhrî’den, Ebû Seleme’den, Reddad el Leysî’den ve Abdurrahman b. Avf’tan rivâyet etti. Ma’mer böylece rivâyet etmektedir.

Muhammed diyor ki: Ma’mer’in hadisi hatalýdýr.

bölüm: 10

Ø akraba ile ilgiyi kesmemek ne demektir?

1908- Abdullah b. Amr’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Ýlgiyi kesmeyen; kendisine yapýlan ziyaretin karþýlýðýný yapan demek deðildir. Gerçekten ilgi kesmeyen kendisiyle ilgiyi kesenlerle ilgiyi kesmeyip devam ettirendir.” (Müslim, Birr ve Sýla: 6)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Bu konuda Selman, Âiþe, Abdullah b. Ömer’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

1909- Cübeyr b. Mut’ým (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Akrabasý ile ilgisini kesen Cennete giremez.” Ýbn ebî Ömer, Sûfyân’dan aktararak “Akrabasýyla ilgi kesen” demektir, demiþtir. (Müslim, Birr ve Sýla: 6)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 11

Ø çocuk sevgisi kiþiye ne yapar?

1910- Hakîm’in kýzý Havle (r.anha)’dan rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) bir gün evinden çýkmýþtý, kýzý Fatýma’nýn iki oðlundan birini kucaðýna basmýþ þöyle konuþuyordu: “Siz çocuklar insaný cimri, korkak, bilgisiz kýlacak þekilde meþgul edersiniz, Siz Allah’ýn güzel kokulu nimetlerinden sayýlýrsýnýz.” (Müsned: 26051)

ž Tirmizî: Bu konuda Ýbn Ömer ve Eþ’as b. Kays’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Ýbn Uyeyne’nin, Ýbrahim b. Meysere’den rivâyet ettiði hadisi sadece onun rivâyetiyle bilmekteyiz. Ömer b. Abdulaziz’in, Havle’den hadis iþittiðini bilmiyoruz.

bölüm: 12

Ø evlat sevgisi nedir? merhamet nasýldýr?

1911- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Akrâ b. Hâbis, Rasûlullah (s.a.v.)’in; torunu Hasan’ý öptüðünü gördü (Ýbn Ömer rivâyetinde Hasan veya Hüseyin’i demektedir) ve benim on çocuðum var onlardan hiçbirini öpmüþ deðilim dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Merhamet etmeyene merhamet edilmez.” (Müslim, Fedail: 15)

ž Tirmizî: Bu konuda Enes ve Âiþe’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Ebû Seleme b. Abdurrahman’ýn ismi: Abdullah b. Abdurrahman b. Avf’týr. Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 13

Ø kýz çocuklara ve kýz kardeþlere iyilik edilmesi gereði

1912- Ebû Saîd el Hudrî (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle demiþtir: “Sizden birinizin üç kýzý veya üç kýz kardeþi olur da onlara iyilik yapar ve iyi geçinirse bu yüzden Allah onu Cennete koyar.” (Müslim, Fedail: 15)

ž Tirmizî: Bu konuda Âiþe, Ukbe b. Âmir, Enes, Câbir ve Ýbn Abbâs’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Ebû Saîd el Hudrî’nin ismi Sa’d b. Mâlik b. Sinan’dýr. Sa’d b. Ebû Vakkâs ise Sa’d b. Mâlik b. Vüheyb’tir. Bazý râvîler bu hadisin senedinde bir kiþi daha ilave etmiþlerdir.

1913- Âiþe (r.anha)’dan rivâyet edilmiþtir. Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kim kýz çocuklarýndan bir þeyle imtihan olunursa ve ona da sabrederse onlar Cehennem ateþine karþý kendisine perde olurlar.” (Müslim, Birr ve Sýla: 46)

ž Tirmizî: Bu hadis hasendir.

1914- Enes (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kim iki kýz çocuðunu besleyip büyütüp terbiye ederek yetiþtirirse ben ve o; þu ikisi gibi Cennete gireceðiz dedi ve iki parmaðýný gösterdi.” (Müslim, Birr ve Sýla: 46)

ž Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle hasen garibtir.

1915- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: Beraberinde iki kýz çocuðu bulunan bir kadýn yanýma girerek benden yardým istedi. Bir hurmadan baþka bir þey yoktu, o hurmayý kendisine verdim onu iki kýzý arasýnda bölüþtürdü kendisi o hurmadan yemedi sonra kalkýp gitti. Rasûlullah (s.a.v.), gelince ona durumu haber verdim bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Her kim kýz çocuklarýndan bir þeyle imtihan olunursa onlar ateþe karþý kendisine perde olurlar.” (Müslim, Birr ve Sýla: 46)

ž Bu hadis sahihtir.

1916- Ebû Saîd el Hudrî (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kimin üç kýzý veya üç kýz kardeþi olur veya iki kýzý ve iki kýz kardeþi olursa onlarla iyi geçinip onlar hakkýnda Allah’a karþý sorumluluk bilinci duyarsa o Cennetliktir.” (Müslim, Birr ve Sýla: 46)

ž Tirmizî: Bu hadis garibtir. Muhammed b. Ubeyd, Muhammed b. Abdulaziz’den bu hadisten baþka hadis rivâyet etmemiþtir.

Ayný senedle Ýbn ebî Bekir’den, Ýbn Ubeydullah b. Enes’den de hadis rivâyet edilmiþ olup sahih olan Abdullah b. ebî Bekir b. Enes’in rivâyetidir.

bölüm: 14

Ø yetimle ilgilenen kimse de Cennete girenlerden midir?

1917- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Her kim Müslümanlar arasýnda bir yetimi tutar götürür yiyecek ve içeceðine onu ortak ederse Allah onu mutlaka Cennete koyacaktýr. Ancak affedilmeyecek bir günah iþlenmiþ ise o baþka.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 121)

ž Tirmizî: Bu konuda Mürre el Fýhrî, Ebû Hüreyre, Ebû Ümâme ve Sehl b. Sa’d’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Haneþ, Hüseyin b. Kays olup Ebû Ali er Rabbî’dir. Süleyman et Teymî, Haneþ hadisçiler yanýnda zayýf sayýlýr demektedir.

1918- Sehl b. Sa’d’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Ben ve yetimle ilgilenen kiþi Cennet’te; þu ikisi gibiyiz diyerek iki parmaðýný gösterdi.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 121)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 15

Ø küçüðe þefkat büyüðe saygý gerekir

1919- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’i, görmek üzere yaþlý bir adam gelmiþti, oradaki insanlar ona yer açmayý geciktirdiler. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.): “Küçüklerimize þefkat etmeyen büyüklerimize saygý göstermeyen bizden deðildir” buyurdular. (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu konuda Abdullah b. Amr, Ebû Hüreyre, Ýbn Abbâs ve Ebû Umâme’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis garibtir. Zerbî’nin, Enes b. Mâlik’den ve baþkalarýndan hoþ karþýlanmayan münker rivâyetleri vardýr.

1920- Amr b. Þuayb (r.a.)’in babasýndan ve dedesinden rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Küçüklerimize þefkat göstermeyen büyüklerimizin ilim þerefini tanýmayan bizden deðildir.” (Müsned: 6445)

ž Hennâd, Abde vasýtasýyla Muhammed b. Ýshâk’tan bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiþ olup; “Büyüklerimizin hakkýný tanýmayan” demiþtir.

1921- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Küçüðümüze þefkat büyüðümüze saygý göstermeyen iyilikleri emredip kötülüklerden sakýndýrmayan bizden deðildir.” (Müsned: 2214)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Amr b. Þuayb’ýn, Muhammed b. Ýshâk’tan rivâyet ettiði hadis ise hasen sahihtir.

Bu hadis Abdullah b. Amr’dan ayný þekilde baþka yollarla da rivâyet edilmiþtir. Bazý ilim adamlarý: “Rasûlullah (s.a.v.)’in bizden deðildir” sözünün manasý: “Bizim sünnetimizden bizim edebimizden deðildir” demektir.

Ali b. Medînî, Yahya b. Saîd’den naklen diyor ki: Sûfyân es Sevrî: “Bizden deðildir, sözünün; “Bizim milletimizden yani dinimizden deðildir” þeklinde tefsir edilmesinden hoþlanmaz ve reddederdi.

bölüm: 16

Ø insanlara þefkat ve merhametli davranmak

1922- Cerir b. Abdullah (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Ýnsanlara merhamet etmeyene, Allah merhamet etmez.” (Müslim, Birr ve Sýla: 23)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Tirmizî: Bu konuda Abdurrahman b. Avf, Ebû Saîd, Ýbn Ömer, Ebû Hüreyre ve Abdullah b. Amr’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

1923- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Ebû’l Kâsým (s.a.v.)’den iþittim þöyle diyordu: “Merhamet ancak Þakî = Kalbi katýlaþmýþ haydutlarýn kalbinden kaldýrýlýr.” (Müslim, Birr ve Sýla: 23)

ž Tirmizî: Ebû Hüreyre’den rivâyet eden Ebû Osman’ýn adý bilinmiyor. Musa b. ebî Osman’ýn babasý olduðu söyleniyor ki Ebû’z Zinad kendisinden hadis rivâyet etmiþtir.

Ebû’z Zinâd, Musa b. ebî Osman’dan ve babasýndan bu hadisin dýþýnda da hadisler rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasendir.

1924- Abdullah b. Amr (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Merhametlilere Rahman olan Allah merhamet eder. Siz yeryüzündekilere acýyýn ki göktekiler de size acýsýn Rahm; Rahman isminden bir damardýr; Her kim baðlarý koparmaz ilgiyi kesmezse Allah’ta onu rahmetine ulaþtýrýr. Her kim de baðlarý koparýrsa Allah’ta o kimseden rahmetini keser.” (Müslim, Birr ve Sýla: 23)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 17

Ø nasihat edip samimi olmak her müslümana gerekir

1925- Cerir b. Abdullah (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Namaz kýlmak, zekat vermek ve her müslümana karþý nasihat edip samimi olmak üzere Peygamber (s.a.v.)’in siyasi otoritesini kabul edip biat ettim.” (Müslim, Birr ve Sýla: 23; Nesâî, Beya: 14)

ž Tirmizî: Bu hadis sahihtir.

1926- Ebû Hüreyre (r.a.) þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdular: “Rasûlullah (s.a.v.) üç sefer din nasihattýr, samimi olmaktan ibarettir dedi Ashab: Ey Allah’ýn Rasûlü! Kime karþý dediler. Buyurdular ki: Allah’a, Kitab’ýna, Müslüman idarecilere ve Müslümanlarýn geneline karþý samimi olmak demektir.” (Nesâî, Beya: 14)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Bu konuda Ýbn Ömer, Temîm ed Dârî, Cerir, Hakîm b. Ebû Yezîd’in babasýndan ve Sevbân’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 18

Ø müslümanlar kendi aralarýnda tek vücud gibidirler

1927- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Müslüman, müslüman’ýn kardeþidir, ona hainlik yapamaz ona yalan söylemez onu yüzüstü býrakmaz. Müslüman’ýn, müslüman’a ýrzý, namusu, malý ve kaný (caný) haramdýr. Takva = Allah’a karþý sorumluluk bilinci iþte þurada (kalpte)’dir. Müslüman’ýn, Müslüman kardeþini küçük görmesi þer olarak ona yeter.” (Müslim, Birr veSýla: 17; Buhârî, Edeb: 34)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.

Bu konuda Ali ve Ebû Eyyûb’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

1928- Ebû Musa el Eþarî (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Mümin, mümine karþý parçalarý birbirine destek olan bir bina gibidir.” (Müslim, Birr veSýla: 17; Buhârî, Edeb: 34)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

1929- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Siz müminler birbirinizin aynasý durumundasýnýz. Eðer birbirinizde düzeltilmesi gereken bir hata bir yara görürseniz hemen onu giderin.” (Müslim, Birr veSýla: 17; Buhârî, Edeb: 34)

ž Tirmizî: Yahya b. Ubeydullah’ý, Þu’be; hadis konusunda zayýf saymýþtýr.

Tirmizî: Bu konuda Enes’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 19

Ø müslüman; müslümanýn ayýplarýný örtmelidir

1930- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kim bir Müslüman’ýn dünya sýkýntýlarýndan bir sýkýntýsýný kaldýrýrsa Allah’ta onun ahiret sýkýntýlarýndan bir sýkýntýsýný kaldýrýr. Yine kim darda kalan bir Müslümanýn imdadýna yetiþirse Allah ta o kimsenin hem bu dünyada hem de ahirette imdadýna yetiþir ve iþlerini kolaylaþtýrýr. Kim dünyada bir Müslüman kardeþinin ayýbýný örterse Allah’ta o kimsenin dünya ve ahirette ayýplarýný örter. Kul; kardeþinin yardýmýnda oldukça Allah’ta O kula yardým eder. (Müslim, Birr veSýla: 17; Buhârî, Edeb: 34)

ž Tirmizî: Bu konuda Ýbn Ömer ve Ukbe b. Âmir’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasendir. Ebû Avâne ve pek çok kiþi bu hadisi A’meþ’den, Ebû Salih’den, Ebû Hüreyre’den, benzeri þekilde bize nakletmiþler fakat senedinde “Ebû Salih’den bana haber verildi” demediler.

bölüm: 20

Ø müslüman, müslümaný daima müdafa etmeli kuyusunu kazmamalý

1931- Ebû’d Derdâ (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kim Müslüman kardeþinin ýrz, namus ve benzeri þeylerinden her türlü kötülüðü savarsa Allah’ta kýyamet gününde onun yüzünden Cehennem ateþini savar.” (Müslim, Birr veSýla: 17; Buhârî, Edeb: 34)

ž Tirmizî: Bu konuda Esma binti Yezîd’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasendir.

bölüm: 21

Ø müslüman, müslümana küsüp dargýn duramaz

1932- Ebû Eyyûb el Ensarî (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Müslümanýn, Müslüman kardeþine üç günden fazla dargýn durmasý helal deðildir. Ýki Müslüman birbirleriyle karþýlaþtýklarý zaman birisi yüzünü þu tarafa çevirir diðeri ise öteki tarafa çevirir. Halbuki bu iki müslümanýn hayýrlýsý önce selam verendir.” (Buhârî, Edeb: 62; Müslim, Birr ve Sýla: 8)

ž Tirmizî: Bu konuda Abdullah b. Mes’ûd, Enes, Ebû Hüreyre, Hiþâm b. Âmir, Ebû Hind ed Dârî’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 22

Ø müslüman, müslüman kardeþine karþý daima fedakar olmalýdýr

1933- Enes (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir. Abdurrahman b. Avf, Mekke’den hicret edip Medîne’ye geldiðinde Rasûlullah (s.a.v.), onunla Sa’d b. Rabî’i kardeþ yapmýþtý. Bunun üzerine Sa’d, Abdurrahman’a gel malýmý ikiye bölüp seninle paylaþalým. Benim iki hanýmým var birini boþayayým iddeti bitince onunla sen evlenirsin dedi. Abdurrahman: Allah malýný ve aileni sana baðýþlasýn bereketli kýlsýn siz bana çarþýnýn yolunu gösterin diye karþýlýk verdi. Hemen çarþýyý gösterdiler. O gün yaptýðý ticaretle bir miktar keþ ve yað kazanarak döndü. Daha sonralarý Rasûlullah (s.a.v.), onun elbisesi üzerinde damatlýk kokusu izi görerek bu nedir? Buyurdular. Abdurrahman: Ensâr’dan bir kadýnla evlendim dedi. Mihir olarak ona ne verdin? Buyurunca; Bir çekirdek dedi. Humeyd: “… Veya çekirdek aðýrlýðýnda bir altýn” dedi diyor. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.): “Bir koyunla da olsa düðün ziyafeti ver” buyurdular. (Buhârî, Büyü: 18; Müslim: Nikah: 56)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Ahmed b. Hanbel diyor ki: Altýndan bir çekirdeðin aðýrlýðý üç dirhem ve üçte bir dirhem aðýrlýðýndadýr.

Ýshâk b. Ýbrahim diyor ki: Bir altýn çekirdeðin aðýrlýðý beþ dirhemdir. Bunu Ýshâk b. Mansur’dan iþittim o da Ahmed b. Hanbel ve Ýshâk’tan naklederek bana bildirdi.

bölüm: 23

Ø gýybet ne demektir?

1934- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Gýybet nedir? Ey Allah’ýn Rasûlü! Denildi de, þöyle buyurdular: “Kardeþini hoþlanmadýðý bir þeyi ile hatýrlayýp konuþmandýr.” Ya söylediðim durum onda mevcud ise dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.): “Söylediðin þey onda var ise gýybet etmiþ sayýlýrsýn, yoksa iftira etmiþ sayýlýrsýn.” (Müslim, Birr ve Sýla: 20; Buhârî, Edeb: 46)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Berze, Ýbn Ömer ve Abdullah b. Amr’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 24

Ø müslüman, müslümana kýskanç olamaz, kin besleyemez

1935- Enes (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Bir birinizle ilgiyi kesmeyin, birbirinize sýrt çevirmeyin, birbirinize kin beslemeyin, kýskanç olmayýn, Allah’ýn kullarý kardeþ olun. Müslümanýn, Müslüman kardeþine üç günden fazla dargýn durmasý helal deðildir.” (Müslim, Birr ve Sýla: 7)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Tirmizî: Bu konuda Ebû Bekir es Sýddýk, Zübeyr b. Avvam, Ýbn Mes’ûd ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

1936- Zührî (r.a.), babasýndan rivâyet ederek þöyle der: “Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Hased sadece þu iki konuda olabilir: Yani kiþi sadece bu iki kimseye imrenip onlar gibi olmayý isteyebilir. Allah’ýn kendisine mal verdiði bir adam ki gece gündüz o maldan sevap kazanmak için daðýtýr. Allah’ýn kendisine Kur’ân ilmi verdiði bir kimse ki gece gündüz onu öðrenmeye ve öðretmeye, yeryüzünde onun hükmü geçerli olsun diye çalýþýp çabalar.” (Müslim, Birr ve Sýla:7)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Ýbn Mes’ûd ve Ebû Hüreyre’den de bu hadisin bir benzerini rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 25

Ø müslüman, müslümana kin besleyip düþmanlýk yapamaz

1937- Câbir (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Þeytan namaz kýlan Müslümanlarýn kendisine ibadet etmesinden ümidini kesmiþtir. Fakat onlarýn aralarýný açmak ve birbirlerine düþürmekte ümitlidir.” (Müslim, Birr ve Sýla: 7)

ž Tirmizî: Bu konuda Enes, Süleyman b. Amr b. Ahvas ve babasýndan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasendir. Ebû Sûfyân’ýn ismi Talha b. Nafi’dir.

bölüm: 26

Ø yalan söylemek üç yerde caizdir

1938- Ukbe’nin kýzý Ümmü Gülsüm (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’den iþittim þöyle diyordu: “insanlarýn arasýný bulmak için hayýrlý sözler söyleyerek olup bitenlerin hayýrlý yönlerini ortaya koyarak insanlarý barýþtýran kimse yalancý deðildir.” (Müslim, Birr ve Sýla: 27; Ebû Dâvûd, Edeb: 79)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

1939- Esma binti Yezîd (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Yalan söylemek üç yerde caizdir; Bir kimse hanýmýný memnun etmek için yalan konuþabilir, Savaþta Ýslam ordusunun güç ve kuvvetini büyük göstermek konusunda yalan söylenebilir, Ýnsanlarýn arasýný bulmakta da yalan söylenebilir.” Mahmûd b. Gaylân kendi rivâyetinde: “Yalan üç yerde elveriþlidir” demektedir. (Müslim, Birr ve Sýla: 27; Ebû Dâvûd, Edeb: 79)

ž Bu hadisin Esma’nýn hadisi olduðunu sadece Ýbn Huþeym’in rivâyetiyle bilmekteyiz. Dâvûd b. ebî Hind bu hadisi Þehr b. Havþeb’den, rivâyet etmiþ olup hadisin senedinde “Esma’dan” dememiþtir. Bu þekilde Muhammed b. Alâ, Ýbn ebî Zaide vasýtasýyla Dâvûd’tan bize nakletmiþtir.

Bu konuda Ebû Bekir’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 27

Ø mümin, mümini aldatamaz zarar veremez

1940- Ebû Sýrme (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Zararlý olan kimseyi Allah, zararlara düþürür. Güçlük çýkaraný da güçlüklere koþar.” (Ebû Dâvûd, Akdýyye: 51; Ýbn Mâce: Ahkam: 33)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.

1941- Ebû Bekir es Sýddýk (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Bir mümine zarar veren veya hile yapan lanetlenmiþtir, yani Allah’ýn rahmetinden uzaklaþmýþtýr.” (Ebû Dâvûd, Akdýyye: 51; Ýbn Mâce: Ahkam: 33)

ž Tirmizî: Bu hadis garibtir.

bölüm: 28

Ø komþuluk hakký ne kadar deðerli ve kýymetlidir?

1942- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Cebrail komþuluk haklarýný o kadar çok tavsiye etti ki ben komþuyu komþuya varis kýlacaðýný sandým.” (Ebû Dâvûd, Akdýyye: 122; Buhârî, Edeb: 32)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

1943- Mûcâhid (r.a.)’den rivâyete göre: “Abdullah b. Amr’ýn ev halký için bir koyun kesilmiþti. Eve geldiðinde þöyle dedi. Yahudi komþumuza bunun etinden hediye verdiniz mi? Yahudi komþumuza bunun etinden hediye verdiniz mi? Rasûlullah (s.a.v.)’den iþittim þöyle diyordu: Cebrail bana devamlý komþuluk hakkýný tavsiye etti ki ben komþuyu komþuya varis kýlacaðýný sandým.” (Ebû Dâvûd, Akdýyye: 122; Buhârî, Edeb: 32)

ž Tirmizî: Bu konuda Âiþe, Ýbn Abbâs, Ebû Hüreyre, Enes, Mýkdad b. Esved, Ukbe b. Âmir, Ebû Þüreyh ve Ebû Umâme’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle hasen garibtir. Bu hadis ayný zamanda Mûcâhid’den, Âiþe’den ve Ebû Hüreyre’den ayný þekilde rivâyet edilmiþtir.

1944- Abdullah b. Amr (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Allah katýnda arkadaþýn en iyisi arkadaþýna iyi olandýr. Allah katýnda komþunun en iyisi ise komþusuna karþý iyi olandýr.” (Ebû Dâvûd, Akdýyye: 122; Buhârî, Edeb: 32)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.

Ebû Abdurrahman el Hublî’nin ismi Abdullah b. Yezîd’tir.

bölüm: 29

Ø çalýþtýrýlan hizmetçi ve personele iyi davranmak

1945- Ebû Zerr (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Bunlar sizin kardeþlerinizdir. Allah onlarý sizin emrinizde hizmetçi kýlmýþtýr. Kimin böyle bir hizmetçisi ve personeli varsa ona yediðinden yedirsin giydiðinden giydirsin baþaramayacaðý bir iþi ona yüklemesin þayet böyle iþi ona yüklerse o iþte ona yardým etsin.” (Buhârî, Ýman: 29; Ebû Dâvûd, Edeb: 17)

ž Tirmizî: Bu konuda Ali, Ümmü Seleme, Ýbn Ömer ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

1946- Ebû Bekir (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kötü huylu ahlaksýz kimse Cennete girmeyecektir.” (Ýbn Mâce, Edeb: 17)

ž Tirmizî: Bu hadis garibtir. Eyyûb es Sahtiyâni ve pek çok hadis imamý Ferkad es Sebehî ‘yi hafýzasý yönünden tenkid etmiþlerdir.

bölüm: 30

Ø hizmetçi ve personele daima iyi davranmak gerekir

1947- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Tevbe, Peygamberi Ebû’l Kâsým (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kim köle veya hizmetçisine hiçbir suçu olmadýðý halde zina yaptýðýný söylerse kýyamet gününde Allah o kimseye kazf cezasý uygular, eðer o köle ve hizmetçi böyle bir iþ yapmýþsa bir þey gerekmez.” (Buhârî Ýman: 29; Ýbn Mâce: Edeb: 80)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Ýbn ebî Nu’m, Abdurrahman b. ebî Nu’m el Becelî’dir. Ebû’l Hakem diye künyelenir.

Bu konuda Süveyd b. Mukarrîn ve Abdullah b. Ömer’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

1948- Ebû Mes’ûd el Ensarî (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Bir kölemi dövüyordum arkamdan þöyle söyleyen birini iþittim Ebû Mes’ûd yumuþak huylu ol bil ki Allah senden daha güçlüdür, dönüp bakýnca Rasûlullah (s.a.v.) ile karþýlaþtým þöyle buyurdular: “Senin bu köleye karþý güçlü kuvvetli olmandan Allah daha güçlü ve kuvvetlidir.” Ebû Mes’ûd diyor ki: Bu olaydan sonra hiçbir kölemi dövmedim. (Müslim, Ýman: 35; Ebû Dâvûd, Edeb: 92)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Ýbrahim et Teymî, Ýbrahim b. Yezîd b. Þerîk’tir.

bölüm: 31

Ø köle ve hizmetçilerin kusurlarýný affedip baðýþlamak

1949- Abdullah b. Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Bir adam Rasûlullah (s.a.v.)’e gelerek hizmetçiyi iþlediði suçtan dolayý kaç sefer affedeyim? Rasûlullah (s.a.v.) sustu cevap vermedi. Adam tekrar iþlediði suçtan dolayý kaç sefer affedeyim? Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdular: “Her gün yetmiþ kere.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 72)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Abdullah b. Vehb, Ebû Hanî el Havlanî’den ayný sened ile bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiþtir. Abbâs = Ýbn Huleyd el Haceriyyül Mýsrî’dir.

Kuteybe, Abdullah b. Vehb vasýtasýyla Ebû Hanîel havlanî’den ayný senedle bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiþtir. Bazýlarý bu hadisi Abdullah b. Vehb’den ayný senedle rivâyet ederek Abdullah b. Ömer yerine Abdullah b. Amr diyerek aktarmýþlardýr.

bölüm: 32

Ø hizmetçi ve kölelerin eðitip terbiye edilmesi

1950- Ebû Saîd el Hudrî (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Sizden biriniz hizmetçi ve kölesini döverken hemen Allah’ý hatýrlasýn da elini dövmekten çeksin.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Ebû Harun el Abdî’nin ismi Imâre b. Cüveyn’dir.

Tirmizî: Ebû Bekir el Attar, Ali b. Medînî, Yahya b. Saîd’in bize bildirdiklerine göre Þu’be, Ebû Harun el Abdî’yi zayýf olarak görmüþtür. Yahya þöyle diyor: Ýbn Avn ölünceye kadar devamlý Ebû Hüreyre’den hadis rivâyet etmiþtir.

bölüm: 33

Ø çocuklarýn terbiye edilmesi gerekir

1951- Câbir b. Semure (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Bir kimsenin çocuðuna iyi bir terbiye vererek eðitmesi bir ölçek sadaka vermesinden daha hayýrlýdýr.” (Müsned: 19995)

ž Tirmizî: Bu hadis garibtir. Nasýh = Ebû’l Âla olup Küfelidir. Hadisçiler yanýnda pek saðlam biri deðildir. Bu hadis sadece bu þekliyle bilinmektedir. Nasýh isimli Basralý baþka bir ihtiyar daha vardýr. Ammâr b. ebî Ammâr’dan ve baþkalarýndan rivâyet eden bu kimse diðerinden daha saðlamdýr.

1952- Eyyûb b. Musa (r.a.)’ýn babasýndan ve dedesinden rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Hiçbir anne ve baba çocuðunun güzel terbiyeden daha üstün bir baðýþta bulunmamýþtýr.” (Müsned: 14856)

ž Tirmizî: Bu hadis garibtir. Bu hadis sadece Âmir b. ebî Âmir el Hazzaz’ýn rivâyetiyle bilmekteyiz. Bu kimse Âmir b. Salih b. Rüstem el Hazzaz’dýr. Eyyûb b. Musa ise Ýbn Amr b. Saîd b. Asî’dýr. Bu hadis bence mürseldir.

bölüm: 34

Ø karþýlýklý hediyeleþmek iyidir

1953- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v.), hediyeyi kabul ederdi ve karþýlýðýnda da bir þeyler verir mükafatlandýrýrdý.” (Buhârî, Hibe: 6; Ebû Dâvûd, Büyü’ 69)

ž Bu konuda Ebû Hüreyre, Enes, Ýbn Ömer ve Câbir’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle hasen garib sahihtir. Bu hadisi sadece Ýsa b. Yunus’un, Hiþâm’dan rivâyetiyle bilmekteyiz.

bölüm: 35

Ø insanlara þükretmeyi bilmeyen allaha þükretmeyi de bilemez

1954- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Ýnsanlara teþekkür etmesini bilemeyen Allah’a da þükredemez.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 11)

ž Bu hadis hasen sahihtir.

1955- Ebû Saîd (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Ýnsanlara teþekkür etmeyen Allah’a da þükredemez.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 11)

ž Bu konuda Ebû Hüreyre, Eþ’as b. Kays ve Numân b. Beþîr’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 36

Ø sadaka sevâbý kazandýran bazý hayýrlý iþler

1956- Ebû Zerr (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kardeþinizin yüzüne gülmeniz size sadaka sevâbý kazandýrýr. Ýyi þeyleri emredip kötülüklerden sakýndýrmak sadaka sevabý kazandýrýr. Yabancýsý bulunduðu bir bölgedeki kimseye yol gösterip yardýmcý olmak sadaka sevâbý kazandýrýr. Gözünden rahatsýz olan bir kimseye yardýmcý olmanýz sizin için yine sadaka sevâbý kazandýrýr. Yollardan insanlarýn gelip geçmesine engel olabilecek taþ, kemik, diken gibi þeyleri kaldýrmak ta yine sadaka sevâbý kazandýrýr. Kendi kabýndan ihtiyacý olan bir kimsenin kabýna bir þeyler boþaltývermekte yine sadaka sevâbý kazandýrýr.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu Konuda Ýbn Mes’ûd, Câbir, Huzeyfe, Âiþe ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Ebû Zümeyl’in ismi Simâk b. Velîd el Hanefî’dir.

bölüm: 37

Ø hibe ve baðýþ yapmanýn mükafatý

1957- Abdurrahman b. Avsece (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle diyordu: Berâ b. Âzib’den iþittim þöyle derdi: Rasûlullah (s.a.v.)’den iþittim þöyle buyurmuþlardý: “Sütünden istifade etmesi için koyun veya keçi baðýþlayan veya ihtiyacý olan kimseye para ve eþya baðýþlayan veya yolunu kaybetmiþ bir kiþiye yolunu tarif eden; köle azâd etmiþ gibi sevap kazanýr.” (Müsned: 17783)

ž Tirmizî: Bu hadis Ebû Ýshâk’ýn, Talha b. Musarrif’den rivâyeti olarak hasen sahih garibtir. Bu hadisi sadece bu þekliyle biliyoruz. Mansur b. Mu’temir ve Þu’be bu hadisi Talha b. Musarrif’den rivâyet etmiþlerdir.

Bu konuda Numân b. Beþîr’den de hadis rivâyet edilmiþtir. Burada “Menaha” sözünün manasý ödünç olarak para ve eþya vermek demektir. “Yol tarif eden” sözünün manasý ise yol gösterip doðruya ulaþtýran demektir.

bölüm: 38

Ø yollardaki rahatsýzlýk veren þeyleri kaldýrmak gerekir

1958- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdular: “Bir adam yolda yürürken bir diken dalý bularak onu kenara çekti, Allah’ta onun bu hareketini takdir edip onu baðýþladý.” (Ýbn Mâce: Edeb: 7; Ebû Dâvûd: Edeb: 159)

ž Bu konuda Ebû Berze, Ýbn Abbâs ve Ebû Zerr’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 39

Ø sýrlar ifþa edilmemeli

1959- Câbir b. Abdullah (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Bir kimse saðýna soluna bakýnýp bir kimseye bir söz söylerse o söz bir emanettir, sýrdýr ifþa edilmemelidir.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 38)

ž Tirmizî: Bu hadis hasendir. Ýbn ebî Zi’b’in rivâyetiyle biliyoruz.

bölüm: 40

Ø cömert olmak gerekir cüzdanýn aðzý kapatýlmamalý

1960- Ebû Bekir’in kýzý Esma (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: Ey Allah’ýn Rasûlü evimde kocam Zübeyr’in getirdiðinden baþka bir þey yoktur bu durumda ben de sadaka olarak bir þeyler verebilir miyim? Diye sordum da Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdular: “Evet verebilirsin sen cüzdanýn aðzýný kapatma sana verilen cüzdanýn aðzý da kapanýr. Rasûlullah (s.a.v.) þöyle devam etti: Verirsen sayma sana da sayýlarak verilir.” (Buhârî, Edeb: 39; Ebû Dâvûd, Zekat: 46)

ž Tirmizî: Bu konuda Âiþe ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Bazýlarý bu hadisi ayný sened ile Ýbn ebî Müleyke’den, Abbâd b. Abdullah b. Zübeyr’den ve Esma binti ebî Bekir’den rivâyet etmiþlerdir. Pek çok kimse bu hadisi Eyyûb’tan rivâyet ederek hadisin senedinde “Abbâd b. Abdullah b. ez Zübeyr’den” demediler.

1961- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Cömert kimse Allah’a yakýn, Cennete yakýn insanlara yakýn olup, ateþten uzaktýr. Cimri kimse ise Allah’tan uzak, Cennet’ten uzak, insanlardan uzak ve ateþe yakýndýr. Cömert cahil; cimri Âlim’den, Allah’a daha çok sevimlidir.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis garibtir. Bu hadisi sadece Yahya b. Saîd’in el Ârec vasýtasýyla Ebû Hüreyre’den rivâyeti olduðunu Saîd b. Muhammed’in rivâyetiyle bilmekteyiz. Bu hadisi Yahya b. Saîd’den rivâyetinde Saîd b. Muhammed’e muhalefet edilmiþtir. Yahya b. Saîd’den ve Âiþe’den mürsel bir hadis rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 41

Ø müslüman cimri ve kötü ahlaklý olamaz

1962- Ebû Saîd el Hudrî (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Mümin bir kimsede iki özellik bir arada bulunmaz. Cimrilik ve kötü ahlak.” (Ebû Dâvûd, Zekat: 46)

ž Tirmizî: Bu hadis garibtir. Bu hadisi sadece Sadaka b. Musa’nýn rivâyetiyle bilmekteyiz. Bu konuda Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

1963- Ebû Bekir es Sýddýk (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: Düzenbaz, yaptýðý iyiliði baþa kalkan ve cimri asla Cennete girmeyecektir.” (Müsned: 31)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.

1964- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Mümin temiz ve ikram sahibidir. Facir ise düzenbaz ve alçaktýr.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 58)

ž Tirmizî: Bu hadis garib olup sadece bu þekliyle bilmekteyiz.

bölüm: 42

Ø kiþinin aile ve çocuklarýna yaptýðý harcama da sadaka sayýlýr

1965- Ebû Mes’ûd el Ensârî (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kiþinin çoluk çocuðuna yaptýðý harcamalar da sadakadýr.” (Buhârî, Ýman: 53; Müslim, Zekat: 69)

ž Bu konuda Abdullah b. Amr, Amr b. Umeyye ed Damrî ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

1966- Sevbân (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “En deðerli para kiþinin kendi çoluk çocuðuna harcadýðý para ile Allah yolunda savaþ atý için harcadýðý para ve Allah yolunda silah arkadaþlarý için harcadýðý paradýr. Ebû Kýlâbe diyor ki: Çoluk çocukla söze baþladý ve þöyle devam etti. Küçük yaþtaki çoluk çocuðuna nafaka temin eden bu vesile ile Allah’ýn kendilerini kanaatkar kýlýp gönlünü zengin kýldýðý kiþiden sevap bakýmýndan daha büyük kim vardýr.” (Müslim, Zekat: 10; Ýbn Mâce: Cihâd: 50)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 43

Ø misafirlik kaç gündür?

1967- Ebû Þüreyh el Adevî (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) -bunlarý söylerken gözlerim görmüþ ve kulaklarým dinlemiþtir- þöyle buyurmuþtur: “Allah’a ve ahiret gününe iman eden kiþi misafirlerine ikramda bulunsun Ashab: Misafirin ikramý nedir? Diye sordular. Rasûlullah (s.a.v.) de: Bir gün ve bir gece güzelce aðýrlamaktýr. Misafirlik üç gün olup üç günden sonrasý için misafire ikram etmek sadaka sevâbý kazandýrýr. Allah’a ve ahiret gününe inanan kiþi ya hayýr söylesin yada sussun.” (Buhârî, Edeb: 60; Müslim, Ýman: 69)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

1968- Ebû Þüreyh el Kabrî (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Misafirlik üç gündür misafirin güzelce iyi bir þekilde aðýrlanmasý bir gün bir gecedir. Bu bir günden sonra misafir için ne harcanýrsa o sadakadýr. Misafirin ev sahibi daraltýlýncaya kadar kalmasý caiz deðildir.” (Buhârî, Edeb: 60; Müslim, Ýman: 69)

ž Bu konuda Âiþe, Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir. Mâlik b. Enes ve Leys b. Sa’d, Saîd el Makburî’den de bu hadisi rivâyet etmiþlerdir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Ebû Þüreyh el Huzâî, Ka’bî’dir, Adevî’dir. Ýsmi: Huveylid b. Amr’dýr. “La yesvî ýndehû” nun manasý ev sahibini sýkýntýya sokacak þekilde misafirin uzun süre kalmasýdýr. “Harac” kelimesinin anlamý ise; “Darýlýp sýkýlmak” demektir, yani ev sahibinin daralýp bunalmasý demektir.

bölüm: 44

Ø dul ve yetim kimselere yardým için koþmak

1969- Safvân b. Süleym (r.a.), merfu olarak þöyle rivâyet etmiþtir: “Dul kadýn ve yoksul yetim kimselerle ilgilenmek için gayret edip koþturan kiþi Allah yolunda cihâd eden kimse gibi veya gündüzü oruçla geceyi namazla geçiren kimse gibi sevap kazanýr.” (Buhârî, Nafakat: 24; Ýbn Mâce, Ticarat: 31)

ž Ensârî, Ma’n vasýtasýyla Mâlik’den, Sevr b. Zeyd ed Dîlî’den, Ebû’l Gays’den ve Ebû Hüreyre’den bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiþtir.

Bu hadis hasen sahih garibtir. Ebû’l Kays’ýn ismi Abdullah b. Mutý’ýn azatlý kölesi Sâlim’dir. Sevr b. Zeyd; Medînelidir. Sevr b. Yezîd ise Þamlýdýr.

bölüm: 45

Ø güler yüzlü olmak sadaka sevâbý kazandýrýr

1970- Câbir b. Abdullah (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Her yapýlan iyilik sadaka sevâbý kazandýrýr. Kardeþini güler yüzle karþýlamak bir iyilik olduðu gibi kendi kabýndan ihtiyacý olan bir þeyi kardeþinin kabýna boþaltmakta bir iyilik olup sadaka sevâbý kazandýrýr.” (Müsned: 14182)

ž Bu konuda Ebû Zerr’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasendir.

bölüm: 46

Ø doðruluk ve yalancýlýk kiþiyi nereye götürür?

1971- Abdullah b. Mes’ûd (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Doðruluktan ayrýlmayýnýz! Doðruluk, iyiliðe götürür, iyilik te Cennete götürür. Kiþi doðru olduðu ve doðrularý araþtýrýp doðru yolda olduðu sürece Allah katýnda “Sýddîk” = Dosdoðru kimse Allah’tan gelenleri tasdik eden kimse olarak yazýlýr. Yalandan sakýnýp uzak durunuz. Yalan kötülüklere götürür kötülüklerde Cehenneme götürür. Kiþi yalan söylediði ve yalana devam ettiði sürece Allah katýnda çok yalancý kiþiler arasýna yazýlýr.” (Buhârî, Edeb: 29; Müslim, Birr: 18)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Bekir es Sýddîk, Ömer, Abdullah b. Þýhhîr ve Ýbn Ömer’den de hadis rivâyet edilmiþtir. Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

1972- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Bir kul yalan söylediðinde söylediði yalanýn meydana getirdiði fena kokudan dolayý melek kendisinden bir mil uzaklaþýr.” Yahya dedi ki: Abdurrahman b. Harun bu hadisi tasdik eder “Evet doðrudur” dedi. (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen ceyyid garibtir. Bu hadisi sadece bu þekliyle bilmekteyiz. Abdurrahim b. Harun bu hadisi rivâyette tek baþýna kalmýþtýr.

1973- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’in hiç hoþlanmayýp kýzdýðý huy ve ahlak yalan söylemektir.

Rasûlullah (s.a.v.)’in yanýnda bir kimse yalan söylerse o kiþinin hemen tevbe edip o günahýndan dolayý temizlenmesini arzu ederdi. (Müsned: 24027)

ž Tirmizî: Bu hadis hasendir.

bölüm: 47

Ø haya duygusu kiþiyi ve yaþantýsýný süsler

1974- Enes (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Hayasýzlýk ve kötülük her nerede olursa olsun o yeri ve kimseyi kirletir haya kimde ve nerede olursa orayý süsler ve güzelleþtirir.” (Buhârî, Edeb: 77; Ýbn Mâce: Zühd: 17)

ž Tirmizî: Bu konuda Âiþe’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Bu hadisi sadece Abdurrezzak’ýn rivâyetiyle bilmekteyiz.

1975- Abdullah b. Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Sizin en hayýrlý ve iyi olanlarýnýz ahlaký en güzel olanlarýnýzdýr. Rasûlullah (s.a.v.), ne doðuþtan nede sonradan kaba ve sert karakterli deðildi.” (Buhârî, Edeb: 77; Ýbn Mâce: Zühd: 17)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 48

Ø allah’ýn laneti gazabý ve ateþi ile beddua etmemeli

1976- Semure b. Cündüp (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Birbirinizi Allah’ýn laneti ile lanetlemeyiniz yine Allah’ýn gazabý ve hýþmý ile de birbirinize beddua etmeyin. Allah’ýn ateþi olan Cehennem ateþiyle de birbirinizi lanetlemeyin.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 45)

ž Tirmizî: Bu konuda Ýbn Abbâs, Ebû Hüreyre, Ýbn Ömer, Imrân b. Husayn’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

1977- Abdullah (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Mümin kiþi onu bunu çekiþtirip kötüleyen, ona buna lanet eden, sözü ve davranýþý bozuk ve aðzý bozuk kimse deðildir. (Buhârî, Edeb: 38)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Yine Abdullah’tan bunun dýþýnda da hadis rivâyet edilmiþtir.

1978- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, bir adam Rasûlullah (s.a.v.)’in huzurunda rüzgarý lanetledi bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Rüzgarý lanetleme çünkü o vazifelidir. Her kim lanete hak kazanmayan birine lanet okursa o lanet kendisine döner.” (Buhârî, Edeb: 38)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Biþr b. Ömer’den baþka bu hadisi müsned olarak rivâyet eden bir kimse bilmiyoruz.

bölüm: 49

Ø neseb, soy-sop bilgisi öðrenmek gereði

1979- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Soy ve sopunuzu öðreniniz ki ziyaret edip tanýþýp biliþip akrabalýk baðlarýnýzý koparmamýþ olursunuz. Çünkü akrabalar arasý baðlarýn koparýlmamasý aile içinde sevgi, malda bolluk ve ömrün uzamasýna sebeptir.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 110)

ž Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle garibtir.

Hadiste geçen “menseetün fil eseri” cümlesinin manasý ömrün uzamasý demektir.

bölüm: 50

Ø müslümanýn, müslümana arkasýndan haberi olmaksýzýn duasý çabuk kabul edilen dualardandýr

1980- Abdullah b. Amr (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Hiçbir dua; iki kiþinin birbirine arkalarýndan haberleri olmaksýzýn yaptýklarý dua kadar kabul yönünden hýzlý deðildir.” (Ebû Dâvûd, Salat: 12)

ž Tirmizî: Bu hadis garibtir. Bu hadisi sadece bu þekliyle bilmekteyiz. El Ýfrikî’nin hadis konusunda zayýf olduðu söylenmiþ olup ismi Abdullah b. Ziyâd b. Enam’dýr. Abdullah b. Yezîd’in ismi ise Ebû Abdurrahman el Hublî’dir.

bölüm: 51

Ø ne diri nede ölü olanlara sövüp saymamalý

1981- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Hakký gasbedilen mazlum taraf ileri gitmedikçe sövüþen iki kiþinin günahý sövmeyi baþlatan kimsedir.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 42; Buhârî Edeb: 44)

ž Bu konuda Sa’d, Ýbn Mes’ûd ve Abdullah b. Mugaffel’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

1982- Zeyd b. Ýlâka (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Muðîre b. Þu’be’den iþittim þöyle diyordu: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Ölüp giden kimselere sövmeyiniz onlarýn hayatta olan yakýnlarýný incitirsiniz.” (Müsned: 17498)

ž Tirmizî: Sûfyân’ýn arkadaþlarý bu hadisin senedinde ihtilaf ettiler. Kimileri Huferî’nin rivâyeti gibi rivâyet ederken kimileri de Sûfyân’dan, Ziyâd b. Ýlâka’dan rivâyet ederek; Muðîre b. Þu’be’nin yanýndaki bir kiþiden iþittim diyerek rivâyet etmiþlerdir.

bölüm: 52

Ø müslüman, müslümana sövebilir mi?

1983- Abdullah b. Mes’ûd (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Müslümana sövmek Allah’ýn dosdoðru yolundan dýþarý çýkmaktýr. Müslümanýn; müslümana silah çekip onu öldürmesi ise küfürdür.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 39)

ž Zübeyd diyorki: Ebû Vâil’e; “Bu hadisi Abdullah’tan sen mi iþittin? Dedim. O da “Evet” Dedi.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 53

Ø güzel ahlaklý kimseler; Cennet’te nelere sahip olacaklar?

1984- Ali (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Cennet’te içeriden dýþarýsý, dýþarýdan içerisi gözüken öyle köþkler vardýr.” Bir bedevi kalkarak þöyle dedi: O köþkler kim içindir? Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Güzel ve tatlý sözler söyleyen, yemek yediren, nafile oruçlara devam eden, insanlar uykuda iken geceleri namaz kýlan kimseler içindir.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis garip olup sadece Abdurrahman b. Ýshâk’ýn rivâyetiyle bilmekteyiz. Bazý hadisçiler Abdurrahman b. Ýshâk’ýn hafýzasý yönünden zayýf olduðunu söylemiþlerdir. Bu þahýs Küfelidir. Abdurrahman b. Ýshâk el Kureþî ise Medîneli olup berikinden daha saðlamdýr. Her ikisi de ayný zamanda yaþamýþlardýr.

 bölüm: 54

Ø hayýrlý köle allah’a hemde efendisine itaat edendir

1985- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Sizden birinizin Allah’a itaat eden ve efendisinin de hakkýný yerine getiren bir kölesi olursa bu her iki kimse içinde ne büyük bir mutluluktur.” Ka’b diyor ki: “Allah ve Rasûlünün sözü haktýr.” (Buhârî, Itk: 33; Ebû Dâvûd, Edeb: 124)

ž Bu konuda Ebû Musa ve Ýbn Ömer’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

1986- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Üç kiþi kýyamet gününde misk yýðýnlarýnýn üzerindedir;

1- Allah’ýn hakkýný ve efendisinin hakkýný yerine getiren köle,

2- Cemaatin kendisinden razý olduðu imam,

3- Her gün ve gecede insanlarý namaza çaðýran müezzin.”(Müsned: 4568)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Bu hadisi sadece Sûfyân es Sevrî’nin Ebû’l Yakzan’dan ve Vekî’den rivâyeti olarak bilmekteyiz. Ebû’l Yakzan’ýn ismi Osman b. Kays’týr. Kendisine Ýbn Umeyr’de denilir ki meþhur olaný da budur.

bölüm: 55

Ø insanlara güzel ahlakla muamele etmek gereði

1987- Ebû Zerr (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Nerede olursan ol Allah’a karþý sorumluluk bilinciyle yaþa, iþlediðin bir günahýn arkasýndan hemen bir sevap iþle ki onu imha edip yok etsin. Ýnsanlara güzel ahlakla muamele et.” (Dârimî, Rýkak: 71)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Mahmûd b. Gaylân, Ebû Ahmed ve Ebû Nuaym vasýtasýyla Sûfyân’dan ve Habîb’den bu senedle bu hadisin bir benzerini bize nakletmiþtir. Mahmûd þöyle dedi: Vekî’, Sûfyân’dan, Habib b. ebî Sabit’den, Meymun b. ebî Þebîb’den ve Muâz b. Cebel’den bu hadisin bir benzerini bize nakletmiþtir. Mahmûd diyor ki: Sahih olan Ebû Zerr hadisidir.

bölüm: 56

Ø kötü zan beslemek müslümanýn davranýþý deðildir

1988- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Zan ve kötü tahminden daima uzak durunuz çünkü sözlerin en yalaný kötü zan ve tahminlerdir.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 37)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Tirmizî: Abd b. Humeyd’in, Sûfyân’nýn arkadaþlarýndan bazý kimselerden þöyle aktardýðýný iþittim: Sûfyân dedi ki: “Zan iki çeþittir; günah olan zan, günah olmayan zan. Günah olan zan þudur: Bir kimse bir kimse hakkýnda bir zanda bulunur ve onu söyler. Günah olmayan zan ise þudur: Bir kimse bir kimse hakkýnda bir zanda bulunur fakat o zan kalbinde kalýr onu kimseye söylemez.”

bölüm: 57

Ø müslümanlar þaka yapabilirler mi?

1989- Enes (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) biz çocuklarla beraber olur aramýza karýþýrdý. Hatta benim küçük kardeþime þöyle; “Ey Ömercik kuþun ne haldedir” diyerek þakalaþýrdý. (Ebû Dâvûd, Edeb: 64)

ž Hennâd, Vekî’ vasýtasýyla Þu’be’den, Ebû’t Teyyah’tan, Enes’den bu hadisin bir benzerini bize aktarmýþtýr. Ebû’t Teyyah’ýn ismi Yezîd b. Humeyd ed Dubeyî’dýr.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

1990- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Ey Allah’ýn Rasûlü sen bizimle þakalaþýyorsun olacak þey mi bu! Dedik. Bunun üzerine buyurdular ki: Ben þakalaþýrken bile ancak gerçekleri ve doðrularý söylerim.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 64)

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

1991- Enes (r.a.)’den rivâyete göre, bir adam Rasûlullah (s.a.v.)’den binmek için bir binek hayvan istemiþti de Rasûlullah (s.a.v.): “Seni diþi devenin yavrusuna bindireceðim” demiþti. Adam: Ey Allah’ýn Rasûlü! Diþi devenin yavrusunu ben ne yapayým? Deyince Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Tüm develeri diþi develer doðurmuþ deðil midir? (Ebû Dâvûd, Edeb: 84)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahih garibtir.

1992- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) kendisine þöyle derdi: “Ey iki kulaklý.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 84)

ž Mahmûd b. Gaylân; Ebû Umâme’den naklen þöyle diyor: “Yani onunla þakalaþmak için böyle derdi.” Bu hadis sahih garibtir.

bölüm: 58

Ø tartýþma, münakaþa terkedilmelidir

1993- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Geçersiz ve boþ olan yalan söylemeyi kim terk ederse Cennetin etrafýnda bir köþk yaptýrýlýr. Kim de haklý olduðu halde münakaþayý ve tartýþmayý terk ederse Cennetin ortasýnda bir köþk yaptýrýlýr. Kim de ahlakýný güzelleþtirirse ona da Cennetin en yüksek bölgesinde bir köþk yaptýrýlýr.” (Ýbn Mâce, Mukaddime: 5)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen olup Seleme b. Verdan’ýn, Enes’den yaptýðý rivâyetiyle bilmekteyiz.

1994- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Düþmanlýðý devam ettirmek suretiyle hayatý sürdürmek günah yönünden sana yeter.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Bu hadis garib olup sadece bu þekliyle bilmekteyiz.

1995- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kardeþinle tartýþmaya girme, onunla kýrýcý þekilde þakalaþma ve yerine getiremeyeceðin sözü ona verme.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Ancak bu þekliyle biliniyor.

Tirmizî: Abdulmelik bana göre Ýbn Beþîr’dir.

bölüm: 59

Ø insanlarý durumlarýna göre idare etmek

1996- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: Ben Rasûlullah (s.a.v.)’in yanýnda iken bir kimse Rasûlullah (s.a.v.) ile görüþmek için izin istedi, Rasûlullah (s.a.v.): “Toplumun hayýrsýz adamý” veya “Toplumun hayýrsýz evladý” dedi. Sonra ona izin verdi ve onunla yumuþak þekilde konuþtu. Adam çýkýp gidince Ey Allah’ýn Rasûlü! Dedim. O adam hakkýnda söylediðini söyledin sonra da ona yumuþak davrandýn. Bunun üzerine: “Ýnsanlarýn en þerlisi zararýndan korunmak için insanlarýn býrakýp terk ettiði kimsedir.” (Bu yüzden insanlarla ilgilenmek gerekir) buyurdular. (Buhârî, Edeb: 52; Müslim: Birr: 93)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 60

Ø sevgi ve kýzgýnlýkta ölçülü olmak gerekir

1997- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Sevdiðin kimseyi ölçülü sev ki bir gün sevmeyeceðin bir kiþi olabilir. Sevmediðin bir kimseyi de ölçülü þekilde sevme ki günün birinde çok sevdiðin bir kimse olabilir.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis garib olup, sadece bu senedle ve bu þekliyle bilmekteyiz. Eyyûb’tan baþka sened ile de rivâyet edilmiþ olup Hasan b. Cafer’den gelmiþtir. Ali’den gelen bir isnadla bu kimsenin rivâyet ettiði hadis zayýftýr. Doðru olan rivâyet bu hadisin Ali’den mevkuf olarak yapýlan rivâyetidir.

bölüm: 61

Ø kibirli kiþi Cennete giremeyecek mi?

1998- Abdullah (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kalbinde hardal tanesi kadar kibir, büyüklenme olan kiþi Cennete giremeyecektir. Yine kalbinde bir hububat aðýrlýðýnda iman olan kimse de Cehenneme girmeyecektir.” (Müslim, Ýman: 31; Ýbn Mâce, Mukaddime: 9)

ž Bu konuda Ebû Hüreyre, Ýbn Abbâs, Seleme b. Ekvâ’ ve Ebû Saîd’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

1999- Abdullah (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kalbinde zerre kadar kibir bulunan kiþi Cennete giremeyecek, kalbinde zerre kadar imaný olan kimse de Cehenneme girmeyecektir.” Bunun üzerine bir adam: “Elbise ve ayakkabýmýn güzel olmasýndan ben hoþlanýrým” dedi. Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Allah güzelliði sever fakat kibir: Hakký tanýmamak ve insanlarý küçük görmek demektir.” (Ýbn Mâce, Mukaddime: 9)

ž Bazý ilim adamlarý bu hadisin yorumunda þöyle derler: “Kalbinde zerre kadar iman olan Cehenneme girmeyecektir” sözünün manasý; “Ebedî olarak girmeyecektir” demektir. Ayný þekilde Ebû Saîd el Hudrî’den þöyle rivâyet edilmiþtir:Kalbinde zerre kadar iman olan cehennemde ebedi kalmayýp mutlaka çýkacaktýr.

Tabiinden pek çok kiþi: Âl-i Imran: sûresi 192. ayeti olan: “Ey Rabbimiz þüphesiz sen kimi cehennem ateþine koyarsan elbette onu rezil ve rüsvay edersin…” Hakkýnda þöyle demiþlerdir: “Kimi Cehenneme ebedi olarak koyarsa onu gerçekten rezil ve rüsvay etmiþtir.”

Tirmizî: Bu hadis hasen sahih garibtir.

2000- Seleme b. Ekvâ’ (r.a.)’in babasýndan rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kiþi kendini yüksek göre göre sonunda cebbar (zorbalar) içersine yazýlýr ve onlarýn baþýna gelen onun da baþýna gelir.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.

2001- Cübeyr b. Mut’ým (r.a.)’in babasýndan rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Bende büyüklenme olduðunu söylüyorlar halbuki ben eþeðe bindim, kýldan yapýlmýþ elbiseler giydim, koyundan süt saðdým…” Rasûlullah (s.a.v.): Kim bunlarý yaparsa o kimse de kibirden bir parça yoktur” buyurmuþtur. (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahih garibtir.

bölüm: 62

Ø güzel ahlak; mizanda en aðýr gelen bir þeydir

2002- Ebû’d Derdâ (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kýyamet günü mü’minin mizanýnda hiçbirþey güzel ahlaktan daha aðýr deðildir. Allah kaba ve ahlaksýz kiþileri asla sevmez.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 5)

ž Tirmizî: Bu konuda Âiþe, Ebû Hüreyre, Enes, Üsâme b. Þerîk’den de hadis rivâyet edilmiþ olup bu hadis hasen sahihtir.

2003- Ebû’d Derdâ (r.a.) þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’den iþittim þöyle diyordu: “Mizana koyulan hiçbir þey güzel ahlaktan daha aðýr deðildir. Güzel ahlak sahibi kimse bu güzel ahlakýyla namaz kýlan oruç tutan kimselerin sevâbýna ulaþýr.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 5)

ž Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle garibtir.

2004- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’e insanlarýn Cennete girmelerine sebep olan amel hangisidir? Diye sorulduðunda: “Allah’a karþý sorumluluk bilinci ve güzel ahlaktýr” buyurdular. “Ýnsanlarýn Cehenneme girmelerine sebep olan amel sorulduðunda da: Aðýzdaki dil ve cinsel organdýr” buyurdular. (Ýbn Mâce, Zühd: 26)

ž Tirmizî: Bu hadis sahih garibtir. Abdullah b. Ýdris; Ýbn Yezîd b. Abdurrahman el Evdî’dir.

2005- Abdullah b. Mübarek güzel ahlaký þöyle tarif etmiþtir: “Güler yüzlü olmak, iyilikleri yaymak ve eziyetlere engel olmaktýr.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

bölüm: 63

Ø kötülük edene bile iyilik etmek gerekir

2006- Eb’ul Ahvas (r.a.)’in babasýndan rivâyete göre, þöyle demiþtir: Ey Allah’ýn Rasûlü! Dedim; Bir kimseye uðrarým fakat beni misafir edip aðýrlamaz O’da bana uðradýðýnda ben de ona onun yaptýðýnýn aynýsýný yapayým mý? Rasûlullah (s.a.v.): “Hayýr sen onu misafir et ve aðýrla” buyurdular.

Beni eskimiþ elbiseler içerisinde gördü ve senin malýn var mýdýr* buyurdular. Ben de her türlü maldan; deve ve koyundan Allah bana bolca vermiþtir dedim. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.): “Öyleyse bu nimetin izi üzerinde görünsün” buyurdular. (Müsned: 15323)

ž Tirmizî: Bu konuda Âiþe, Câbir, Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Bu hadis hasen sahihtir.

Ebû’l Ahvas’ýn ismi; Avf b. Mâlik b. Nadle el Cüþemî’dir.

“Akrihi” kelimesinin anlamý onu misafir et anlamýndadýr.

“Kýra” ziyafet anlamýndadýr.

2007- Huzeyfe (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Herkes iyilik yaparsa biz de yaparýz herkes haksýzlýk yaparsa bizde haksýzlýk ederiz diyen kimseler gibi olmayýn, fakat kendinizi iyilik yapanlara karþý iyilik yapmaya kötülük yapanlara karþý da haksýzlýk yapmamaya hazýrlayýnýz.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garib olup bu þekliyle bilmekteyiz.

bölüm: 64

Ø ziyaretin önemi deðer ve kýymeti

2008- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: Kim bir hastayý ziyaret eder ve Allah rýzasý için bir din kardeþini ziyaret ederse bir tellal þöyle baðýrýr: “Ýyi ettin attýðýn adýmlar hayýrlý olsun, Cennet’teki yerin güzel olsun.” (Ýbn Mâce, Cenaiz: 33)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.

Ebû Sinan’ýn ismi Ýsa b. Sinan’dýr.

Hammad b. Seleme, Sabit’ten Ebû Rafî’den, Ebû Hüreyre’den bu hadisden bir bölüm rivâyet etmiþtir.

bölüm: 65

Ø haya imandadýr

2009- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Haya imandandýr iman edenin yeri ise Cennettir. Kötü söz konuþmak insanlara sýkýntý verip incitir, sýkýntý verip inciten kimselerin yeri de Cehennemdir.” (Müsned: 10108)

ž Tirmizî: Bu konuda Ýbn Ömer, Ebû Bekre, Ebû Umâme, Imrân b. Husayn’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 66

Ø acele etmek ve düþünerek ölçülü hareket etmek

2010- Abdullah b. Sercis el Müzenî (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Güzel hâl ve ölçülü hareket etmek Peygamber (s.a.v.)’in yirmi dört parçasýndan bir parçadýr.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Bu konuda Ýbn Abbâs’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Bu hadis hasen garibtir.

Kuteybe, Nuh b. Kays vasýtasýyla Abdullah b. Imrân’dan, Abdullah b. Sercis’den bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiþ olup senedinde “Âsým’dan” dememiþtir.

Sahih olan Nasr b. Ali’nin rivâyetidir.

2011- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.), Abdulkays kabilesinden Eþec isimli kimseye þöyle dedi: “Sende Allah’ýn sevdiði iki özellik vardýr;

1- Yumuþak huyluluk

2- Düþünerek ölçülü hareket etmek.” (Ýbn Mâce: Zühd: 72)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahih garibtir.

Bu konuda Eþec el Usarî’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

2012- Sehl b. Sa’d (r.a.)’in babasýndan ve dedesinden rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Düþünerek ölçülü hareket etmek, Allah’tan; acelecilik ise, þeytandandýr.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis garibtir. Bazý hadisçiler bu hadisin râvîlerinden Abdulmuheymin b. Abbâs b. Sehl hakkýnda söz etmiþler ve onun hafýzasý yönünden zayýf olduðunu söylemiþlerdir.

Eþec b. Abdulkays’ýn ismi: Münzir b. Aiz’dir.

bölüm: 67

Ø yumuþak huyluluk olmak hayýrlý olmak demektir

2013- Ebû’d Derdâ (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kime yumuþak huylu olmaktan bir pay verilmiþse hayýrdan nasibini almýþ demektir. Yumuþak huyluluktan pay alamayýp mahrum olan kimse ise hayýrdan nasip alamamýþ demektir.” (Müsned: 26273)

ž Tirmizî: Bu konuda Âiþe, Cerir b. Abdullah ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 68

Ø mazlum kimsenin bedduasýndan sakýnmalý

2014- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.), Muâz b. Cebel’i, Yemen’e vali olarak gönderirken þöyle buyurdu: “Mazlumun âhýndan, bedduasýndan sakýn! Çünkü onunla Allah arasýnda bir perde yoktur.” (Buhârî, Zekat: 8; Müslim, Ýman: 27)

ž Tirmizî: Bu konuda Enes, Ebû Hüreyre, Abdullah b. Ömer ve Ebû Saîd el Hudrî’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Bu hadis hasen sahihtir.

Ebû Mabed’in ismi Nafýz’dir.

bölüm: 69

Ø Rasûlullah (s.a.v.)’in güzel ahlakýndan bir kaç örnek

2015- Enes (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.)’e on yýl hizmet ettim, bana asla üf bile demedi. Yaptýðým bir þeyden dolayý bunu niçin yaptýn? Demediði gibi yapmadýðým bir iþ içinde niçin bunu yapmadýn? Buyurmadý.” Rasûlullah (s.a.v.), Ýnsanlarýn ahlakça en güzeli idi. Dokunduðum hiçbir kumaþ parçasý, ipek ve hiçbirþey Rasûlullah (s.a.v.)’in elinden yumuþak deðildi. Rasûlullah (s.a.v.)’in ter kokusu tüm kokulardan ve miskten daha güzeldi.” (Buhârî, Vesaya: 61; Müslim, Fezail: 69)

ž Tirmizî: Bu konuda Âiþe ve Berâ.’dan da hadis rivâyet edilmiþtir. Bu hadis hasen sahihtir.

2016- Ebû Ýshâk (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Ebû Abdullah el Cedelî’den iþittim þöyle diyordu: Âiþe’den Rasûlullah (s.a.v.)’in ahlakýný sordum da þöyle dedi: “Kaba saba biri hiç deðildi, çarþý ve pazarda insanlarla münakaþa etmez, kötülüðe kötülükle karþýlýk vermez affeder ve hoþ görülü davranýrdý.” (Buhârî, Edeb: 27)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Ebû Abdullah el Cedelî’nin ismi Abd b. Abd’týr. Abdurrahman b. Abd’de denililr.

bölüm: 70

Ø ölen kiþilere bile vefa borcunu ödemek

2017- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.)’in hanýmlarýndan Hatice’ye duyduðum kýskançlýðý hiçbir kimseye karþý duymadým halbuki ben kendisiyle görüþüp konuþmuþta deðildim. Bunun tek sebebi Rasûlullah (s.a.v.)’in onu çokça hatýrlamasý idi. Hatta bir koyun kestiðinde bile Hatice’nin sevdiði kimseleri bir araya toplayýp onlara bu etten hediye ederdi.” (Müslim, Fezail-üs Sahabe: 62; Buhârî, Menakîb: 32)

ž Bu hadis hasen sahih garibtir.

bölüm: 71

Ø güzel ahlaklý olanlar; kýyamette Peygamber (s.a.v.)’e yakýn olacaklardýr

2018- Câbir (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kýyamet günü bana en sevgili ve en yakýn olanýnýz: Ahlaký en güzel olanlarýnýzdýr. Kýyamet günü bana en sevimsiz ve benden en uzak olacak olanlar dengesiz biçimde saçmalayýp boþboðazlýlýkla insanlarý rahatsýz edenlerle mutefeyhýklerdir.” Ashab: Ey Allah’ýn Rasûlü! Dediler: Dengesiz ve boþboðazlarý anladýk fakat bu mütefeyyikler kimdir? deyince Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Ululuk taslayýp kibirli davrananlardýr.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Bu hadis bu þekliyle hasen garibtir.

Bazýlarý bu hadisi Mübarek b. Fedâle’den, Muhammed b. Münkedir’den ve Câbir’den rivâyet ederek senedinde “Abdi Rabbih b. Saîd’i” söylememiþlerdir ki bu rivâyet daha sahihtir. Sersar: Çok konuþan kimsedir. Müteþeddik: Sözü çok uzatarak insanlarý rahatsýz eden kiþidir.

bölüm: 72

Ø mümin; lanet etmez

2019- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Mümin lanet eden bir kiþi olamaz.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu konuda Abdullah b. Mes’ûd’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Bu hadis hasen garibtir. Bazýlarý bu hadisi þu þekilde rivâyet etmiþlerdir: “Mümin kiþinin lanet okuyucu olmasý düþünülemez.” Bu hadis öncekini açýklar durumdadýr.

bölüm: 73

Ø öfke iyi bir huy deðildir

2020- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Bir kimse Rasûlullah (s.a.v.)’e gelerek: Bana kýsa ve özlü bir þey söyle ki hatýrýmda tutabileyim dedi. Rasûlullah (s.a.v.) kýzma buyurdu: O kimse bu sorusunu birkaç kez tekrarladý. Rasûlullah (s.a.v.)’de her seferinde “Kýzma” buyurdular. (Buhârî, Edeb: 51)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Saîd ve Süleyman b. Surad’tan da hadis rivâyet edilmiþtir. Bu hadis bu þekliyle hasen sahih garibtir. Ebû Husayn’ýn ismi, Osman b. Âsým el Esedî’dir.

bölüm: 74

Ø öfkesini yenen kimsenin Cennet’teki mükafatý

2021- Muâz b. Enes el Cühenî (r.a.)’in babasýndan rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Her kim her þeyi yapmaya gücü yettiði halde öfkesini yenerse; Kýyamet günü bütün mahlukatýn önünde Allah o kimseyi çaðýracak ve onu dilediði hûrîler’den almakta serbest býrakacaktýr.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 47; Ýbn Mâce: Zühd: 76)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.

bölüm: 75

Ø büyüklere saygýlý davranmak gerekir

2022- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Bir genç bir ihtiyara yaþlý olmasýndan dolayý ikramda bulunursa; yaþlandýðý zaman kendisine ikramda bulunacak bir kimseyi kendisine hazýrlar.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle garip olup, sadece Yezîd b. Beyan’ýn rivâyetiyle bilmekteyiz. Ebû Rical el Ensarî baþka bir kiþidir.

bölüm: 76

Ø küs ve dargýn olanlar Cennete giremezler mi?

2023- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Cennetin kapýlarý Pazartesi ve Perþembe günleri açýlýr. Bu iki günde Allah’a ortak koþmayan herkesin günahý baðýþlanýr. Ancak birbirine dargýn olan iki kiþi bu affedilenlerin dýþýndadýr. Bu iki kiþiyi barýþýncaya kadar Cennete býrakmayýn denilir.” (Müslim, Birr: 54; Ebû Dâvûd, Edeb: 70)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Bazý rivâyetlerde “Bu iki kiþiyi barýþýncaya kadar býrakýn” denilir. Tirmizî: “Mütehâcirîn” sözünün manasý: Dargýn ve küs olmak demektir.

Bu da: “Rasûlullah (s.a.v.)’in, Müslüman’a üç günden fazla din kardeþiyle dargýn ve küs durmasý caiz olmaz” hadisi gibidir.

bölüm: 77

Ø sabretmekten daha hayýrlý ve faydasý geniþ birþey yoktur

2024- Ebû Saîd (r.a.)’den rivâyete göre, Ensâr’dan bazý kimseler Rasûlullah (s.a.v.)’den bir þeyler istediler. Peygamber (s.a.v.)’de onlara istediklerini verdi. Sonra tekrar istediler. Peygamber (s.a.v.)’de onlara istedikleri þeyi tekrar verdi ve sonra þöyle buyurdu: “Yanýmda bulunan herhangi bir þeyi sizden gizleyecek deðilim, mutlaka verme yoluna giderim.”

“Ama kim de tok gözlülük gösterirse; Allah onu zengin kýlar. Kim iffetli olmak isterse Allah’ta onu iffetli kýlar. Kim de sabretmek için sabýr ve tahammül gösterirse Allah’ta onu sabýrlý kýlar hiç kimseye sabýrdan daha hayýrlý ve faydasý geniþ olan bir þey verilmemiþtir.” (Buhârî, Rýkak: 79; Müslim, Zekat: 45)

ž Tirmizî: Bu konuda Enes’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Bu hadis hasen sahihtir. Bu hadis Mâlik’den de rivâyet edilmiþ olup “Felen eddehîrehû” yerine “Felen ezharahû” denmiþtir. Mana birdir; Onu sizden saklayýp esirgeyecek deðilim, demektir.

bölüm: 78

Ø En hayýrsýz kiþi; iki yüzlü çifte standartlý kiþidir

2025- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kýyamet günü en kötü konumda olacak kiþi iki yüzlü olup insanlara çifte standart uygulayan kimsedir.” (Buhârî, Edeb: 34; Müslim, Fezail-üs Sahabe: 77)

ž Tirmizî: Bu konuda Enes ve Ammâr’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 79

Ø koðuculuk arabozanlýk yapan Cennete girmeyecektir

2026- Hemmâm b. Harîs (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: Bir adam Huzeyfe b. Yemân’ýn yanýndan geçti. Huzeyfe’ye bu adam devlet adamlarýna insanlardan söz iletiyor denildi. Bunun üzerine Huzeyfe dedi ki: Rasûlullah (s.a.v.)’den iþittim, kattat Cennete girmeyecektir buyurdu. Sûfyân diyor ki: Kattat koðucu ve arabozucu kimsedir. (Ebû Dâvûd, Edeb: 33)

ž Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 80

Ø haya ve gereðinden az konuþmak imandan mýdýr?

2027- Ebû Umâme (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Haya ve gereðinden az konuþmak imanýn iki bölümüdür. Müstehcen konuþmak ve lüzumundan fazla konuþmak münafýklýktan iki bölümdür.” (Müsned: 21280)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Ebû Gassa, Muhammed b. Mutarrif’in rivâyetiyle bilmekteyiz.

Tirmizî: “el ýyyu” çok az konuþmak demektir. “el bezâü” günaha götürecek þeyler konuþmak demektir. “Beyan” lüzumundan fazla konuþmaktýr, týpký o konuþmacýlar gibi ki Allah’ýn razý olmadýðý hususlarda sözü uzatarak bazý kimseleri yüceltir dururlar.

bölüm: 81

Ø ifade tarzý büyüleyicidir

2028- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, iki adam Rasûlullah (s.a.v.) zamanýnda Medîne’ye geldiler, ikisi de birer konuþma yaptýlar. Ýnsanlarda onlarýn konuþmalarýna hayran kaldýlar. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) bize dönerek: “Ýfade tarzýnýn büyüleyici bir tarafý vardýr” veya “kimi ifade tarzlarý büyüleyicidir” buyurdular. (Buhârî, Týp: 51; Ebû Dâvûd, Edeb: 86)

ž Tirmizî: Bu konuda Ammâr, Ýbn Mes’ûd ve Abdullah b. Þýhhîr’den de hadis rivâyet edilmiþtir. Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 82

Ø tevazu (alçak gönüllü olmak) kiþiyi yükseltir

2029- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Sadaka hiçbir zaman malý eksiltmez, Allah affetmesiyle kiþinin þerefini artýrýr. Allah için alçakgönüllülük gösteren bir kimsenin derecesini Allah yükseltir.” (Müslim, Birr ve Sýla: 19)

ž Tirmizî: Bu konuda Abdurrahman b. Avf, Ýbn Abbâs’tan da hadis rivâyet edilmiþtir. Ebû Kebþe el Enmarî’nin ismi Ömer b. Sa’d’týr.

Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 83

Ø zulüm, haksýzlýk ve yaratýlýþ gayesi dýþýnda yaþamak

2030- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Zulüm, haksýzlýk yatratýlýþ gayesi dýþýnda yaþamak kýyamet gününde karanlýklar içersinde kalmak demektir.” (Müslim, Birr ve Sýla: 10)

ž Tirmizî: Bu konuda Abdullah b. Amr, Âiþe, Ebû Musa, Ebû Hüreyre ve Câbir’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Bu hadis Ýbn Ömer hadisi olarak hasen sahih garibtir.

bölüm: 84

Ø verilen nimetlerde kusur bulmamak gerekir

2031- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.), hayatý boyunca hiçbir yemekte kusur bulmamýþtýr; Arzu ettiði sevdiði bir yemek ise yer deðilse býrakýrdý.” (Ýbn Mâce: Etýme: 4)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Ebû Hazîm, Eþcaî olup Küfelidir. Ýsmi Selman’dýr. Azze el Eþcaiyye’nin azâdlý kölesidir.

bölüm: 85

Ø müslümana saygý gösterip ayýbýný araþtýrmamak gerekir

2032- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.), minbere çýktý ve yüksek sesle þöyle buyurdu: “Ey diliyle Müslüman olduðunu söyleyen ve kalbine iman iþlememiþ kimseler Müslümanlarý üzmeyin, onlarý ayýplamayýn onlarýn kusurlarýný araþtýrmayýn her kim Müslüman kardeþinin ayýbýný araþtýrýrsa: Allah onun ayýbýný ortaya çýkarýr. Allah her kimin ayýbýný ortaya çýkarýrsa evinde bile olsa rezil rüsvay eder.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Nafi’ dedi ki: Ýbn Ömer bir gün Ka’be’ye bakarak þöyle dedi: Sen ne büyüksün senin kutsallýðýn ne büyüktür. Mümin ise Allah katýnda senden daha kutsal ve deðerlidir.

Tirmizî: Bu hadis hasen garib olup Hüseyin b. Vakîd’in rivâyetiyle bilmekteyiz. Ýshâk b. Ýbrahim es Semerkandî, Hüseyin b. Vâkýd’den bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiþtir. Yine ayný þekilde Ebû Berze el Eslemî’den de buna benzer bir hadis rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 86

Ø hayat tecrübelerle devam edip gider

2033- Ebû Saîd (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Ayaðý kaymamýþ hiçbir yumuþak huylu kimse yoktur. Tecrübesiz hiçbir bilgin de yoktur.” (Müsned: 11234)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Bu hadisi ancak bu þekliyle biliyoruz.

bölüm: 87

Ø kendisinde olmayan bir iyiliði varmýþ gibi göstermek

2034- Câbir (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kendisine baðýþta bulunulan kimse imkan bulursa hemen karþýlýðýný versin. Bulamayan kimse baðýþ yapana teþekkür etsin kim teþekkür ederse vazifesini yapmýþ olur. Kimde baðýþta bulunup iyilik ederse vazifesini yapmýþ olur. Kimde baðýþta bulunup iyilik yapana teþekkür etmez ise nankörlük etmiþ olur kendisine verilmeyen bir þeyle kendisinde varmýþ gibi havalara giren kimse iki yalan elbisesi giymiþ çýplak kimse gibidir.” (Ebû Dâvûd, Edep: 83)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.

Bu konuda Esma binti ebî Bekir, Âiþe’den de hadis rivâyet edilmiþtir. “ve men keteme fekad kefere” sözünün anlamý: “O yapýlan nimete nankörlük etmiþ olur” anlamýndadýr.

2035- Üsâme b. Zeyd (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Bir kimseye bir iyilik yapýlýrsa o kimse de iyilik yapan kimseye Allah seni dünya ve ahirette hayýrla mükafatlandýrsýn derse þüphesiz en güzel övgüyü yapmýþ ve karþýlýðýný vermiþ olur.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen ceyyid garibtir. Bu hadisi sadece Üsâme b. Zeyd’in rivâyetiyle bu þekliyle bilmekteyiz. Ebû Hüreyre’den bu hadisin bir benzeri rivâyet edilmiþtir. Muhammed’e sordum bu hadis hakkýnda bir þey bilemedi.

Bana Abdurrahman b. Hâzým el Belhî aktararak þöyle dedi: Mekkî b. Ýbrahim’den iþittim þöyle diyordu: Ýbn Cüreyc el Mekkî’nin yanýnda idik bir dilenci geldi bir þeyler istedi. Ýbn Cüreyc hizmetçisine bir dinar ver dedi. Hizmetçi: Yanýmda bir dinardan baþka para yok onu verirsem çoluk çocuk aç kalýrsýn. Ýbn Cüreyc kýzdý ve þöyle dedi: Onu o fakire ver! Mekki diyor ki: Biz Ýbn Cüreyc’in yanýndaydýk bir adam bir mektup ve bir kese getirdi. Bazý arkadaþlarý onu göndermiþlerdi. Mektupta þöyle yazýlýydý. Sana elli dinar çýktý. Busefer Ýbn Cüreyc keseyi açtý paralarý saydý. Orada elli bir dinar çýktý. Busefer Ýbn Cüreyc hizmetçisine dedi ki: Ben fakire bir dinar verdim. Allah’ta bir dinar ve fazladan da elli dinar verdi.